19 Haziran Cuma
hala aynı gece 02:06
artık canım acımıyor,
cümlesini yazdığım anda karnıma bir acı saplandı. sanırım çişim geldi.02:07
odamda kilitli bir şekilde crazy in love dinliyorum, fsog versiyonu. dışarı çıkmalıyım ancak ne evimizdeki sayısız aynada kendimi görmek ne de az önce tıkırdayan kapıdan anladığım kadarıyla odasından dışarı adım atan annemle karşılaşmak istemiyorum.02:08
beautiful pain çalıyor. çok sevdiğim, ancak beni benim onu sevdiğim kadar sevmeyen -yalan, köpek gibi de seviyordu- biriyle şarkımızdı. eminem hakkında bir şeyler bilmek istediği zaman olmuştu bizim şarkımız... boş bir konu. burada bunu yazmayı bırakıyorum, çünkü şahs-ı muhteremle şuan o durumumuzda değiliz. olursak yine; anlatırım, orası ayrı.02:11
hala aynı şarkı çalıyor.
şarkının tek yaptığı bana onu hatırlatmak. her kelimede, eminem'in her duraksayışında, onun bir gülüşünü, hareketini, durduk yere burnunun kenarını kaşıyışını, ben güldüm diye sırıtıp, nedenini sorduğumda "mükemmel gülüyorsun." diyişini hatırlamaktan başka bir şey yapamıyorum. ve de şarkıyı değiştirmiyorum, değiştiremiyorum... değiştiremem.02:13
beautiful pain: 03:58
şarkı bitmek üzere. gözlerim doldu, bu güzel.
yatağımda dönerken kulaklığı çekiştirdim, onu düzeltirken şarkı bitti. bu da güzel.02:14
başım ağrımaya devam ediyor. hala tuvalete gitmedim.02:18
gittim, geldim. kulaklığı çıkarttım, annem hala uyanık. her an bir şey olabilir.02:19
az önce aynada kendimi görünce, "'you say bitch how?', i say 'bitch aw!'" dedim. bu.... bu ne ki? tumblrda falan görmediğime eminim, bu yazıyı alır da bir yere yazarsanız haberim olsun yoksa sizi öldürürüm. güzel bio olurmuş aslında... fikrim gelmiş fikrim!02:20
fikrim geldi deyince aklıma bunu dilime takan sınıftaki tek arkadaşım geldi. fikrim geldi ya baksana bi, diyip durarak beni sürekli uyandıran, kolumdan tutup yemeğe götürerek hayatta kalmamı sağlayan arkadaş. ama en iyi arkadaşım değil.
böyle diyince kötü biri gibi gözüktüm, ama mesele öyle değil. o sadece en iyi arkadaşı olan iyi biri, o kadar.02:22
sınıftaki tek arkadaşım yazmak... sağ işaret parmağıma bir acı sapladı, şuan telefonumun arkasında duran beyefendi. parmağıma beyefendi diye hitap ettim, evet.
acı bir konu... çünkü daha önce hiç böylesine yalnız kalmamıştım. ama bu da sonrasının olsun, uykum geldi ve annem hala uyanık, her an bir şey olabilir.
iyi geceler.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Eskiz
Non-Fictionbir kız vardı. üzgündü. asansördeydi. adımını yavaşça dışarı atıp başını kaldırdığında dışarıda yağmurun hafif hafif serpiştirdiğini gördü ve içinden bir küfür savurdu, çünkü üzerindeki tişört çok inceydi. kız ölmeliydi.