Yorum ve yıldız atmayı unutmayın lütfen.
♡♡♡♡♡♡♡♡♡♡♡♡♡♡♡♡♡♡♡♡♡
(Altay'dan devam)
Geldiğimiz Ankara mit binasıyla derin nefes alıp helikopterden indik.
Bizi karşılayan görevliyi takip edip toplantı odasına girdik.Koltukta bize bakan başkanla esas duruşa geçtik.
"Sürgün timi emir ve görüşlerinize hazırdır başkanım"
Gür sesimle başını salladı.
Başkan "hoşgeldiniz oturun bakalım"
Masada yerlerimizi aldığımızda içeri birbirinin kopyası iki adam da girip başkanın arkasında beklemeye başladılar.
Başkan "emin misin görevi kabul etmekten yana Binbaşı, biliyorsun sen ve timin ölebilirsiniz"
Olduğum yerde dikleştim, gözümün önüne sevdiğimin yüzü belirdi.
"Eminim başkanım"
Başkanın arkasındaki adamlardan biri sert bir nefes aldı ama ben çoktan kararımı vermiştim.
"Başkanım eğer Asi öğrenirse bu binayı bizimle birlikte yakar"
Sevdiğimi tanımasını beklemiyordum evet.
Başkan sıkıntılı bir nefes alıp masaya baktı.Başkan "farkındayım ama orası bir kadın için daha kötü bir yer ve buna izin veremeyiz. Onlar Avcıyı istiyor ama hesaba katmadıkları şey ise avcının bir kadının olduğu"
Bundan bir hafta önce kaçırılan Albay ve askerler için Avcıyı istemişlerdi.
Albay ve askerler yaklaşık 5 yıldır onların elinde tutsaktı.Bunu öğrendiğimde görev Asi'ye gelecekti ama göz göre göre sevdiğimi ateşe atamadım.
Onun yerine yanmaya da ölmeye de hazırdım.
Ben belki kurtulurdum ama sevdiğimi onların eline verirsem geri dönüşü olmazdı direkt kafama sıksam da olurdu.Timdekilere bunu anlattığımda ise onlar da hiç düşünmeden kabul etmişlerdi.
"Başkanım bu görevi Asi'ye haber vermeden yapmamız hiç doğru değil"
Diğer adamın da olaya katılmasıyla biz sessiz kalmaya devam ettik.
Başkan "bir Albay ve onlarca ailesi bekleyen askerin tutsak olduğunu öğrendiğinde Asi'yi kim durduracak. Ben yanımda büyüyen kızı tanıyorum susun."
Fransız kaldığımız konu daha fazla uzamadan kapandı.
Başkan " seni takasta vereceğiz Altay, siz diğerleri ise uzaktan takip edip kampın yerini öğrenecek ve zamanı geldiğinde Altay'ı kurtaracaksınız başka çaremiz yok. 5 yıldır ne durumda olduğunu bilmediğimiz askerlerimiz ellerinde işkence görüyor."
Ailelerinden bi haber yaşamışlardı, kavuşmaları gerekti artık.
Sırf bu yüzden bile kendimi feda ederdim.Ama bu sefer kendimi feda etme sebebim sevdiğim kadının saçının teline zarar gelme korkusuydu.
Gözümün önünden gitmiyordu dolu dolu olan okyanus mavisi gözleri.
Ağlamamak için kendini sıktığı için kızaran gözleri.Bu yola Asi için çıkacaktım, şehit olursam da vatan sağolsun.
Candar " başkanım Albayı nasıl yakalamışlar ve hala infaz etmemişler"
Başkan "sivilken yakaladıkları için hiç birinin rütbesini bilmiyorlar. Bilselerdi bizden sadece Avcıyı istemezlerdi. Bu tehlikeli bir görev, kampın yerini bile bilmiyoruz sanki yer yarılmış da içine girmişler gibi, dikkat edeceksiniz size güveniyorum"
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Nazlı Yarim (Kuyumcu)
Ficção AdolescenteKaderin cilvesi herkes gibi ona da vuracaktı. kimsesiz yüreğinin içi belki de koca bir aileyle dolacaktı. bugüne kadar aileyi bir mezardan ibaret bilirken gerçekliği tadacaktı. acılar, imtihanlar, zorlu günler elbet olacaktı. ama her zorluktan sonra...