Yorum ve yıldız atmayı unutmayın lütfen.
♡♡♡♡♡♡♡♡♡♡♡♡♡♡♡♡♡♡♡♡♡♡♡♡♡♡♡♡♡♡♡♡♡♡♡♡
Muhtarın gösterdiği evle evlere geçmiştik.
Geleceğimizden haberleri olduğu için soba yanıyordu.
Üstümdeki kalın askeri ceketimi çıkartıp astım.
Elimdeki eldivenleri çıkartarak yanlarına oturdum sessizce.
Aklıma Baha ve Duha düşmüştü. Şimdi kim bilir benim için ne kadar çok endişeleniyorlardı.
Onları ve Selin'i de çok özlemiştim. Çok fazla göreve çıkıyorduk.
Bir çok kampı etkisiz hale getirmiştik.
Arada küçük sıyrıklarla, asla böyle anlatıyorum diye hiç bir şey yapmıyoruz sanmayın.
Sadece boş anlarda sanki yarınımız yokmuşçasına eğlenmeyi seçiyorduk.
Çünkü dağlar soğuktu, hemde insanın kanını donduracak derecede.
Üşümememiz ve hasta olmamamız gerekiyordu.
Çözüm yolumuz da eğlenmek ayrıca her an ölürüz korkusu yaşayan minik çocukları mutlu etmekti.
Bu köylere arada yardım gelir, onun dışında hiç bir şey gelmezdi.
Doktor yoktu, öğretmen yoktu, ilaç yoktu.
Buralar teröristlerden dolayı unutulmak zorunda kalan köylerdi.
Bizde elimizden geldiği kadar bu köylerin etrafını temizlenmemiz ve korumamız gerekti.
İşimiz zordu ama imkansız da değildi.
Şu iki ayda ondan fazla köyün çevresindeki kampları etkisiz hale getirmiştik.
En azından o köyler geceleri rahatça uyuyabiliyordı artık.
Neyse neyse çok konuştum ben yine galiba.
"Eeee kim hangi odada kalacak"
Ortaya aniden attığım soruyla birbirlerine baktılar.
Çınar "durun bu sefer oda yerleştirmesini ben yapacam"
Çınar ayağa kalkıp evde bulunan üç odayı gezmeye başladı.
Tabi biz de peşinden kalktık.
Çınar "bu odada Kaan'la ben kalayım"
Diğer kapıyı açıp baktı bir süre.
Çınar "bu odada Candar'la Anıl kalsın"
En sonki kapıyı açıp yüzündeki sırıtmayla bize baktı.
Çınar "bu odada da Asi ile siz kalın komutanım"
Gözlerim şokla kocaman açıldı.
Şaka mı yapıyor bu denyo lan.
Altay "tamam, hadi oda dağılımı da yapıldığına göre yemek yiyelim"
Altay rahatça arkasını dönüp gittiğinde sırtına dehşet içinde bakıyordum.
Candar "aman ha yeğen sevmek için erken Asi dikkat edin"
Gülerek dediği şeyle ne kadar utansam da ensesine geçirdim bir tane.
"Sus sen"
içeri geçip yerde serili olan sofraya oturup yemeği yemeye başladım.
Her gittiğimiz yerde dört oda oluyordu neden şimdi 3 ki Allah aşkına.
Sessiz geçen yemekten sonra bulaşıkları yıkayıp çantamla odaya geçtim.
Üzerimi değiştirdim ama neden burda bir tane yatak var.
Kapı çalınıp yavaşça açıldığında başımı kapıya çevirdim.
Elindeki çantasıyla gelen Altay'dı.
Altay " ne oldu niye ayakta bekliyorsun"
"Burda iki yatak olması gerekmiyor mu"
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Nazlı Yarim (Kuyumcu)
Ficção AdolescenteKaderin cilvesi herkes gibi ona da vuracaktı. kimsesiz yüreğinin içi belki de koca bir aileyle dolacaktı. bugüne kadar aileyi bir mezardan ibaret bilirken gerçekliği tadacaktı. acılar, imtihanlar, zorlu günler elbet olacaktı. ama her zorluktan sonra...
