☀️Merdüm-i Zenfira

🚨12. Merdüm-i Zenfira,Çatışma

☀️Merdüm-i Zenfira ☀️
12.Bölüm

Bakara Suresi, 43. ayet:

Namazı dosdoğru kılın, zekatı verin ve rüku edenlerle birlikte siz de rüku edin.

Kapının kapanmasıyla masaya yavaşça oturdum ve davetiyeye baktım. Ben ne yapacağım?

Tavşan gibi kırt kırt ses çıkartan Sema'ya başımı çevirdiğim de gözleri açılmış, gülen ifadesi ila salatalığı kemiriyordu. Neden böyle tatlı kedi yavrusu gibi bakıyor? Başımı iki yana sallayıp "Ne?"dedim.

Sema yutkunup saçını arkaya attı ve "Ne hoş biri değil mi?"dedi. Hoş mu? Kız sizin bu hoşlarınız bitmiyor! Melike gelir hoş, Sema gelir hoş! Evet hoş anladık hoş! Ahh deli misiniz siz ya? Benim derdim ne sizin derdiniz ne? Anladık hoş birisi ve bir de hoş!!!

Derince nefes alıp "Ya sabır! Sema dur ki kahvaltımı yapayım ha ne dersin?"deyip böreğe uzandığımda sırıtan kız da çayını alıp "Dur bir ya söyleceğim şey öyle değil...Azelya dünden beri dikkatimi çekiyor. Bu komutanın sana ayrı bir ilgi alakası var"dediğinde elim böreğin üstünde kalakaldı. Ne demek....nasıl yani? Bana mı?

Şaşkınca ona döndüğüm de Sema kollarını masaya dayadı. O an neden bilmiyorum ama vücudum garip bir tepki verdi. Evet göğsümün altında midem ya da pankreasımda tuhaf bir tepkime oldu. Eğilip karnıma baktığımda anlık gelip giden bir şey gibi yokoldu. Allah Allah bu da nesi?

Boğazımı temizleyip ellerimi çektiğim de aklıma Zana geldi. Sonuç itibari ile Zana ikimizin ortak noktası olmuştu ve ondan sebep olabilir. Başımı sallayıp "Durumları biliyorsun, düğününde birlikte kız kaçırdık ve şu an burada zor durumdayım. Hem...Sema çok kötü bi durum var"dedim. Kızcağız iki gündür hayatımda ve aksiyondan aksiyona koşuyor.

Merakla dikleşip "Ne oldu?"dedi. Ne olmadı ki! İç çekip börekten bir ısırık aldım ve "Kaçırdığım kızın ailesi ve Alparslan'ın ailesine de aynı davetiye gitti. Onlar da bu düğüne gelecekmiş ve bil bakalım kim ifşalanmış!"dedim. Sindiremiyorum ama böreği değil.

Elimi kendime yelpaze yaparken Sema'nın elleri ağzına gitmiş halde "İnanmıyorum!"dedi. Hah bak işte beklediğim tepki tam olarak buydu. Alparslan fazla sakin kalıyor.

Yerimde ağlamaklı halde doğrulup "Ya Sema ben bittim. Şimdi Alparslan da bana burada kal sıkıntı yok güvende olursun diyor"dedim. Ama beni üç ağadan koruması gerekecek. Diğer adamları saymıyorum bile!

Ahh vallahi ruhum daralmaya başladı. Başımı çevirip baktığımda Sema sırıtıyordu. Bu niye sırıtıyor ya? Yok anacım fazla durmak yaramıyor okula gidip Melike 'ye yardım edelim.

"Hadi kalk gidip Melike'ye yardım edelim"dedim ve ayaklandım.

.
.
.
.

Boyacılara yardım edip 12'de sınıfa girmiştik. Çocuklarla ders işleyip ödev hafta sonu ödevini verdikten sonra çantamı alıp çıktım. Sema'nın ailesi çağırmıştı. Melike de Gökmen ile buluşacaktı. Gökmen sonra bana bırakacaktı. Fakat sıkıntı şu o süre zarfında Alparslan ile evde olacaktık. Okulda kalırsam dönüş yolu karanlık olur. Eve gidersem hayatım kararır. Of of!

Kaderime razı gelip yola koyuldum. Ehil ehil yürüyerek giderken bir kaç kadın gördüm. Elimi kaldırıp salladığımda aralarında fısıltı halinde konuşuyorlardı. Allah Allah ne oldu? Elim havada kala kala onlara bakarken yanımdan geçip gittiler.

Yola devam ederken hava hafiften kararmaya başlamıştı. Evin bahçesine geldiğimde dış kapıyı açıp içeriye girdim. O sırada arka kapıda odun kırma sesi geliyordu. Alparslan erken mi geldi? Merakla yürüyüp arkaya doğru giderken....Allahu Ekber! Allahu Ekber! Bu ne rabbim?