22.BÖLÜM-SAHTE MUTLULUKLARA

109 13 37
                                    

22.BÖLÜM-
Sahte Mutluluklara...

"Susuyorum diye mi kimse duymuyor içimde kopan kıyameti."

Asel sabah erkenden Pars'ın ısrarlarıyla şirkete gelmiş hummalı bir şekilde çalışmaya başlamıştı. Bir türlü düzeltemediği sistem uyarı verirken artık çıldırmak üzeriydi genç adam neyseki bu işlerin kraliçesi yanlarındaydı.

Dün gece güvenlik sistemine bir giriş yapılmıştı ve bu yüzden tüm sistem çökmüştü. Pars işlerin altından tek başına kalkamayınca genç kadını şirkete çağırmıştı.

Asel gözlerşni ekrandan ayırmazdken "Pars" dedi son derece ciddi bir ses tonuyla. " Dün geceki sızıntı dışarıdan değilmiş" Pars dikkatle Asel'in ekranına bakarken sözlerinden hiç bir şey anlamamıştı.

"Nasıl yani?" dedi pars kaşlarını çatarken. " Dışarıdan bir sızıntı olmadıysa içimizden biri mi yaptı bunu? Peki ya kim? Kim bu kadar güzel bozabilir ki tüm sistemi?"

Pars'ın sorularıyla tavana bakan Asel birden dayanamayıp kahkahalarla gülmeye başlamıştı. İşin aslı dün kocasına çok sibirlendiği için birazcık başına çorap örmek isteniş olabilirdi canım. Tabi her kadın gibi.

Karşısında kahkahalarla gülen kadının suratına aval aval bakan Pars'a nihayet jeton sekiz köşeli düşmüş olmalı ki "İnanmıyorum sana!" dedi şaşkınlıkla.

"Sırf şu dingile kızdığın için mi çırpınıyorum ben saatlerdir?"

"Ne yapayım kurunun yanında yaşta yanıyor işte, sende bundan sonra arkadaş seçerken dingil olmayanından tercih edersin artık" dedi kahkahaları arasında. Arın'la atışmalarından en çok zarar gören Pars olmuştu yine.

Evleneli bu tam bir ay olmuştı. Zaten bu sür çol sıkıntılı geçerken Murad beyin birden bire önüne dünyaları sermesi fazlasıyla sinir bozucuydu. Dün önüne bir dosya konulmuş ve Asel'de mirasçı ilan edilmişti. Tek yapması gereken o dosyayı imzalamaktı ama genç kadın bunu istemiyordu. Bu yüzden de Arın'la tartışmışlardı.

Arın anlamakta zorluk çekiyordu. Babası karısı için bu ladar güzel düşünüp ona iyilik yapmak isterken Asel neden diretip ısrarla kendini geri çekiyordu ki? Kim istemezdi ki böyle büyük bir serveti?

Bu kadını anlamak herşeyden daha zordu. İçindeki öfleyle yerinde duramayıp odada volta atmaya başladı. Bu kadın yüzünden hayatındaki tüm dengeler değişmiş aklı allak bullak olmuştu.

Odadaki camdan Asel'e baktı. Pars'la gülüşürken kendiliğinden yumruk oldu eli. Onun yüzüne bile bakmıyordu çoğu zaman ama arkadaşlarıyla gülüp eğlenebiliyordu ve bu genç adamı delirtiyordu.

Tüm güm çalışıp yorulan kadın tam dinlenmek için gözlerini kapatmıştı ki odaya paldır küldür giren Nevra hanım yüzünden üç kıruşluk keyfide birden uçup gitti.

Nevra hanım öfkeden barut gibi olmış bir şekilde geçip karşısına oturduğunda varlığının geyirdiği huzursuzluk yetmezmiş gibi birde bu tavırlarıyla Asel'i daha da çok germişti.

"Ne oluyor Nevra hanım?" dedi genç kadın karşısımdaki kadına nizam vermek isteyen bir sesle.

"Sananhiç mi bir şey öğretmediler? Hiç mi terbiye almadın sen Ahlak yoksunu kadın!" Nevrajın zehirli sözleri odanın duvarlarında yankı bulurken Asel bu ladından Mefret etmekte ne kadar haklı olduğunu bir kez daha anlamıştı.

ZEVAHİRHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin