Yanlışlar olabilir şekerfareler, iyi okumalar <33
Günler geçmeye devam etti. Şirkette işler bir anda yoğunlaştı ve aynı zamanda projenin sonlarına yaklaştık. Bugün cumaydı ve haftaya çok daha rahat bir hafta bekliyordu bizi.
İşten geldikten sonra yemek yemiştik, şimdi ise tüm haftanın yorgunluğunu atmak istercesine koltuğa yatmıştım yüz üstü. Atakan ise karşı koltukta otururken bilgisayarında bir şeylerle uğraşıyordu.
Birkaç hafta öncesinde, şarap için sözleştiğimiz hafta sonunda olanlardan sonra Atakan cumartesi veya pazar etkinliklerine katiyen katılmadı. Ben bir şey dememiştim, onun kendi aldığı bir karardı. Atakan'ın net kararına bir şey diyemeyen yönetim bu durumu anlayışla karşıladı.
Atakan'ın bu tavrı çok hoşuma gitmişti. O işine çok önem veren, disiplinli bir adamdı fakat onun için geçirdiğimiz zamanın daha önemli olduğunu göstermişti.
"Abi bayon istiyoyum ühü." Gözlerimi kapatarak uyuma taklidi yaptığımda Eren burnunu çekip kafasını sırtıma yasladı, "Abi?" Buruk sesiyle konuşunca dayanamayıp kafamı ona doğru çevirdim. O da kafasını kaldırıp yüzüme baktığında kızarmış ela gözleriyle göz göze geldim.
"Abicim nereden bulayım şimdi sana balon?" Dudak büzerek omuz silktiğinde çenesi titredi. Yine duygusal anındaydı demek ki.
"B-ben bayon istiyoyum ama," Öyle yorgundum ki ona cevap verecek halim bile yoktu. Gözlerim kendiliğinden kapanırken Eren ağlamaya başladı yine, "Ühüü." Bir de Atakan'ın ödev yaptığını düşündüğü için rahatsız olmasın diye sessiz ağlıyordu eşek.
"Gel bebeğim, ben vereceğim sana balon." Atakan'ın kalın sesine zıt yumuşak tonlamasıyla küçük adım sesleri uzaklaştı. Bir takım sesler gelirken Eren'i kucağına aldığını duydum, ardından bir öpücük sesi.
"Niye üzüyorsun kendini balon için?" Gözlerimi çok hafifçe araladım. Eren kafasını Atakan'ın omzuna yaslamış, kollarını da boynuna sarmış öylece üzgün bir şekilde dururken Atakan tek koluyla Eren'i tutarak koridora ilerledi.
"Atakan sen buyucaksın dimi?"
"Bakalım, belki buluruz. Ama ağlama daha fazla tamam mı?"
"Tamam." Bunu derken bile sesi titriyordu.
Onlar gittiğinde salondaki sessizlikle kendimi uykuya bıraktım. Aşırı tatlı gelen bu kısa şekerlemenin ardından Eren'in gülüşleri, Atakan'ın telefonla konuşması ve Badem'in çıplak parkelerde patileriyle kayışının tiz sesleriyle araladım gözlerimi. Evde asıl olay akşam başlıyordu bizde. Şaşırmadım o yüzden bu curcunaya.
Gözlerimi aralayıp doğrulduğumda bulanık görüşümle. Eren'e baktım önce. Elinde büyük, şeffaf bir balonla oynarken Badem'de eşlik ediyordu buna. Demek bulmuştu Atakan balonu, gülümsedim kendi kendime.
Lavaboya gitmek için ayaklandığım sırada jetonum yeni düşmüş olacak ki gözlerim yerlerinden fırlamak istercesine açıldı ve aralık dudaklarla Eren'e tekrar baktım.
Eren balonla değil, şişirilmiş bir kondomla oynuyordu!
"Atakan!" Diye bağırarak mutfağa yürüdüğüm vakit Atakan da mutfaktan çıkıyordu elinde telefonuyla. Kapı pervazında karşılaştık.
"Ne oldu güzelim?" Çatık kaşlarıma anlam veremeyerek bakarken Eren'i işaret ettim.
"Ne olmuş olabilir, ona ne verdiğinin farkında mısın?!" Fısıltı halinde çıkan çığlıklarıma sırıttı sadece.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Yönetici Kalp- BxB
General FictionYeni yöneticisinin gelmesiyle birlikte Can'ın iş hayatı oldukça zorlu geçecek.