6. Bölüm

459 48 56
                                    

"Adın ne?"

Yeniden konuşmamla sinirle nefes aldı ve gözlerini gözlerime çevirdi.

"Neden sürekli konuşmak zorundasın?"

Başka ne yapabilirdim ki sanki? Elimde kelepçe yanında yürüyordum. Öyle susup onu takip edeceğimi mi sanıyordu yani?

"Sende neden cevap vermemeye bu kadar karalısın? En az iki aylık yolumuz var. Hiç konuşmamamı mı bekliyorsun?"

"Evet."

Gözlerimi devirdim ve bakışlarımı yolda tuttum. Çok sinir bozucu biriydi.

"Omega mısın sen?" dedim tekrar ona dönüp.

"Gerçekten ne zaman susacaksın?" diye sinirle konuştuşunda gülümsedim. En azından sinir edebiliyordum kendisini. Hiçbir tepki vermeseydi ben sinir olurdum ve bu benim yerimdeki biri için çok kötü bir durum olurdu.

"Alfa olamazsın. Hem çok gençsin hem de alfa olsan sürünün başında olman gerekir. Beta olsan da sürüyle beraber olman gerekeceği için onu da eledim. Yani omegasın. Sürüldün mü yoksa yalnız takılmayı mı tercih ettin?"

"Kurtlarla ilgili çok mu şey biliyorsun sen?" Tek kaşını kaldırıp bana döndüğünde omuzlarımı silktim.

"Kitapta okumuştum."

Bana cevap vermeyip önüne döndüğünde gözlerimi bir kez daha devirdim. "Cevap versen ısırmam seni."

"Sen istesende beni ısıramazsın." demesiyle gözlerimi kıstım. Haklı olabilirdi belki ama bunu bilmesine gerek yoktu.

"Ee cevabını alayım?"

Konuyu yeniden ona getirmemle derin bir nefes aldı ve "Betayım." dedi.

"Sürün nerede o zaman?"

"Gideceğimiz yerde. Şimdi sus ve ilerlemeye devam et. Karanlık çökmeden güvenli bir yer bulmalıyız."

"Sürünü bırakıp neden Nakarya'ya geldin ki? Burada ne işin var?"

Bir kurtadam eğer Nakarya topraklarında yakalansaydı kimse ona acımazdı. Bu neden gelmişti peki buraya? Hem sürüsünden ayrılmak onu güçsüz de düşürürdü, buna rağmen neden gelmişti?

"Seni ilgilendirmez."

Cevap vermeyeceğini biliyordum ama yinede şansımı denemek istemiştim.

"Beni sürüne mi vereceksin peki?"

"Eğer biraz daha konuşup bizi yavaşlatmaya devam edersen oraya vardığımızda seni parçalamaları için onlara vereceğim."

Sinirle bana döndüğünde gözlerimi devirdim ve önüne geçip ilerlemeye başladım.

"Sanki ben dedim 'gel beni kaçır' diye. Kaçırmasaydın bu kadar şikayetçi olacaksan. Ayrıca sanki konuşunca yavaş yürüyorum. Ukala."

Sinirle ilerlemeye devam ederken arkamdan bağırmasıyla durdum.

"Diğer taraftan!"

Derin bir nefes alarak sol tarafa doğru dönüp ilerlemeye devam ettim.

...

"Güvenli yer dediğin bir mağara mıydı yani?"

Gözlerini kısarak bana döndü ve "Size layık bir yer bulamadım Prenses, kusura bakmayın." dedi.

Gözlerimi devirip dizlerimi kendime çektim ve "Nereden buluyorsun böyle yerleri? Planlamış mıydın?" dedim.

"Tabii. Talkin'den buraya seni kaçırmaya geldim. Dönüş yolunda da nerede kalırız diye plan yaptım." diye alayla konuştu.

War Of Races - Jeon JungkookHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin