bu bölümün şarkısı: SEKSENDÖRT - ÖLÜRÜM HASRETİNLE speed up
YAZAR
- Uzak dur ondan!
Timur yaklaştı kızın yanına ve silahını alıp kızı arkasına çekti.
- Ben sana bu kızı üzersen bende seni üzerim demedim mi Pars.
- Dinlese herşey halolcak.
- Gördük bence hepimiz. Hadi Gece bir süre bizde kal sen.
- Abi gerek...
- Var Gece hadi dedim.
🌌
GECE KARACA
Hazırladıkları odaya geçtim ve yatağa uzandım. Parmağımdaki yüzükle oynadım yine. Oflayarak doğruldum ve ilacımı içtim. Kapı çaldığında ilacı yastığın altına sıkıştırdım.
- Gece. Bişeyler yemen lazım.
- Yok Hamza sağol açlığım yok biraz uyusam yeter.
- Tamam kardeşim.
O çıktığında ilacı çekmecelerden birine koydum ve tekrar uzandım. Yıllık izinlerimi tüketiyorum bir süre. Başımı yastığa koydum.
____
- Gece uyan!
Sıçrayarak kalktım .
- Ne bağırıyorsun lan?!
- Sana sormalı. Ne gördün rüyanda?
- Ne bileyim?
- Çığlık attın Gece.
- Boşver gereksizdir o zaman.
- Gece..
Yanıma oturdu.
- İyisin demi?
- Evet Hamza yani işte olmaya çalışıyorum.
- Bişeyler ye gel de.
- Yok iştahım cidden yok.
- Zorlamıcam tamam.
Çıktığında telefonumu aldım. Mesajları ve aramaları görmezden gelerek tekrar komidine koydum.
- Abla!
- Alp?
Yanıma oturdu.
- Napıyorsun?
Ayaklarını salladı.
- Bişey yaptığım yok gel.
Yanıma sokuldu.
- Enişte mi üzdü? Bende onu üzerim eğer öyleyse!
- Yok canım boşver onu..
Boşver. Demi çok kolay demesi uygulaması peki? Lafta kolaysa uygulaması zor değil midir?
- Hmm peki sohbet edelim.
- Edelim anlat bakalım.
- Abla bir kız var bizim sınıfta. Çok güzel.
Lan yaşın kaç başın kaç?
- Ee?
- Diyorum ki bi çiçek alam.
- Gelinimiz mi oluyor yoksa.
Boynuma sarıldı.
- Yok be abla bekarlık sultanlıktır.
- İlk başlarda öyle sonra öyle olmuyor.
YAZAR
İçeri girdi Pars.
- Hayırdır. Nereye?
- Karımı almaya geldim almadan da gitmiyorum.
Ardından çığlık sesleri geldi.
- Baba Gece abla yine bağrıyor.
İçeri girdiler yine aynı çığlıklar vardı sadece umutsuz çığlıklar geçmişin çığlıkları.
- Gecem. Geldim güzelim.
Yanağından ve alnından öptü ardından sıkıca elini tuttu.
- Ben varken kabusların bile sana ulaşamaz diyordum bak yine burdayım.
Kalktığında önce Parsla buluştu gözleri. Sonra elini çekip ağzını kapattı ve banyoya koştu. Kan kustu yine bu sefer Hamza'nın sesi yükseldi.
- Gece! Kırdırma bana kapıyı!
Sesler kesildi.
- Abi..
- Kırsana lan!
Omzuyla açıldı kapı ilk adımı atan Pars oldu.
- Gecem..
Bayılmış kızın diz kapaklarının altından geçirdi kollarını diğerini de sırtına yerleştirdi.
- Of Gece kaç defa dedim alma şunu.
- Neyi?
- Uyku ilacı ilaçlarının etkisini azaltıyor.
- Uyku ilacı mı? Gece nereye soktun sen onu?
Odasına götürüp yatağa bıraktı Pars kızı. Ardından çekmeceleri karıştırdı ve ilacı aldı.
- Çekmece.
- Kaç defa uyardım onu.
- Üsteğmen düş önüme.
İçeri geçtiklerinde lafa Pars başladı.
- Anlatıcam ama zamanı gelince. İzninizle.
🌌
Aradan 5 saat geçti kız yeni yeni uyandığında duyduğu ilk laf timine ulaşılamıyor oldu. Karakola geçti ve emirsiz hazırlandı.
_____
- Hadi kızım.
Diyip sıktı. Kurşun camı deldi ve Alpay'ın biraz ötesinde durdu.
- Gece bu. Eminim buna.
- Komtanımmmm!
- Duyuyorum bağırma.
- Heh iyi. Hadi şunları bi cehenneme yollayın.
- Hay hay efendim cehennem servisi hizmetinizde.
🌌
GECE KARACA
Ben niye burdayım?
- Abi ben eve gitse...
- Hayır burdasın. Akşam konuşmamız lazım.
- Ne hakkında?
- Öğrenirsin.
Akşam yemekten sonra koltuğa oturdum hangi piç almış benim ilaçlarımı? Parsla göz göze geldim. Niye sırıtıyor lan bu?
- Gece Pars bana anlattı.
- Abi uykum var iz...
- Hayır Gece. Bu seferde olmaz güzelim. O kadın sadece görevdi.
Kaşlarım çatıldı önüme dosyayı koydu. Dosyayı inceledim ve titrek bi nefes verdim.
- Dün niye söylemedin?
- Albayın emri.
Dosyayı önüne koydum tekrar.
- Gecem geliyorsun demi güzelim?
Bakışlarım Timur abiyi ve Hamza'yı buldu.
- Karar senin.
Bakışlarım parmağımdaki yüzüğe döndü.
- Ben.. bilmiyorum beynimin içine ettin ya bu kaçıncı?
- Vallahi saymadım delirmekle meşguldüm.
- Doğru lan bu seni kaçırmıştı ben onu nasıl unuturum ya.
- Bir akıllı denk gelmedi be bizede demi abi?
- Öyle biraz.
- Gecem?
- Geliyorum ama bu ağzına etmeyeceğim anlamına gelmez. Yürü.
Güldü.
- Uyuzluk yapma Pars.
Kollarımı göğsümde bağladım.
- Uyku ilacı küçük hanım.
Siktirr. Bakışları bana döndü.
- Pars sen yürüsene hadi.
Dişlerimin arasından konuştum.
- Bilmem.
- Uyuzluk yapma be adam yürü işte!
_____
Uzanmadan önce yüzüğümdeki kanları temizledim.
- Güzelim.
Boynumdan öptü.
- Hım?
Ellerini iki yanımda sabitledi.
- Sözünü tutuyorsun.
- Dua et bu yüzüğü sana sokmadım.
- Kokunu özledim.
- 2 günde şaşırdık mı hayır.
Başını boynuma gömdü ufak ufak öptükten sonra beni kendine çevirdi.
- Demi sensiz nolacak benim halim.
- Oğlum sende gemileri karadan yürütmeye çalışıyorsun Fatih Sultan Mehmet misin sen söylesene görev diye.
Güldü uyuz yine.
- Gülme.
- Hımm.
Başını boynuma gömdü yine hafiften sağa eğdim.
- Kalbinin fatihi olabilirim belki?
- Orası kesin zaten.
- Uyku ilacını ben yanında olmasam bile kes lütfen.
- Bakarız.
Başını kaldırıp bakışlarını gözlerime dikti.
- Bakarız değil evet olacak o.
- Orasını keyfim bilir. Uyuyalım mı?
Başıyla onayladığı da mutfaktan çıkıp odasına girdim. Uzanıp üstümüzü örttü ve yanağımdan öptü. Başımı yastıkla boynununun arasına soktum ve kollarımı bedenine sardım. Bir eli belime sarılırken diğeri saçlarıma gitti.
- Kumral saçlı toprak gözlü kızım.
Alnımdan öptü.
- Bir daha lütfen yapma. Evlendikten sonra istediğini yap bana ama şuan yapma.
- Doğru o nolacak?
- Aynı tarih.
- Anladımm. Pars?
- Hım?
Kollarının arasından çıktım ve bağdaç kurup oturdum.
- Noldu bitanem?
- Diyorum bana söylemedin diye ufak bi ceza olsun.
- Ne cezası?
Dedi kalkmadan ardından biraz doğruldu ve sırtını yastığa yasladı. Ona biraz daha yaklaştım.
- Bilmem daha seçmedim.
- Seç bakalım.
Gözlerimi kısarak baktım yataktan kalkıp dolabın önüne ilerledim ve gömleğimin düğmelerini açmaya başladım.
- Gece napıyorsun?
- Gömleğimi değiştiricem rahatsız ediyor şuan.
- Ben çıkayım.
- Yo yo yo senin cezan bu.
- Hayır Gece ya.
- Evet.
Gömleği çıkardım ve kenara koydum sırtım ona dönüktü ama bakışlarının üzerinde olduğunu hissediyordum. Üstüme tişörtlerimden birini geçirdim.
- İlla kalpten götüreceksin demi?
- Ben çok gittim sıra sende.
Diyip yanına uzandım tekrar.
- Evlendiğimizde görüşüz güzelim.
- Görüşüz Üsteğmen görüşüz.
🌌
Tamam zar zor kalkmış olabilirim olmayabilirim. Doğrulup kollarımı kedi gibi esnettim yine. Başımı ona çevirdiğimde beni izliyordu.
- Günaydın.
- Günaydın.
Biraz gerileyip başımı göğsüne yasladım. Elimi başımın yanına yerleştirdim.
- Güzelim? Dünkü cezam umarım bitmiştir bu sefer ben kalpten giderim.
- Bitti.
Diye mırıldandım son kez yanağımı okşadı bi eli saçlarımdan öptü.
- Acıktım ben sanki.
- Kalkalım bakalım.
_______________
- İsmail kalk kendi çayını kendin al yorma Buketimi.
- Bu da hanı....
Uyarıcı ifadelerle baktı Alpay.
- Ben gideyim Zeynep'e bi bakayım.
Diyip yırttı. Pars'ın kolları arasındaki yerimi iyice sağlama aldıktan sonra bakışlarımı ona diktiğimde zaten bana bakıyordu.
- Özledim be kadın. Fazlasıyla. İki gün zehir oldu bana.
- Operasyondayken napıyorsun peki?
- Yanımda olduğunu hissediyorum.
Hafifçe sırıttım.
Gülüşüme takıldı bu sefer gözleri.
- Gitme tamam mı güzelim?
- Gitmem.
Bu bölümden bu kadar görüşüz canlarımm yorum yapar mısınız lütfen karakterlerle ilgili olsun kitapla ilgili olsun sohbet bile olur yanii sizi çok seviyorummmm ❤️💙 sözüm hâlâ söz.

ŞİMDİ OKUDUĞUN
TEĞMEN
HumorYeni karakola yeni bir tim gelir ama iki timin komutanları son derece inatçı ve dik kafalıdır ikisi de en yakınını şehit haberiyle sarsılır. Gece yetimhanede büyür çok küçük yaşta hayat onu yere serer. Pars ise babasıyla büyür ama sevgiyi çok az bil...