29. Bölüm

485 48 72
                                    

Kim Sarayı

"Taehyung hâlâ dönmedi. Elinden güçlerini almama rağmen hâlâ dışarıda."

Kraliçe Sarin sinirle karışık bir endişeyle konuşup tırnaklarını tahtına vurmaya başladı. Oğlu dışarıda güçsüz bir şekilde dolaştığı için endişeliydi ama o geri gelene kadar da güçlerini geri vermeyecekti.

Öte yandan Hina'yı bulup geri getirme ihtimali olduğu için de dışarıda olması bir bakıma işine gelebilirdi, Hina'nın gelip Sör Jae'yle evlenmesi gerekiyordu bu sayede daha güçlü olup kurtları yok edebilirlerdi.

"Kraliçe'm biraz sakin olun lütfen. Ben eminim Prens Taehyung iyidir."

Seojun ellerini önünde birleştirip konuşunca Kraliçe Sarin gözlerini kapattı. Taehyung'un için endişelenmeden duramıyordu. Kızını kaybetmişti aptallığı yüzünden, oğlunu da kaybedemezdi.

Eğer Heasun'u daha sıkı takip etseydi, onu fazla serbest bırakmasaydı kızı gidip o iğrenç kurda aşık olmayacaktı ve bir vampirle evlenip soylarını devam ettirecekti ama Heasun gidip bir kurtla birlikte olmuş ve ondan bir çocuk yapmıştı. Bunu ne kadar saklamak istesede imkansızdı.

Heasun'u bir sene kadar zindanda tutup sonra evlendirmeyi düşünüyordu ama Hina'nın doğumuyla bu fikrini gerçekleştirememişti. Herkes Hina sayesinde Heasun'un biriyle birlikte olduğu anlaşılmıştı. Soylu aileler oğullarını Heasun'la evlendirmek istememişlerdi.

Neyse ki Hina'nın kurt olduğu bilinmiyordu da Sör Jae onunla evlenmeyi kabul etmişti ama Hina sorun çıkartarak saraydan kaçmıştı.

Sör Jae'ye bir şeyler uydurarak evliliğin ertelenmesi sağlanmıştı ama kesin çözüm için Hina'nın gelip evlenmesi gerekiyordu.

"Heasun'ı zindandan çıkartmam gerek."

Seojun şaşkınlıkla Sarin'e döndüğünde onun kararlı halini görüp kaşlarını çattı.

"Eğer Hina haberi alırsa annesi için geri gelir. Taehyung'da döner. Her şey yoluna girer."

"Kraliçe'm, Prenses'i dışarı çıkarttığınız anda o da Talkin'e gitmek için çabalayacak. Hatta üçü beraber bile gidebilir. Eğer ki Prenses, kızı ve Prens Taehyung Talkin'e giderlerse onları bizi koz olarak kullanabilirler. Bu riski almaya değmez."

"Ne yapacağım o zaman?! Oğlum dışarıda savunmasız bir halde! Talkin'e varabilir mi belli değil! Varsa bile o kadar kurtla nasıl başedecek insan haliyle!"

"Ben giderim."

Kraliçe Sarin şaşkınlıkla yardımcısı Seojun'a bakmaya başladığında, Seojun kararlı bir şekilde bakışlarını Kraliçe'nin üzerinde gezdirmeye devam etti.

"Ben gidip onları bulurum. Askerleri atlatmış olabilirler ama beni atlatamazlar Kraliçe'm. Önce Prenses'in kızını bulurum. Onu yanıma aldıktan sonra da Prens Taehyung'u bulup saraya getiririm."

"Yapabilir misin bunu?"

"Elbette Kraliçe'm. Sizin için her şeyi yaparım. Prenses'in kızı muhtemelen tek başına, değilse bile yanındaki kişi beni görünce ceza almaktan korkacağı için onu korumaz. Onu hemen yanıma alırım, daha sonra Prens Taehyung'u bulurum. O, yanımda kızın olduğunu görünce bizimle gelmeyi kabul edecek."

Kraliçe Sarin'in aklına yatmıştı bu plan ama hâlâ çekingeleri vardı.

"Ya bulamazsan?"

"Bulacağımdan emin olabilirsiniz Kraliçe'm. Yanıma güçlü bir büyücü alıp gideceğim. Sizi yalnız bırakmak içime sinmesede gidip kızı ve oğlunuzu getireceğim."

War Of Races - Jeon JungkookHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin