Bu bölüm Yirmaa_GidiorumWeee ye ithaf edilmiştir.
Keyifli okumalar.
Ne sana var bir açlığım ne de aşkına, Çünkü sen hep doyurdun beni acıyla.
5.BÖLÜM-ÇOCUKLUK-Bir zamanlar hepimiz çocuktuk..
✯...
"Ay şuranın çamurundan nefret ediyorum. Arın hafta sonunu burada ziyan etmek zorunda mıydık ya! Şu hale bak şimdi her yerimiz çamur olacak." Gözde'nin yapmacık tavırları karşısında iç geçiriyordu genç adam. Bu kız onu sınıyordu adeta. Yol boyunca 5 dakika susmaz mı insan? Hayır susmamıştı çenesi filanda mı ağrımıyordu? neydi bu böyle?
Kafasının içinden metro istasyonu geçiyormuş gibi hissediyordu Arın. Sahiden ya bir hafta sonu vardı onuda Gözde ile ziyan mı edecekti? Hayır nereye giteceğini haber de vermiyordu ama kokusunu mu alıp buluyordu oda anlayamamıştı. Tek bildiği Gözdenin sülükten farksız oluşuydu. Ikisi de insanların kanını emiyordu sonucta.
"Senin bir zorunluluğun yok Gözde istersen çağır şoförlerinden birini alıp götürsün seni. Hem niye her defasında peşime takılıyorsan."dedi bıkkınca genç adam. Her an patlamaya hazır bir volkan gibiydi ve Sabrının son demlerini yaşıyordu şuan.
" Off ne dedim ben şimdi? Sadece yurt dışına çıkmasak bile Bodruma, Marmarise filan gidebilirdik yani."
"Allah'ım sen bana sabır ver. İşim gücüm yok birde bebek bakıcılığı yapıyorum boş zamanlarımda! " elini hırsla direksiyona geçirdi ve kornaya basmış oldu. Bir anda at sesini duymasıyla anı bir fren yapmak zorunda kalmıştı genç adam.
Arabadan indiğinde tüm asaletiyle Karşısında şaha kalkmış bir Karaca görmeyi beklemiyordu. Kaşları şaşkınlıkla havalanırken atın üzerinde korkusuzca dimdik duran bedenin sahibine kaydı bakışları.
Güneşin kızıl ışınları rüzgarla savrulan siyah uzun saçları arasında adeta ahengle dans ediyordu. Genç kadın diğer tarafa baktığı için yüzünü tam net göremezken attan indi.
Onun varlığının bile farkında olmazken ellerini Karaca' nın üzerinde gezdirip bir " Tamam kızım yok bir şey" diyerek onu sakinleştirmeye çalıştı fısıltılı sesiyle.
Elleri Karaca'nın yüzünden boynuna dogru kayarken gözlerini kapatmış alnını Karaca'nınkine dayamış sanki tüm enerjisini toplamış onu sakinleştirmek için kullanıyor gibiydi.
Genç kız henüz Arının varlığını bile farketmezken onlara doğru bir adım daha attı ve düz tutmaya çalıştığı sesiyle konuştu adam.
"Seni üstünden atabilirdi. Bir yerini kırmadığın için şanslı saymalısın bence kendini." Diye seslendi büyük bir öz güvenle karşısındaki bedenin sahibine.
Karaca Arın'ın atıydı üzerine ondan başka kimse binmeye cesaret edemezdi. Ciddi bir şekilde yaralanmadığı için şanslıydı genç kız, yani en azından o an için Arın böyle düşünüyordu.
Karşısında büyük bir ihtişamlı duran siyah ata baktı genç adam. En az gece kadar karanlıktı tüm bedeni alnındaysa ufacık bir beyazlık vardı. Bu at her haliyle muhteşemdi. Onun atına ondan başka kimse binemezdi. Duyduğu sesle Genç adamı buldu Asel'in bakışları.
Gözleri genç kızın mavi harelerine değince adeta şimşek çaktı Arın'ın beyninde. Bu kızın burada ne işi vardı?
Hayır yani o gün, o yaptığı hareketden sonra onun boğazına yapışmamak için kendini zor tutmuştu ama onu sınıyorlardı resmen. Her attığı adımla bu kızla karşılaşır olmuştu ve bu hiç mi hiç hoşuna gitmiyordu.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
ZEVAHİR
Akcja"İlişkileri bitirmek kolaydır Asel hanım. Zor olan o ilişkiyi ayakta tutmaktır, siz biraz kolay yolu tercih ediyorsanız gibi geldi bana" diyen kadın ile kaşları en derinden çatıldı Asel'in Hayatı hakkında en ufak bir fikri olamadığı halde nasılda ko...