The Rich And Honorable ChangAn [MTL] [BL]

43

Aniden, Xiao Qingyan'ın sonbahar avında yaralandığını hatırladım. Odaya girdi ve kimseyi görmedi, ama kız prensin odada olduğunu söyledi. Odaya tekrar girdiğinde, Xiao Qingyan gerçekten tekrar odada kaldı.

Xu Chang'an kıza söylediği gibi gerçekten göz kamaştırdığını düşünmedi. O zamanlar Xiao Qingyan'ı gerçekten görmediğinden çok emindi ve bugün... Bu odada herhangi bir mekanizma var mı?

"Xiao Qingyan...Prens mi?" Kalbimde sadece bu odada herhangi bir sır olup olmadığını düşündüm. Biraz ağır hissettiğimde, Xu Chang'an Xiao Qingyan'ın ona baskı yaptığını fark etti...

"Xiao Qingyan mı? Bana genellikle özel olarak böyle mi diyorsun?

"...Majesteleri, neden buradasınız?" Xu Chang'an, düşündüğü şeyin doğru olup olmadığını ve Xiao Qingyan'ın ona söyleyip söylemeyeceğini bilmek isteyen Xiao Qingyan'a sormak için inisiyatif aldı.

"Bugün, senin dahil olduğun şekildeyim." Xu Chang'an kaçınma sorununu biliyordu, Xiao Qingyan da öyle.

Xiao Qingyan bugünkü olayı dikkatlice düşündü. Bu hiç de kaza olamaz. Saray ağır bir şekilde korunuyor. Adam nasıl gizlice içeri girdi? Ve prensesin bahçesini nasıl buldun? Ayrıca Nanxi günlerce evde ve prensese gelmeyi hiç düşünmemiştim. Bugün buraya geldiğimde neden bir şey oldu?

Xiao Qingyan suikastçı hakkında şaşkındı, ama yine de çözemedi. Nanxi Dongxue'yi sorana kadar neden bugünün suikastçısı olduğunu anlamadı.

Korkarım ki o günkü davranışlarından dolayı Nanxi kendinden biraz şüpheleniyor.Bu aralar sadece onunla hareket ettiğinden şüpheleniyor.

"Prens, öksürük, öksürük..." Xu Chang'an nefes almaya zorlandı, ama onu uzaklaştırmaya cesaret edemedi. Ağzını açıp insanların aşağı inmesine izin vermek üzereydi ve öksürdü.

Xu Chang'an'ın öksürüğünü duyan Xiao Qingyan, Xu Chang'an'ın ağırlığı hafif olabilsin diye eğildi, ancak dönmeye hazır değildi. Dongxue bu gece hiç uyuyamadı. Xu Chang'an'ın öksürüğünü duyduğunda hemen ayağa kalktı ve kapının dışında durdu ve genç efendisine su içmek isteyip istemediğini sordu.

Dong Xue'nin ani sesi karşısında şok olan Xiao Qingyan, bilinçaltında Xu Chang'an'ın ağzını kapattı ve hızla bırakarak insanların dikkatli bir şekilde tepki vermesini sağladı.

"Burada olduğumu öğrenmelerine izin verme."

"Dongxue, uyuma konusunda endişelenme. İhtiyacın olursa seni ararım."

"Genç usta, çok fazla düşünme. Erken dinlen."

Dong Xue'nin rahatlatıcı sözleri Xu Chang'an'ı biraz utandırdı ve kayıp yaptı. Xiao Qingyan bunu duyduğunda ne düşünürdü bilmiyorum?

"Bu konuda çok fazla düşünme. Bugün hiçbir şey beklemiyordum, ama sorun değil. Neyse ki iyisin." Suikastçının eve girdiğini duyduğunda, Xiao Qingyan'ın kalbinde kötü bir his vardı. Xu Chang'an'ın orada iyi durduğunu görünce sonunda rahatladı, ama kalbi henüz midesine düşmemişti ve sonra suikastçı tarafından kendi gözleriyle götürülmesini izledi! Ayrılmak için hala Nanxi'yi takip etmek zorunda kaldı. Kalbindeki depresyon hissi, Nanxi'yi doğrudan yanına tokatlamak istemesine neden oldu! Bu yüzden her zaman Nanxi ile kalmaya cesaret edemedi. Endişeli duygularının açığa çıkmasının Nanxi tarafından keşfedileceğinden korkuyordu ve sonra bir zarara uğrayacaktı.

"Prens..." Neler oluyor? Xiao Qingyan'ın ani yaklaşımı Xu Chang'an'ın tüm vücudunu sertleştirdi. Uzun zamandır aynı yatakta uyuyor olmalarına rağmen hiç bu kadar yakın olmamışlardı.