1500 ÖZEL BÖLÜMMM

73 2 0
                                    

GECE KORKMAZ
Ateş'i sağlama alıp hızlıca aşağıya indik noluyordu Allah aşkına? Biz sokağı kontrol ederken polisler geldi.
- Başkomiserim noluyor?
- Ufak bir saldırı ama atlattık sokak güvenli Üsteğmenim.
- Tamam tetikte kalmakta fayda var.
- Peki.
Eve geçtiğimizde yukarı çıkmak yerine köşeye oturduk.
- Bu hayra alamet değildi. Bişey olmalı.
- Evet ama ne işte? Ben bir süredir yoktum neler olup neler bitiyor bilmiyorum.
- Ben yarın araştırım bunu sen uyu güzelim.
- Olmaz.
- Olur zaten yoruluyorsun her gün.
- Olmaz işte Pars olmaz.
- Hadi güzelim.
- Çıkmıyorum.
Bıkkınlıkla kalktı ve bir kolunu sırtımdan diğer kolunu diz kapaklarımın altından geçirdi.
- Pars. İndirsene beni.
- Olmaz.
- Bana inat yapıyorsun demi bunları.
- Evet.
Merdivenlerden çıktı ve beni yatağın üzerine bıraktı üstümü örtüp gece lambasını kapattı.
- Ama sen?
- Gelirim birazdan.
- Uyuyamam kii..
Dedim nazlanarak.
- Nazlanma hemen Vatan gözlüm.
- Şimdi gelğ.
- Tamam güzelim üstümü değiştirip geleyim.
Üstünü değiştirip yanıma uzandı ona daha da yaklaşıp bedenimi ona döndürdüm ve kollarımı boynuna sardım. Kollarını belime doladı yavaşça. Alnımdan öptü önce.
- Uyuman lazım..
- Uyuruz.
🌌
Sabah gözlerimi zar zor açtığımda Pars sırtını başlığa yaslamış Ateşle oynuyordu.
- Küçük komando.
Diye fısıldadı doğrulup yanağından öptüm.
- Anne komando baba komando gen aldı galiba.
Güldü.
- Almış olabilir demi oğlum.
Aşağıya indik kahvaltı için. Ateş'in oyun halısı kurduktan sonra bizde kahvaltıyı hazırladık.
- Gece..
- Hım?
Ona döndüğümde yerdeki Ateşle göz göze geldim.
- Emeklemeye mi çalışıyor o?
- Emeklemeye çalışıyor.
Onu kucağına alıp yanıma geldi.
- Oğlum? Küçük komando.
- Evet kahvaltıyı yapalım artık.
Kahvaltıdan sonra Pars Ateşle köşeye oturdup oyun oynadılar.
🌌
Pars karakola geçmiş ve yaralanmıştı bir hu eksikti o da oldu tam oldu. Hastaneye geçtim Ateşle. Göğsüne yatırdı Ateş'i yanağımı okşadı.
- Çok korktum be adam.
- Korkma bitanem.
Annemler de geldi onlardan da bir güzel fırça terken izledim. En sonunda kendime hâkim olamayıp güldüm. Onlar gidince yanağından, boynundan öptüm.
- İlla başına bela alacaksın yani.
- İnşallah o geni almamıştır oğlum.
Güldüm.
- Öyle bir ihtimal pek yok ama neyse.
- Gece eve gidelim mi?
- Serum bitmiş gidebiliriz.
Ateş'i göğsünden alıp doktoru çağırdım.
🌌
- Pars uzan hadi.
- Gece benim birşeyim yok.
- Uzan be adam yaralısın sen.
Uzandı en sonunda Ateş'i de yanına alarak.
- Pars bil bakalım doktor hangi ilacı yazmış.
- Hayır tadı kötü olan olmasın.
- Tam olarak o.
Ofladı.
- Bana oflama Pars.
İlacını masanın üstüne koyup yanına oturdum.
- Gecee içmesem ben onu.
- Olmaz.
- Vallahi tadı çok kötü.
- Üzgünüm bitanem.
Bi ilaca bi bana baktı.
- Mecburum demi.
- Evet.
Suyunu uzattım. İlacı içtikten sonra bardağı masaya koydu.
- Oğlum bak sen sen ol sakın gaza gelip yaralanma.
- Gaza gelip?
- Boşver güzelim.
Kaşlarım çatıldı.
- Ben biraz uyusam olur mu?
Ateş'i aldım.
-  Hıhım. Yukarı uzan ama.
Ben Ateşle mutfağa geçerken o da yukarı çıktı. Su içtikten sonra arkasından yukarı çıktım. Ateş'i yatırıp omzundaki yarasına baktım.
- Daha derine girememiş herhalde kurşun.
Kolunu sağlama aldıktan sonra bende yanına uzandım.
Özel bölüm bu kadar. Sizi gerçekten çok seviyorum 💙. TEĞMEN ailesi diğer bölümde görüşürüz 💙💙

TEĞMEN Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin