31. Bölüm

511 51 104
                                    

Seojun'la beraber geldiğimiz yolu dönerken aklım Jungkook'taydı. Bir saniye bile düşünmeden duramıyordum onu. Öyle çok korkuyordum ki kurtulamayacak diye göz yaşlarım bir türlü durmuyorlardı.

"Ağlamayı kes artık. Sinirimi bozuyorsun."

Seojun sırf beni taşımamak için bir iki gece yürümeyi tercih etmişti. Böylelikle beni yorup acı çektireceğini düşünüyordu. Halbuki ekstradan bir şey yapmasına gerek yoktu. Jungkook'u yaraladığı an canımı çok kötü yakmıştı.

"Ne yapacağımı sana soracak değilim." dememle sinirle güldü ve "O pisliğe mi güveniyorsun sen?" dedi.

"Onun o yarasının kapanacağını mı düşünüyorsun? Ne olacak? İyileşip gelip seni kurtaracak mı? O korkağın bunu yapacağını mı düşünüyorsun?"

"O korkak dediğin kişi sırf seni gebertmek için sürüsünü arkasında bırakıp geldi!"

Bana şaşkınlıkla baktığında alayla güldüm. "Onun kim olduğunu bilmiyorsun değil mi? Hatırlamıyorsun onu?"

"Ne saçmalıyorsun sen?"

"Suratındaki iz var ya... onu Jungkook'un annesi yapmış." dememle eli yüzündeki izin üzerine gitti.

"Keşke geberseydin orada! Keşke o masum kadın değil de sen geberseydin! Dünya o zaman bir pislikten kurtulurdu işte!" dememle sinirle ayağa kalkıp üzerime yürüdü ve yanağıma güçlü bir tokat attı.

"Kapa çeneni! Seni öldürmemi istemiyorsan kapa çeneni!"

"Neden yapmıyorsun ki?! Madem o ölecek, bende öleceğim zaten! Neden öldürmüyorsun beni?!"

"Büyüyle mührü kırmanın bir yolu vardır belki! Meraklı değilim seni geri götürmeye ama mecburum! O lanet şeyi bozup seni saraya götüreceğim! Sonra da Sör Jae'yle evlenip bizi daha güçlü yapacaksın, bizde gidip o iğrenç yaratıkların soyunu kurutacağız!"

"Ben kimseyle evlenmem!"

Benim hakkımda karar aldıkları yetmiyormuş gibi birde benim sayemde kurtları öldürmeyi planlıyorlardı.

"Öyle bir evleneceksin ki... tüm dünya duyacak. Şanslıysan sevgilin kurtulur ve bu güzel ânâ oda şahitlik eder."

"Ölürüm de evlenmem!"

"Bana bak! Senden doğduğun andan beri nefret ediyorum! O annen olacak sürtük gidip bir kurtla birlikte olmasaydı ne sen olacaktın ne de senin getirdiğin sorunlar olacaktı! Beni daha fazla sinirlendirmeyi kes ve o lanet çeneni kapat! Yoksa ben kapatmasını bilirim!"

"Annem hakkında doğru konuş! O kötü hiçbir şey yapmadı! Sadece sevdi! Babamı çok sevdi ama siz onları ayırdınız! Beni babamdan ayırdınız! Onunla olan tüm anılarımı aldınız benden! Hepinizden nefret ediyorum! Hepiniz geberip gidin!" dememle saçlarımı tuttu ve yüzüme yaklaşıp konuştu.

"Senin annen bir hain! Kurtlar bizim düşmanımız! Onlar bizim düşmanımız! Onlardan birini sevip ondan çocuk yapıyorsa sonuçlarına da katlanmayı bilecek!"

"Bir gün oradan kurtulacak!"

"Sen de onun yanına girmeyi istiyorsun sanırım! Hm?! Ya da ölmeyi de istiyor olabilirsin?! Hangisi?! Hangisini tercih ediyorsun?!"

"Senin ölmeni tercih ediyorum!"

"O biraz zor... kim öldürecek beni? Yaralı halde bıraktığımız o kurt mu? Güçsüz, savunmasız korkak olan kurt mu öldürecek beni? Fazla mı hayal kuruyorsun sen?" diye alayla güldüğüne yüzüne tükürdüm.

Gözlerini kapatıp sinirle derin bir nefes aldı ve saçlarımı çekip "Seni öldüreceğim!" diye bağırıp beni yere itti.

"Önce seni, sonra dönüp o iğrenç sevgilini öldüreceğim! İkinizi de gebertip sonra anneni öldürmeye gideceğim!"

War Of Races - Jeon JungkookHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin