CİDDEN SIKILMIŞ OLABİLİR MİYİZ?

64 9 3
                                    

Bir takım mikropsal sıkıntılardan dolayı bölüm bu saçma zamana kaldı. Ee bir iki günlük gecikmeyi hoş görelim. Bir diğer bölüm sanırım deliler gibi eğlenceli olacak!

Yorum yapmayı ve oy vermeyi unutmayın sizi seviyoruz 🍓🍓🍓🍓🍓🍓🍓🍓🍓🍓🍓🍓

Tabii ki kolay atlatamayacaktım.

Aslına bakarsanız şu an ki aklım ve sinir sistemim olsa büyük ihtimalle fikirlerimi böylesine açık etmezdim.

Hafta sonuydu.

Kahvaltı masasındaydık.

Ben, annem ve tam olarak bir haftadır yüzüme bakmayan babam.

Ona karşı büyük bir ayıp yapmışım gibi davranıyordu, halbuki sadece düşündüklerimi söylemiştim. Sadece nasıl hissettiğimden bahsetmiştim.

Evet, evet belki biraz çığlıklar atarak falan filan ama sonuçta bende çok dolmuştum. Neden beni anlamıyordu ki?

''Zehra yesene kızım önündekileri!'' bu annemin dikkatli ses tonuydu. Hem babamı hem de beni uyandırmak istiyordu.

Neyden mi?

Düşüncelerden!

İkimizde boşluğa bakarak yaşıyorduk sanki!

''Ben odama geçeyim.''

''Yavrum ama hiçbir şey yemedin. Sana yumurtalı ekmek yapayım mı?''

''Yok anne sağol, odama geçip ders çalışmak istiyorum. Size afiyet olsun.''

Ben odama geçerken babam da benden hallice bir şekilde sofrada tabağındakileri tırtıklıyordu. Ne vardı sanki bu kadar büyütecek? Altı üstü nasıl bir hayatım olsun ondan bahsetmiştim! Benim kendim hakkında bunları söyleyecek kadar söz hakkım yok muydu?

Yani anladık küçüğüz ama bu meslek dediğin şeyde ufak bir şey değil ya hani!

Hani böyle ömrümüz boyunca onunla iç içe olacağız falan!

''Amann kime ne anlatıyorsam!''

Odama girince kendi kendime söylenmeye başlamıştım. Zaten son bir haftadır böyle şeyler yapmaktan iyice delirmiş hissediyordum.

''Tanrım kötü kullarını sen affetsen ben affetmemmm!'' pijamalarımı çıkardım ve dolaptan eşofmanlarımı alıp giydim. Ha pijamalarım mı? Onları da olduğu gibi dolaba fırlatıverdim. Nasıl olsa akşama tekrar giyecektim. Ki evde kalacak olsam bunu bile yapmazdım ya hani neyse.

''Bütün zalim olanları, sen affetsen ben affetmem!''

Çantamı omzuma taktım.

''Lan nereden takıldı bu şarkı aklıma. Tövbe, haşa, destur, estağfurullah şirke koşar gibi! Allahım yarabbim sen bana akıl fikir babama da birazcık merhamet ver. Aminn!'' Sığmayan test kitabımı da kolumun altına sıkıştırdım.

''Valla vermeye vereceksin şöyle son model telefon sonra geçen gün beğendiğim kazağı ayrıca manavda bulabileceğim taptaze çileği de araya sıkıştırırsan çok memnun olurum. Şimdiden teşekkür ederim.''

İçimde ki şeytan Zehra konuştu.

'maşallah annenin hazırladığı kahvaltıyı istemiyorsun ama konu çilek olunca direkt eller semaya dönüyor'

''ooo hoş geldiniz küçük hanım!''

Minik şeytan Zehrayı görmeyeli uzun zaman oluyordu. İçimde bir yerlerde olduğunu biliyordum ama onunla uğraşacak zamanım olmadığı için pek muhatap olmamayı seçiyordum. Çok ilginçtir ki babamla olan kavgamdan sonra belirmeye başlamıştı.

RAMAK KALAHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin