🚨30. Merdüm-i Zenfira, dans

486 42 9
                                    

🚨Merdüm-i Zenfira

🚨Merdüm-i Zenfira

Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.

30.Bölüm

Dans

Yine o evde misafirdim. Bu kez başka biri tarafından misafirdim. Ellerim önümde dizilmiş sandalyeler eşliğinde toplanan veliler, Fırat komutan, Gökmen, Melike ve diğer hocalar arkalı sıra sıra oturmuş gösteriyi izliyorlardı. Fırat sağımda, Sema solumda, çifte kumrular arkamızda izliyorlardı.

Kırmızı beyaz Atatürk fotoğraflı tişörtler, beyaz pantolon ve minik kuzular şiirler okuyor, kızlı erkekli partner şovları yapıyorlardı. Gülümseyip hepsine içten sıcacık bakıyordum. Siz bizlere verilmiş en güzel hediyesiniz.

Yüzüm kocaman gülümserken birden arkada duran Yusuf'u gördüm. Sıra onun değil mi? Partneri nerede? Allah Allah ben saydım tamdı.

Çantamı Sema'ya uzatıp ayaklandım ve kenardan yürüyerek Yusuf'a ilerledim. Elleri arkasında durmuş arkadaşlarına bakarken hızla yanına gidip "Yusuf tatlım sıra sana geliyor"dedim. Ama gözleri sulanmıştı. Oyy kuzum benim utandı mı?

Korku dolu gözlerle ona bakarken önünde diz çöktüm. Ellerimi uzatıp ellerini tuttuğumda boncuk gözlerini bana kaldırdığı an yanağında süzülen yaşı gördüm. Nihh ben o göz yaşına kurban olurum senin!

"Yusuf ne oldu?" Dediğim de eşarbımın ucuyla yanağını sildim. Fakat o başını eğdi. Çenesi titrer halde sesi kısılarak "Rojin hasta gelemedi, ben tek kaldım"dediği anda bittim. Ne demek tek kaldım ya göz yaşına değer mi?

Gülümseyip yanaklarını avucuma aldım ve "Yusuf buna ağlanır mı? Hem Rojin yoksa Azelya öğretmenin var...hadi birlikte çıkalım"dediğim de o suratı yeri süpüren çocuk aniden başını kaldırdı. O kırgın boncuklar ışıl ışıl parlar halde "Gerçek mi?"dedi. Olmasa bile gerçekleştireceğim. O gözündeki ışığı kimse söndüremez.

Başımı salladığımda ellerini havaya kaldırıp "İyi ki varsınız öğretmenim! Çok istemiştim dans etmeyi ama Rojin gelmedi"diye yine şikayet etti. Fakat ona kocaman gülümseyip "Halledeceğiz"dedim ve arkamı döndüm. O sırada Melike başını sallayıp dikkatle bakarken sürpriz için bir şey demedim.

O sırada biten şarkıyla Yusuf bana döndü. Tam bir centilmen gibi bir elini arkaya atıp diğer elini bana uzattı ve o an çalan şarkıyla gülümseyip elimi uzattım ve bahçeye doğru yürümeye başladık. Herkes şaşkın ve büyük bir alkışla ayaklanırken aylardır gülmeyen çenem gülmekten ağrımıştı.

Yusuf önümde durup bana selam verdi ve elini kaldırdı. Ona ayak uydurup ben de elimi kaldırdığımda elimi tutup etrafımda döndü, tıpkı zeybek edasıyla yere çöküp kalktı. Ayaklarını savurup kollarını kaldırdığında küçük adam gibi herkesi kendine hayran bırakıyordu.

Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.
☀️Merdüm-i Zenfira Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin