41- Güzel Dakikalar

7.9K 806 284
                                    


Kolumu Valeriye sarılmak için sağ tarafıma attığımda büyük bir boşluk hissettim. Valeriynin yanımda olmadığını fark ettiğimde gözlerimi aralayıp hafifçe esnedim ardından uzandığım yerden hafifçe doğrulup odaya göz gezdirdim. Uykum tamamen kaçtığında kasıklarıma giren keskin ağrıya rağmen ayağa kalkıp yerde duran boxerımı altıma geçirdim ardından kenarda duran uzun siyah tişörtü giyip odadan çıktım. Merdivenlere yönelip aşağıya indiğimde korumaların arasından geçip mutfağa ilerledim. İçeri girer girmez gördüğüm bedenle ise rahat bir nefes alıp gülümsedim. Yavaş adımlarla yanına yaklaşıp kollarımı beline doladım ardından kafamı geniş sırtına yaslayıp kokusunu derince içime çektim.

"Günaydın sevgilim." Valeriy geldiğime şaşırmadan işine devam etti. Hiç ses çıkarmama rağmen geldiğimi anlamıştı.

"Günaydın güzelim." Gülümseyip sırtına küçük bir öpücük bıraktım arından kafamı öne doğru uzattım.

"Ne yapıyorsun?" Valeriy büyük bir özenle yaptığı omletin altını kapatıp bana döndü.

"Omlet yaptım sever misin?" Kafamı usulca salladım.  "O zaman sen yukarı çıkıp güzel bir duş al bende o sırada kahvaltıyı hazırlayayım." 

"Olur hayatım." Valeriy dudaklarıma küçük bir öpücük bırakıp yanağımı hafifçe okşadı.

"Ağrın var mı çok?" Kafamı sağa sola salladım.

"Yok, iyiyim merak etme." Gülümseyip tekrardan dudaklarıma küçük bir öpücük bıraktı.

"Tamam git hadi sen." Kafamı sallayıp Valeriye son kez baktıktan sonra mutfaktan çıkıp merdivenlere yöneldim ardından odamıza girip kendimi direkt banyoya attım. Duşa kabine ilerleyip sıcak suyu ayarladıktan sonra güzel bir duş alıp iyice temizlendim. Valeriynin duş jelinin kokusu burnuma buram buram gelirken duşa kabinden çıkıp boxerımı giydim ardından kenarda duran havluyu belime doladım.

Geri odaya girdiğimde yerde duran pantolonumu üstüme geçirip yırtılmış olan gömleğe içim gide gide baktım ardından dolaba ilerleyip Valeriynin tişörtlerinden bir tane çıkardım. Üstümde çuval gibi durduğu için bir kısmını katlayıp pantolonun içine koydum ardından ayakkabılarımı da giyip karnım acıktığı için hızlı adımlarla odadan çıktım. Aşağıya inip mutfağa girdiğimde mükemmel görünen sofraya iştahla baktım. Valeriy kenarda telefonuyla konuşurken dayanamayıp masaya oturdum ardından ağzıma bir dilim domates attım. Valeriy çok geçmeden telefonunu kapatıp masaya geldiğinde ise uzanıp yanağına küçük bir öpücük bıraktım.

"Ellerine sağlık aşkım." Valeriy gülümseyip yanağımı usulca okşadı.

"Afiyet olsun bebeğim." Gülümseyip kahvaltılıklara gömüldüğümde cebimde titreşen telefonla çatalımı kenara bıraktım. Telefonu cebimden çıkarttığımda Esinin aradığını görüp ağzımda ki lokmayı hızlıca yuttum ardından telefonu açtım.

"Alo Toprak?" Sesi endişeli çıkmıştı.

"Efendim Esin?" Valeriy merakla beni izlerken alt dudağımı dişledim.

"Neredesin sen?" Haber vermeden partiden çıktığımız için meraklanmış olmalıydı.

"Valeriyle birlikteyim ne oldu?" Esin derin bir nefes aldı.

"Kanka ben Uğurun evindeyim şu an." İçtiğim meyve suyu boğazımda kalırken hafifçe öksürdüm.

"Ne!?" Valeriy kafasıyla 'ne oldu?' diye sorduğunda elimle bir dakika işareti yaptım.

"Dün partiden sonra fazla içmişim galiba sabah uyandığımda Uğurun evinde hatta Uğurun yatağındaydım." Dudaklarıma birbirine bastırdım. "Aramızda bir şey olmadı odada bile değil adam ama şu an dışarı çıkmaya utanıyorum." Hissettiğim şaşkınlıkla birlikte sesli bir şekilde güldüm.

RUH ADAM (BXB)Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin