☀️ Merdüm-i Zenfira ☀️
"Hâlbuki onlara, ancak dini Allah'a has kılarak, hakka yönelen kimseler olarak O'na kulluk etmeleri, namazı kılmaları ve zekâtı vermeleri emredilmişti. İşte bu dosdoğru dindir." (Beyyine Sûresi 5)
23.Bölüm
Nerelere bayılsam acaba?
Evin içinde turluyorduk. Annem bir yandan ben bir yandan Dilruba bir yandan sağa, sola, öne arkaya olmak suretiyle yürüyüp duruyorduk.
Annem kızmıştım ama babama söz işini söylemesi iyi olmuştu. Şu an babam tam olarak bizi biliyordu ama bana çaktırmamıştı. Peki neden?
Tırnağımı kemire dururken kapı çalmıştı. Hah geldiler. Işık hızında kapıya doğru gidip kapıyı açtığımda babam bana baktı. Ben ise babam ve Alparslan arasında gidip geliyordum. Babam normaldi ama biraz tripli gibiydi. Ona dikkatle bakıp gülümsedim ve kapıyı tamamen açıp "Hoş geldiniz"dedim. Neyden haberdarlar öğrenmek için bekliyordum ama durmayıp Alparslan'a başımla çıkmasını söyledim. Acilen konuşmamız gerek.
"Yaaahh Alparslan bey...size acil söylemem gereken bir şey var iki dakika gelir misiniz?"dedim. Maksadım babamı eve sokmak dışarda konuşmaktı. Kapı kolunu tuttuğum anda babam "Kimse çıkmıyor! Azelya ve Alparslan hele gelin!"dedi. Ben bittim! Ben kesin bittim.
Yalanlar, dolanlar, olanlar derken sonum gelmişti. Arkam babama dönüktü ama Alparslan karşımdaydı. Yüzünde mimik oynamıyordu. Sanırım her şey buraya kadardı. Demek böyle ayrılacaktık. Demek onca tevafuğun sonu buydu. Oysa....oysa nasılsa alıştım...sana...varlığına...evet arada beni korkutuyorsun ama beni her zaman koruduğunu biliyordum.
Kapıda beklediğini, sabahları köy merkezine inmemem için ekmekleri önceden aldığını, arada mutfağa kahvaltılıklarla çikolataları doldurduğunu...hepsini görüyordum ama hiç teşekkür etmedim. Çünkü aldığını bilirsem bir daha yapmazsın.
Kara gözlere bakarken gözlerimi indirip yavaşça arkamı döndüm. Babam elleri arkasında dim dik durmuş bana bakıyordu. Kaşları çatılmış halde önce bana sonra Alparslan'a baktı.
Elimle kapıyı itip kapattım. Ufak adımlarla salona doğru yürüdüğümde babam başını aşağı yukarı sallıyordu. Bittin sen dercesine bakarken gözlerini biran olsun ayırmadan "Azelya sana çok kızgınım!"dedi. Bana kim kızgın değil ki? Herkes bana kızgın. Dağdakiler gibi kızgın.
Ellerimi önümde birleştirip başımı eğmiştim. Daha ne diyeyim. Melike'nin bir yalanı bir sürü şey doğurmuştu. Bu kez dürüst olacağım. En azından aileme bunu yapamam.
Dudağım sarkmış halde yerdeki halıya bakıyordum. Yanıma doğru gelen Alparslan sesini çıkarmazken babama boğazını temizleyip "Dün sana sordum kimdir bu adam diye ama bana sadece öğrencini kaçırırken tanıdığın adam gibi gösterdin..."dedi.
İç çekip başımı kaldırdım ve "Ama bab-"dediğimde elini kaldırıp "Daha bitmedi Azelya"dediğin de adımı bastıra bastıra söylemişti.
O an Firavun'un gözüne bakan köle gibi kalakalmıştım. Bana kızgındı ama sakindi. Yani hala Alparslan'ı evden kovmamıştı. Kedi gibi süzülerek bakarken babam bana bir adım atıp "Annen gelip görüşüyorlar dedi, en azından sen gelir söylersin dedim ama Alparslan söyledi. Kızım ben yabani miyim?"dediği anda gözlerim açıldı ve Alparslan'a baktım.
O an yanağında beliren çukur ile gülmemek için yanağının içini kemiriyordu. Ne demek Alparslan söyledi? Ne söyledi? Alparslan ne söylemiş olabilir ki?
ŞİMDİ OKUDUĞUN
☀️Merdüm-i Zenfira
SpiritualGarip bir dünya döngüsündeyim. Ey hayal bana neler sunduğunu bilmem ama sunduğun her neyse enfes bir lezzeti var