"İYİ GÜNDE KÖTÜ GÜNDE!"

206 32 229
                                    

"Arkadaşlar artık verin şu optikleri, iyice suyunu çıkardınız yani! Kimeee diyorum kızımmmm. Efsuncuğumm gerçekten sınavının iptalini isteteceksin bana yani!"

Efsun apar topar kağıdı hocaya uzattı.
"Aşk olsun hocam yani! İki dakika daha bekleyemediniz. Tam da cevabı buluyordum."

Öğretmen Efsun"a kötü kötü baksada cevap vermedi. Yazık, kadının bizimle uğraşacak hali kalmamıştı.

Bugün günlerden pazartesiydi ve bunun anlamı deneme sınavı günü demekti. On ikinci Sınıflar için haftada bir kere ki bu her pazartesi oluyordu, deneme sınavı yapıyorlardı.

"Oğlum varya çok kötü geçti!"
Kaan ve Ceyhun bize doğru geliyordu. Kalbim güm güm atarken kendimi sakinleştirmeye çalıştım ama yüzümdeki sırıtışa engel olamıyordum.

"Nasıl geçti?"

"İyiiiiii!" Dedim omuzlarımı sallayıp Ceyhun'un yüzüne sırıtırken.

Yanyana yürürken omuzlarımız birbirine değiyordu neredeyse. Daha doğrusu benim omzum onun koluna değiyordu ama olsun.
"Eee ne yapalım şimdi!"

"Valla biz Zehra ile ders çalışacaktık ama Geometrici derse girecekmiş. O yüzden bir şeyler yiyip sınıfa geri dönücez."

Efsun kolunu omzuma atıp beni kendine çekince kıkırdadım. Kesinlikle kıskanç bir arkadaşa sahiptim. Ama bence çok tatlıydı. Tabii tadı kaçmadığı sürece!

"Tamam o zaman bizde sizinle gelelim."

Ben olur anlamında başımı sallarken Efsun oldukça sesli bir şekilde öfleyip duruyordu.

"Anladık Efsun" dedim kulağına eğilip. "Kaan'dan hoşlanmadığını bu kadar belli etme. Daha geçen hafta aşkından ölmüyor muydun?"
Efsun gözlerini devirdi.

"Ne aşkı be! Şöyle bir flört edecektim ama beyefendinin burnu çok havada çıktı!"

Kıkırdadım.

"Noluyoooo?"

"Ay Bismillah! Ne öyle geliyorsun aklımız gitti!" Dedim elim kalbimin üzerinde dururken.
"Banada söyleyin! Merak
ediyorum!"

"Bak Ceyhuncuğum iki kızın arasında olan şey sadece onların arasında kalır. Aksi mümkün değildir!"

"Sen bizim aramızda geçenleri Efsun'anlatıyorsun ama!" Dedi Ceyhun cilveli cilveli.

'Cilvesini yesinler, ay nasılda tatlıııı! Annesini bu çocuğu bizim için doğurmuş Zehraaamm' iç sesimin yine çenesi düşmüştü.

"Bizim aramızda ne geçmiş bakalım?"
Özellikle yaptığım ima Ceyhun'un hoşuna gitmişti ama daha cevap veremeden Efsun araya girdi.
"Ben gidiyorum!"
"Nereyeeee?" Dedim dehşetle. Kesin küsmüştü.
"Rehberlik hocasıyla randevum vardı, unutmuşum. Gidip iki saat nutuk çekmesini dinleyeceğim. Yüz saat matematik çalış diyip darlayacak beni yine!"

Söyledikleri konusunda sonsuz kere haklıydı. Şu zamana kadar herhangi bir rehberlik öğretmeninin mantıklı davrandığını görmemiştim. Hocam kolum koptu desek bile ders programı hazırlayıp veriyordu!

"Görüşürüz!" Dedim mecburen ve Efsun gitti. Ben başımı çevirdiğimde Ceyhun'la ikimiz tektik.

"Kaan nerede?"

"Gitti."

"Nereye?"

"Bilmem?"

Güldüm.

"Çocuğu kovaladın dimi?"

"Günahımı alıyorsun Zehram!"
"Ne dedin sen?"

"Zehram dedim"

RAMAK KALAHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin