♾ 58. Bölüm ♾

59 7 0
                                    

Bir Sene Sonra.

Gülümseyerek çiçekleri suladım ve onları doya doya kokladım, sevdim, yerlerini çok sevmişlerdi şimdiden bir sürü güller balkonu kaplamaya başlamıştı, arkamdan emekleme sesleri gelince kocaman gülümsedim ve arkamı döndüm, benim minik kız güzeli oğlum ağzında emziğiyle bana bakıyordu. "Anneyi mi görmeye geldin sen, sen anneyi mi görmeye geldin?" deyip yanına gittim ve onu sıkıca tutarak kucağıma alıp yanaklarını öpmeye başladım.

Kıkırdamaya başladı ve başını boyun girintime sokup emziğini emmeye devam ederken burukça gülümseyip saçlarını okşadım ve derin nefes alarak balkondan çıkıp odaya girdim, küçük beyimizin altını temizledikten sonra kucağıma alarak odadan çıktım ve ceketimi alıp beklemeye başladığımda korna sesi gelmişti, gülümseyerek dış kapıyı açıp dışarı çıktım, korumalar bahçenin kapısına doğru bana eşlik edip kapımı açtılar, arkada bir araç daha duruyordu.

Arka koltuğa oturup başımı sola çevirdiğimde bize hayranlıkla bakan o yeşilimsi gözlerini gördüm, kocaman gülümseyip önce benim alnımı sonra çocuğunun alnını öpüp onu kollarına aldı ve hafifçe havaya kaldırıp sağa sola salladı.

"Baba mı geldi oğlum? Baba mı geldi yavrum" deyip ona sıkıca sarıldı ve hasretli bir şekilde öptükten sonra Eray - oğlumuz - bizi şaşırtmıştı.

"Bab bab" demesiyle Mirza kocaman gülümsedi ve bana baktı.

"Duydun mu? Baba diyecekti neredeyse!" diye sevinçle sesini yükseltince kocaman gülümseyip elini tuttum ve minik elleri öptükten sonra ona baktım tekrar.

"Duydum hayatım" dediğimde araç hareket etmeye başladı, Mirza inanılmaz bir mutlulukla çocuğumuzu kucağına oturtup ona sıkıca sarıldı ve başını öptü.

"Baban kurban olsun sana güzel oğlum" deyip tekrar başını öptüğünde bende sahte mızmızlık ve kıskançlıkla kollarımı göğsümde kavuşturdum.

"Ama bende buradayım? Bende sevgi istiyorum bana ne?" dememle gülmeye başladı, bende güldüğümde bana baktı ve kolunu kaldırıp hayranca gözlerimin içine bakarak konuştu.

"Gel güzelim, gel benim hatunum" dediğinde ona yanaşıp başımı göğsüne yasladım ve bebeğimize de bir kolumu ben sardıktan sonra derin nefes aldım, alnımı öptü başımı öptü ve derin nefes alıp kolunu sıkıca belime sardı, gözlerimi sıkıca kapatıp ona daha çok sığındım ve üzülerek kaşlarımı çattım.

"Hala o adamla mı uğraşıyorsun?" diye sorduğumda tepki vermedi, gözlerimi aralayıp başımı kaldırdım ve ona baktım, öfkesi ve üzüntüsü geçmemişti...çok tehlikeli ve korkutucu duruyordu, gözlerinde normalinden daha çok kötü tehlikelilik barındırıyordu, elimi yanağına koyduğumda bakışlarını gözlerime çevirdi ve yüzüme baktı, üzülerek konuştum tekrar. "Yetmedi mi?"

"Yetmedi Merza, yetmeyecek. Ölümünü geçtim, türlü çeşit işkenceye maruz kalması bir gram olsun içimdeki ateşi söndürmeye yetmiyor...ölümden döndüm! Felç olacaktım neredeyse yirmi gün boyunca yoğun bakımda kaldım, seni ve bebeğimizi öldürecekti! Korumalardan biri yetişmeseydi gitmiştiniz! Bu kolay kolay unutacağım bir acı ve geçecek bir öfke değil Merza..."

"Bir yıl oldu..."

"On yıl olsun, fark etmez. Kimse karıma ve çocuğuma silah doğrultamaz, onun cibiliyetini böyle si..." sustu ve bakışlarını çocuğumuza çevirdiğinde bize merakla bakıyordu, derin nefes alıp verdi ve onun alnını öpüp bana baktı. "Hallederim böyle işte" dediğinde derin nefes aldım ve gözlerimi tekrar kapattım.

"Haklısın..."

"Ben seni kaybedeceğime öldürüm daha iyi çocuğumuz İçin de"

"Biliyorum, bende senin için aynını yapardım" deyip gözlerimi açtım ve ona baktım, alnımı öptü ve derin nefes alıp başını başıma dayadı.

"Çok acılar çektik, sende bende, kayıplar verdik, sende bende...biz buralara yırtılarak geldik Merza, acı çektiğimiz de sabrederek geçmesini bekledik, düzenimizi kurduk, o düzenin bozulmasına asla müsade etmem güzelim" dediğinde sırıttım ve gülümseyerek ona sıkıca sarıldığımda başımı öptü.

Mirza ♾️ Merza Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin