NE YAPIYORUM BEN?

102 12 4
                                    

Uzun zamandır bölüm gelmiyordu. Ama artık döndük! Bu bölüm bir tık kısa ama iki gün sonra yeni bölüm gelecek! Beklemede kalın! 😎
Sizi çilekliyorum 🍓
Yorum yapmayı unutmayın!


Bazı anlar vardır ki hayatta tüm şansımı orada kullanmışım dersiniz. Mesela son dakika yetiştiğin bir otobüse binmek gibi... o otobüse binince koşmanın verdiği adrenalinle kısık nefesler alırsın ama otobüse adım attığın an her şey yolundadır. İşte bugün şans benden yanaydı.

"Zehracığım kolumu açtım ya sana kızım görmüyor musun? Sırf sarılmak için."

"Sen o yüzden mi Zehra diyordun?"
"Yok durduk yere ismini söylemek hoşuma gidiyor!"
"Efendim?"
"Kızım sen iyi misin?"
"İyi miyim?"
Saçmalıyordum...
Babam telefonun mesaj sesini fark etmemişti anlaşılan. Ama bu odada biraz daha kalırsa fark edeceği kesindi.
Hemen kollarının arasına girdim. Ayda yılda bir sevgi gösterecekti o da böyle bir ana denk gelmişti.

Evet benim!
Şanssız Zehra!

"Ah babam canım babam! Hemen geliyorum kollarını sakın ola kapattım deme!"

Uçarak babamın üstüne kapaklandım. Adam bu kezde benim yüzümden ezilme tehlikesi atlattı. Ceyhun'un telefonunu gizlice eve soktuğumu, arkadaşlarımla oradan iletişim kurduğumu duysa hakikaten çıldırmış olurdu.

"Tamam tamam barıştığımıza göre ben seni tutmayayım." Kalkıp üstüne başına çeki düzen verdi. Odadan çıkarken tek kaşını kaldırıp beni süzdü.

"Eğer derslerinde yeterince ciddi olduğunu düşünürsem telefonunu geri verebilirim."

Kesin içine doğmuştu, kesin!

"Babamın tatlılığı şaka mı!" Diye çığlık attım ayağa fırlayıp. Babam tiksinerek başını salladı.

"Şu Z kuşağı cümlelerini bırak Allah aşkına Zehra! Senin gibi bol kitap okuyan kendini geliştirmek isteyen bir öğrenciye böyle bozuk cümleler hiç yakışmıyor kızım."

"Tamam reis sende hemen kızma!"
Böylelikle meselemiz tatlıya bağlanmış ve telefonumu kimse öğrenmemişti.

Babam odadan çıkar çıkmaz derin bir nefes aldım. Aynen öyle. Adrenalinden sonra alınan o tatlı nefescikler.

"Kim ulan bu benim hayatıma kast eden şahıs! Böyle dar zamanda mesaj atıp geleceğimle oynayan melun! Kim ulannnnn!"

Ekrana baktım.

"Ayyy canım benim ya, Ceyhunmuş!"

'ZEHRAM SENİ ÖZLEDİM!'

Ekrana aptal aptal sırıttım, bu çocuk beni cidden seviyordu! Her geçen gün daha iyi anlıyordum.

"Daha birkaç saat oldu Ceyhun'

Mesajı yazdıktan sonra gönderdim. Çok geçmeden tekrardan mesaj geldi.

'Yanına gelsem?'
'Şimdi mi?'
'Evet!'
'İzin vermezler ki!'
'Yine çöp atsan olmaz mı?'
Yanaklarım kıpkırmızı olunca kendimi tutamayıp güldüm. Önümde duran test kitabı sakın yapma der gibi bana bakıyordu ama kalbim çoktan evet demişti.

Bu kalbimi dinlemelerim başıma bela olur muydu ki?

Anında odamdan çıktım. Annemle babam salonda oturuyorlardı tam yanlarına girecekken durdum ve odaya geri döndüm. Bir planım vardı.

Pijamamı çıkarmadan hemen montumu üstünden giydim ardından çantama elime geçen birkaç kitabı doldurdum. Gayet telaşlı görünmeye çalışarak yeniden salona gittim.

RAMAK KALAHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin