"Hoşgeldiniz."
Minho duyduğu tanıdık sesle hemen yüzünü kapıdan giren doktoruna çevirmişti. Doktoru hemen yanına gelirken oturduğu sedyeden destek alıp biraz dikleşmişti Minho.
"Nasılsınız Bay Lee?"diye sordu genç doktor bakışlarını elindeki dosyadan alıp sedyede oturan güzel adama çevirerek. Minho ise hemen yanı başında duran Chan'ın elini sıkı aıkı tutarken gülümsedi. Bu sedyeye oturduğunda hep korkuyordu. Hiçbir sorun olmasa bile tüm vücudu gerginlikten kasılıyordu.
"İyiyim, heyecanlıyım."dedi Minho ve heyecanla daha geniş gülümsemesine engel olamadı. O gelince yanı başında duran Chan'da onunla birlikte kocaman gülümsüyordu. Bayılıyordu Minho'nun bu hallerine, cebinde saklamak istiyordu sevgilisini. Müstakbel kocasını.
"Bakalım bugün gösterecek mi kendisini bebeğimiz."dedi doktor ve bilgisayarın önündeki sandalyeye oturup sandalyenin ayaklarındaki minik tekerleklerle kendisini sendeyede uzanan Minho'ya doğru yaklaştırdı.
Bilgisayara bağlı olan probu eline alıp ucuna biraz jel sürdü. Ardından gömleğini yukarı kıvıran Minho'nun göbeğine biraz jel sıkıp probu Minho'nun göbeğinde dolaştırmaya başladı.
Minho hissettiği soğuklukla Chan'ın elini daha sıkı tutarken titreyen bakışlarını monitörde tutuyordu. Chan tuttuğu Minho'nun elini kaldırıp dudaklarına yaklaştırdı ve uzunca öptü minik elin üzerini. Uzun sessizliği genç doktor bozmuştu. Derin bir nefes alarak yönünü güzel çifte çevirdi. İkisi de meraklı bir şekilde gözlerinin içlerine bakıyorlardı. Doktor hafifçe gülümsedi ve dudaklarını birbirine bastırıp probu Minho'nun göbeğinden çekip Minho'ya temizlenmesi için bir peçete uzattı.
"Minik bir kız görünüyor."dediğinde doktor, Minho göbeğindeki jeli temizlerken bir anda durup şok içinde Chan'a bakmıştı. Chan'da bir o kadar şaşkınca Minho'ya bakınca Minho yine gözlerini doldurmaya başlamıştı.
"Kızımız mı olacak Chan?"diyerek dudaklarını büzdüğünde Chan dudaklarını ısırarak onu kendisine çekip sıkıca sarıldı.
Şimdi Minho'yu yese ne olurdu ki? Yesin ve Minho artık onun midesinde yaşamaya başlasın(!)
"Evet bebeğim, kızımız olucak."dedi Chan yanaklarını sevdi Minho'nun. İkili duygusal anlar yaşarken, daha çok Minho duygusal anlar yaşıyordu Chan'da onunla alay ediyordu, genç doktor yavaşça ayağa kalktı.
"Düşme riskini atlattık, ama hala riskli bir hamileliktesin Minho. O yüzden dikkatli olmaya devam et olur mu? Vitaminlerini aksatma. Bir daha ki kontrolde görüşürüz."dedi doktor ve gözlerini Chan'a çevirip hafifçe gülümseyip öne doğru eğildi.
"İyi günler Bay Bang."
"İyi günler Bay Choi."diyere hafifçe öne eğildi Chan ve doktor odadan ayrılırken gözlerini tekrardan sevgilisine çevirdi. Minho çokton göz yaşlarına boğulmuştu. Duygularını hep hat safhada yaşıyordu son zamanlarda.
"Hayatım, bak yiyeceğim şimdi seni. Ağlama lütfen."diye mızmızlanarak konuştu Chan ve eğilip Minho'nun suratının her yerine öpücüklerini kondurmaya başladı. Chan dayanamayıp Minho'nun dolgun yanağına dişlerini geçirdiğinde Minho acıyla inleyip onu ittirdi.
"İçime sokacağım şimdi seni!"
"Uzak dur benden, yamyam!"diye söyledi Minho ve göbeğindeki jeli temizlemeye devam etti.
Sonunda toparlandıklarında birlikte hastaneden ayrılmışlardı. Otoparktaki arabaya doğru ilerlerken Minho Chan'ın koluna girmişti. İkisi de bir kaplumbağayı andıracak yavaşlıkta yürüyorlardı.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
I laughed a little too much
FanfictionSanırım, ben biraz fazla güldüm... Mpreg Angst.