Kaybolan Çicekler

BÖLÜM 48

Onur'dan...

Leyla ile öyle yakalanmak...

Bilmiyorum. Ne ara oraya gittim, ne ara Leyla'ya sarılıp uyudum bilmiyorum. Ama bunu biliyorum, düşünülen gibi bir şey olmadı.

Hadi ben hatırlamıyorum peki Leyla? O da hatırlamıyor. Ama nasıl? Bu işin içinde bir bit yemi var ama ne?
Gece gece ne uyku kaldı ne bir şey.
Dedemin kararı ile Leyla ile evlenmeye karar verdim. İçimden doğru karar verdiğimi düşünüyorum. O kadar ağalara yakalandım, adıma laf gelmemeli. Ben Ağa oldum, bu aşiret benden sorulur. Gençlere örnek olucam. Bu yüzden yaptığım bu yanlışı düzeltmem lazım. Biliyorum yanlış bir şey yok ama millet bunu nerden bilsin?
Hele Birgül abla, onun orda ne işi vardı? Kesin şimdiye olayı Ağrı ya , Iğdır'a kadar yaymıştır. Ordaki kuzenlerim, amcalarım, dayılarım... Hepsi duymuştur.
Leyla'nın dedesine de dedem durumu anlatıcakmış, onlarda bir aşiret ama pek tanımam. Leyla'nın dedesini tanırım ama. Çok iyi biridir. Babamlar gençken iflas edecekleri zaman yardımlarına koşmuş, bende onunla iş yapıyorum. Beni sever sayar. Ama şimdi bu durumda ağzıma etmezse iyidir.

Offfff! İyi bok yedim yeminle. Gelde düzelt.

Peki Leyla, o ne düşünüyor acaba? Annem onu en son zorla uyutmuştu. Doğru düşünmesi için dinlenmesi gerek dedi. Hadi ben neyse de onun için bir ilk olacaktı, evliliği, düğünü, gelinliği... Her şeyi sevdiği adamla yapması lazımdı. Ama o beni sevmiyor ki.
Bade ile konuşurken duydum.
Biz sadece arkadaşız diyordu. Aramızda öyle bir şey olmaz diyordu.
Çok kızmıştı Bade ye.
Haklı, ben ona yardım edip iyi arkadaş oldum diye beni seviyordu, arkadaşça...

Hem eğer bunu istemezse bir kaç ay evli kalır sonra boşanırdık. Zorla kendime eş yapcak değilim ya.
Onunda bir hayatı var. Bu konuyu yarın onunla konuşsam iyi olur...

Yalçın dede...

Agâh'ı arayıp her şeyi anlattım. Çok kızmıştı ama sonra sakinleştirdim. Yarın ilk uçakla buraya geleceğini söyledi. Çık kızdı çok... Ama o doğru olanın evlilik olacağına karar verdi. Leyla'nın babasına haber vermek istediğinde müsade etmedim. Leyla onları görmek istemiyordu. Agâhta olayı bildiği için tamam dedi.

Yarın değil öbür gün ağalar toplanacak. Belki Agâh'ın aşireti berdel ister. İsterlerseler kabul ederim. Agâh ve ailesine guvenim sonsuzdur.
Sadece inşallah Agâh'ın torunu Kaan'a isterler diyorum. O efendidir. Tamam biliyorum Leyla'ya yapilanları. Orda haksızlardı, ama hayat bu. Yaşandıkça ders çıkarılır.

Kaan'a Bade'yi veririm. Onlar da tam birbirlerine göreler. Evet,Bade biraz gıcık kız ama asıl karakteri o değil ki. Ben torunumu tanırım, o kıskanınca bu hale gelir.
Kıskançlığı olmasa çok temiz yüreklidir.
Bakalım... Durum nasıl işleyecek.

Leyladan...

Sabahki olaydan beri odadan çıkmadım. En son Suzan abla beni yatırdı, uyandığımda saat akşam ondu.
Zaten ondan sonra da uyku tutmadı. Ağladım, düşündüm, duş aldım. Kendime geldim.
Kararımın ne olduğunu bende bilmiyorum. Yalçın dedenin ne dediğine bakıcam, ona göre hareket ederim.
Ama biliyorum, insan kendini bilmez mi hiç? Aramızda öyle bir şey olmadı.
Olamazda!
O beni istemiyor ki, her ne kadar benimki ufak bir hoşlantı olsada aramızda öyle bir şey olmayacağını o altını bastıra bastıra Bade'ye söyledi.
Sadece ben kendi kendime gelin güvey oldum. Ama anlamadığım nasıl benim odama geldi?  Offff kafayı yicem, ya evlilik kararı verilirse.

Bu durumu Onurla konuşmak gerek.
Biraz nefes almak için terasa çıktım. Gökyüzüne baktım, bir sürü parlayan yıldız vardı.
İstanbul'da böyle değil, resmen hiç yıldız gözükmüyor ama burası... Çok güzel.