-Tık tık -Kim o? -Benim benim Şeytan Zehra!

98 12 50
                                    

Selam aşkuşlarıııı🌸🌸🌸🌸
Bu bölüm arayı birazcık açtık, farkındayız ama şunu diyebiliriz ki okuyunca değdiğini göreceksiniz. 😎😎😎
Ayrıca bölümü aranızdan Melek arkadaşınıza ithaf ediyoruz. 😍
Gerçekten kendisi bu bölümü büyük bir heyecanla bekledi. 🤤
İyi okumalar!🥹
Umarız beğenirsiniz ❤️❤️

Patlamaya son beş saniye...
Dört,
Üç,
İki,
Bir!
Bom!!!
Ve tahminimde haklıydım. İlk elenen Ceyhun olmuştu. Arkadaşlarım sağımda, Kerem solumda ve babam tam arkamdayken kendimi Bermuda Şeytan üçgeni arasına sıkışmış, girdapta dönüp duran bir gemiye benzetmem yerinde olabilirdi. Tabi arada bir de Ceyhun'un kara delik misali siyah göz bebeklerine kayıyordu rotam...

Gözler kalbin aynasıdır dedikleri doğruydu sanırım. Ceyhun sinirli, agresif ama bir o kadar da sessiz duruyordu. Dışarıdan bakan içinde kaç fırtınanın koptuğunu fark etmezdi ama ben bu kadar kısa sürede de olsa onu tanımıştım. Herkesin yanında bağırıp çağırıp hesap sormak çilekli kekim Ceyhun'a göre haller değildi. Çenesini kaldırmış Kerem'i süzüyordu elbette ve tabiki oturduğu merdivenlerden doğrulup ayakta bir o yöne bir bu yöne düşünceli düşünceli yürümesi de cabasıydı.

"Hani evde olman gerekiyordu?" Diye sordu Vedat ters ters "Cevap bekliyoruz, hepimiz." Tam konuşacağım esnada babam elinde market poşetleriyle bahçeden içeriye girdi.

"Hepiniz hoş geldiniz çocuklar ama Zehra annen dedi ki..." babam durakladı ve sakince devam etti. Sesi otoriterdi.
"Evde olman gerekiyordu kızım."
Oh, en azından babam arkadaşlarımın yanında biraz olsun insaflı davranmıştı.

"Aaa, evet!" Dedim boğazımı temizleyerek "Şey teyzenin oğlu..." kendi kendime küfür ediyordum içimden. Kerem'in annesinin adını unutmuştum hemencecik. Neydi bu kadının adı yahu?
"Kerem'i tanıyor olabilirsin. Annesiyle bize gelmişler ve annem dedi ki Kerem sana yardım etsin git test kitabı al. Çünkü Kerem tıp kazanmış ve çok başarılıymış ayrıca da..."

"Tamam Zehra tamam... İşte yeterince insanı dinledim. Sende maşallah kızım hiç susmuyorsun başladın mı!" Babam gülerek bizimkilere el sallayıp bina kapısından içeri girdi.

Ulan bu adam eve beş dakika geç kalsam mahalleyi indirip kaldıracağını söyleyen adam değil miydi?
Kanatlanıp uçmadığı kalmıştı şu an!

"İyi de kendi sordu yani... Şimdi de sus diyor!" dedim abartılı bir şekilde iç çekerek.

Efsun acitasyonum karşısında inanmadığını belli eder şekilde bakıyordu!

"Ayrıca yirmi dört yaşında yani bizden çok daha tecrübeli diyecektim." Şirin şirin Kerem'e dönüp gülümsedim. Vedat kollarını bağlamış Kerem'e kötü kötü bakıyordu. Sırf tuhaf durmasın diye kollarını çözüp Kerem'e uzattı. Ceyhun duvar dibine sinmiş put gibi duruyordu. Efsun'da Vedat'ı yalnız bırakmak istemezmiş gibi ayaklanıp yanımıza geldi.

"Ben Vedat,"
"Bende Efsun, memnun olduk!"  İkisi de en donuk ses tonlarını kullanıyorlardı. Kerem kesinlikle çok tuhaf bir arkadaş grubuna sahip olduğumu düşünecekti. Ama o, çok daha kibar bir şekilde karşılık verince Vedat duruşunu gevşetmekten kendini alamadı.

"Ben de Kerem, çok memnun oldum... Senin adın neydi?"
Ceyhun'a dönünce dudağımı ısırdım. Ceyhun önce şaşkın şaşkın baktı. Sonra omuzlarını şöyle bir silkip "Ceyhun," diye mırıldandı. Pek hevessiz konuşsa da Kerem hiç alınmışa benzemiyordu.

Ayrıca kıskanç kekim Ceyhunun daha agresif olacağını düşünüyordum ama o kendini güzel frenlemişti.

"Süper ya, işte sana bahsetmek istediğim buydu Zehra. Bu yaşlarda böyle güzel arkadaş grubun olmayınca benim gibi çok pişman oluyorsun. Size tek tavsiyem bol bol eğlenin." Kerem'in bu dost canlısı tavrı Efsun'u hemen harekete geçirmişti.

RAMAK KALAHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin