34.BÖLÜM-BERLİN

110 8 3
                                    

34.BÖLÜM-

BERLİN

✯ ✯

Her zamanki gibi fazlasıyla yakışıklı bir duruşu vardı karşısındaki adamın. Fakat gözlerinde ki gizlemeyediği yorgunluk ve yüzüne uzun süredir uğramayan gülüşlerin eksikligini taşıyordu. Huzursuzdu bakışları, öfkeyle çenesi seğirirken vücudunun kasıldığı fazlasıyla belliydi.

Onu Red ettiği günden sonra bir daha görmemişti Asel. Ve uzun bir müddette görmeyeceğini düşünmüştü fakat ne kadar da yanılıyordu. Aradan geçen bir hafta sonra bu defa da kader yollarını Berlin'de kesiştirmişti. Bu karşılaşma bir tesadüften ibaretti zira başka türlü Arın'ın karısının gizli bir görev için buraya geldiğini bilme imkanı yoktu.

Üstelik Türkiye'den gizlice çıkmış ve Yunananistan' dan Berlin'e,Cıa tarafından onun için özel olarak hazırlanan sahte bir pasaportla geçmişti.

Böyle bir bilgiyi en derin devlet adamlarının bile bilme imkanı yokken kocası buraya planlı bir şekilde gelmiş olamazdı. Yani Asel'in düşünceleri tam olarak bu yöndeydi.

Bu onlara hayatın gülümsemesimi yoksa kıçıyla gülmesi mi oluyordu bilemedi Asel, zira kalbi hasret ve acı bir kıpırtıyla sarsılırken kocasının yüzünde gördüğü ürkütücü ifadeyle ensesinden aşağı soğuk terler dökmeye başlamıştı.

Bir hafta da bile ne kadar özlediğini şimdi farkedebiliyordu Arın'ı. Kendini işlerine odaklayınca onu düşünmeye fırsatı olmuyordu fakat böyle kanlı canlı karşısında durunca ne yapacağını bilmiyordu insan.

Gerçekler bir bir yüzüne çarparken kalbinde filizlenen özlem duygusu tüm bedenini sarıyordu.

Arın'ın karanlık gözlerinden geçip giden bir düzine duygu vardı ve gözlerinde varlığını koruyan tek duyguysa öfkeydi. Ateşli bir öfkeye ev sahipliği yaparken bedeni, karşısında başka bir adamla sarmaş dolaş gezinen karısına doğru adımladı.

Kocasının ürkütücü bakışlarıyla göz bebeklerine kadar titrediğini hissetti genç kadın. Bir anda solukları kesilmiş görünmez bir el sarılmış boğazına, onu boğulmaya başlamıştı Arın'ın bakışlarında.

Ona doğru yaklaşan kocası attığı her adımla yeri sallıyordu sanki. Ona yaklaştıkça bin bir deprem meydana geliyordu Asel'in içinde ve oradan oraya savruluyordu ruhu.

Aralarında yanlızca bir kaç adım mesafe kalmıştı ki Asel yalvaran gözlerle bakarken kocasına dur işareti yaptı masanın altından. Bunu bile tam yapamıyordu çünkü onu izleyen Cıa görevlilerinden biri bile görse sıkıntı olacaktı. Muhtemelen herşeyi yanlış anlayan kocası görevini sabote etmek üzeriydi.

Gelmemesi için adeta yalvarıyordu Asel içinden Allah'a. Zira eğer Arın gelir ve olay çıkarırsa bu onlar için çok kötü sonuçlar doğurabilirdi. O zaman ancak cansız bendenleri çıkarılırdı ikisininde bu yalıdan. Şimdi karısının gözlerindeki ifadeyi anlaması ve durması gerekiyordu genç adamın. Yada Asel'in onu durdurması gerekiyordu.

Davin zaten Asel'in hayatını yakından takip ettiği için Arın ile evli olduğunu biliyordu. Bilmemeleri veya şüphe etmemeleri gereken şey bu değildi zaten. Eğer Arın'ın Cıa dan haberdar olduğunu hissederlerse ne Arın'ı yaşatırlardı ne de Asel'i.

ZEVAHİRHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin