12. Ölü bedenler

2.1K 127 2
                                    

"Sana ' benim karımsan hata yapmayacaksın' demiştim

Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.

"Sana ' benim karımsan hata yapmayacaksın' demiştim." duraksadı, sanki hiç istemediği bir konuşma içerisindeydi. "Şimdi ne demek istediğimi anlayacaksın karıcığım. Aşağıda cezan seni bekliyor."

Gözleri acımasızca bakıyordu. Konağın kapısı açıldığı anda söylediği cümleyle cezamın bir daha asla konaktan çıkmamak olduğunu sanmıştım. Ama şimdi görüyordum ki bambaşka şeylerde olacaktı.

Kolumdan yakaladı, beni banyodan çıkardıktan sonra odanın kapısına kadar da kolumu bırakmadı. Git gide yavaşlayan adımları kapının dibine geldiğimizde durdu. Bir süre sadece kapıya baktı. Artık rahatsız olduğumda, kolumu ondan çekmeye çalıştım. Sanki onu duraksamasından çıkarmışım gibi bana dönüp koluma baktı.

Kolumdaki elini çekti ama ondan uzaklaşmamam için elini belime koydu. "Milan'lar zor bir aşiret." dedi, yüzü düşünceli bir haldeydi. " Aslında senin yaptığın bu hataya verilen cezanın arkasında durmam gerekiyor. Bu kim olursa olsun verilecek bir ceza, ben de bu aşiretin ağası olarak; töremizi aşmadığımı onlara ispat etmeliyim." Gözleri yüzümde gezindi, dudaklarımda oyaladı. İçine derin bir nefes çekti. Cezamın ne olacağına dair pek bir fikrim yoktu çünkü bizim aşiretimizde böyle cezalar yoktu. Varsa da bilmediğim kesindi.

"Ama... karımın benden daha çok uzaklaşmasını istemediğimi fark ettim." Boşta olan elini yüzüme çıkarıp saçlarımı kulağımın arkasına itti. Onun ellerini herhangi bir yerimde hissetmek nefesimi hızlandırıyor, kalbimi sıkıştırıyordu. Bunlar heyecandan değil, sanki korkudandı. "Bu yüzden sana açıklama yapıyorum; az sonra yaşayacaklarını yaşamanı istemiyorum ama yaşatmak zorundayım. Eğer yaşatmazsam, kimse kararlarıma itaat etmez. Anlıyorsun değil mi?"

Anlıyordum. Biliyordum ki, Ağalar her töreye itaat ederlerdi. Ama onu anlamam bana verdiği ceza sonrasında hissettiklerimi değiştirmeyecekti. Sadece kafa salladım, neye salladığımı bilmeden.

Aslında beni kimsenin görmediğini düşünmek büyük bir hataydı. Kimse görmese bile peşimde olan adam en fazla 20 dakikaya yokluğumu fark etmiş olmalıydı. Çarşının ortasında çıkan bir telaş da tüm Mardin'e anında yayılırdı. Beni kimse görmese bile kaçtığımı herkes biliyordu, bu da ölüm olmasa bile ceza demekti.

Ne yaşayacağımı bilmeden Mirza'nın elimden tutan eline uyum sağlayarak odadan çıkıp avluya inen merdivenlere yürüdüm. "Yanımdan ayrılıp her şeyi daha da zorlaştırma tamam mı?" dedi. Yan gözle bana baktığında usulca kafamı salladım. Aşırı derecede tedirgindim çünkü her şeyi yaşayabilirdim.

Merdivenlerin sonuna geldiğimizde konağın avlusunda olan kadın ve erkeklerin hepsi bana baktı. "İlk önce tanışacaksın, sonra cezana gelecek sıra. Şimdi, sana hürmet etmelerine izin ver." dedi. Elimdeki elini bırakıp belimden tutarak ortaya doğru yönlendirdi. Mirza'nın adımları durunca ben de yanında onunla durdum. Avlu'da olan kalabalık grup kadın ve erkekler olarak ikiye anlatıp önümüzde sıra oldular.

Masumiyet +18Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin