Bazen insan hislerinin içinde kendini kaybeder. Mantıklı yanı ondan uzaklaşıp sadece duyguları ile adım atar. Sonucu ne olacağı bilinmeyen bir yolda sonunu görebilmek için ilerler. Bende sonunu bilmediğim bir yola Aren ile çıkmıştım. Geriye dönmek gibi bir niyetim yoktu ama onu da en sevdiği elementinden vazgeçerken görmek istemiyordum.
Ben bir element kraliçesiydim ve hiçbir element kralımdan vazgeçemezdim. Onlar ne kararı alırsa alsın ben onlara her zaman elementlerine sahip çıkmaları konusunda destekleyecektim. Benim için bile elementlerinden vazgeçmek isteseler buna izin vermeyecektim.
Aren'nin yanından ayrıldıktan sonra Ahter Hoca'nın yanına gidip bu akşamki kutlamaya katılacak olduğumu ve Elias'a da bunun haberini vermesini istemiştim. Oradaki işlerimi hallettikten sonra ise saraya gelip hazırlanmaya başlamıştım ama geçen dakikalar içerisinde hiçbir şeyi keyifli olarak yapmadığım bir gerçek vardı.
Normalde her zaman heyecanlı olan duygularım bugün oldukça durgundu. Hiçbir şeyden zevk almadığım bir gerçek vardı ve bu gerçek canımı sıkıyordu. Aren'e bağlanmıştım ve onunla yaşadığım en küçük şey beni derinden etkiliyordu. Tabi aramızda ki konu pekte de küçük bir konu değildi. Eğer ileride birlikteliğimiz devam ederse ve bizim erkek çocuğumuz olmazsa gerçekleşecek şeyleri düşünmek bile istemiyordum. Her bu düşünce aklıma geldiğinde ise zaman benim için duruyordu. Kendime gelmem zaman alıyordu.
Bu akşam için seçtiğim elbiseyi üzerime giydikten sonra topuklu ayakkabılarımı da giyip aynanın karşısına geçtim. Elbise saten bir kumaşa sahip uzun elbiseydi. Straplez model olan bu elbisenin derin 'v' dekoltesi vardı ve göğüslerimin sadece bir kısmını örtüp daha dolgun bir görünüm sunuyordu. Straplez olan kısımlarında elmaslar yer alan bu elbise belimden bana sıkıca oturuyordu. Etek kısmı düz olarak gelirken sol bacağında basenlerimin biraz üstünde biten bir yırtmaç vardı.
Üzerime son dokunuşları da yapıp Elias ile buluşacak olduğumuz saat yaklaştığında odadan çıktım ve ateş sarayının koridorunda ilerleyerek merdivenleri indim. Ben tam bahçeye çıkacakken yanıma doğru gelen çalışanın "lordum sizi salonda bekliyor kraliçe." Dediğinde durdum.
Ne zaman saraya geldiğini bilmiyordum. Ben duştayken gelmişse eğer onu duymamam normaldi ama şu anda benimle konuşmak istemesi hiç normal gelmiyordu. Şu anda bende onunla konuşmak istemiyordum ama eğer yanına gitmezsem içimde rahat etmeyecek olduğu için çalışanın yanından geçip salona doğru ilerledim.
Attığım her adımda topuklu sesim ateş sarayında can bulurken salonun kapısından içeri girdiğimde boydan boya olan camın kenarında tamamen siyah takımın içinde duran Aren'i gördüm. Sırtı bana dönük halde Ateş diyarını izliyordu. Benim o an beklemediğim şey ise Elias'ın da orada olmasıydı.
Ben salonun ortasına doğru ilerlediğimde Elias bakışlarını bana çevirdi ve bir anlık duraklamadan sonra hemen ayağa kalktı. Üzerinde şık bir takım vardı. Zaten kendisi yakışıklıydı ve giydikleri ile de yakışıklılığını ön plana çıkarıyordu.
Karşımda eğilerek selam verdi. Tebessüm ettiğimde Aren'nin "Elias bize yalnız bırak," demesiyle bakışlarım ona kaydı. Hala daha arkası dönük haldeydi.
"Emredersiniz kralım," deyip Elias bakışlarını üzerimde gezdirdikten sonra salondan çıktığında kapılarda onun ardından kapandı. Kapanan kapılardan sonra Aren bir süre sessiz kaldı. Konuşmaya başlamadan önce aradan iki dakika geçmişti ki "artık gittiğin yerlerin haberini bize vermiyor musun?" Diye sordu.
O sorusu ile bu geceki kutlamadan bahsetmiş olduğunu anladım. Profesöre haber verdikten sonra hiç bir lorda bu geceki kutlamaya gidecek olduğumu söylememiştim. Aklım o kadar başka bir konuyla meşguldü ki ancak saraya geldiğimde onlara haber vermediğimi fark etmiştim ama iş işten geçtiği için sadece kutlamaya gidip hemen geri gelmeyi planlamıştım ama planladığım gibi gitmemişti.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
BİR MELEĞİN GÜNAHI
FantasyBİR MELEĞİN GÜNAHI!! Gökyüzü seni çağırıyor kraliçe uyanman lazım. Asırlar önce, gökyüzü diyarının üzerine, lanetlerin geldiğini haber veren sirenler çaldı. Yıldızlar her bir tanrıçayı koruma altına aldı ama içlerinden sadece birini yeniden doğması...