"𝐓𝐚𝐫𝐢𝐡 𝐢𝐬𝐢𝐦𝐥𝐞𝐫𝐢 𝐡𝐚𝐭ı𝐫𝐥𝐚𝐫, 𝐤𝐚𝐧ı 𝐝𝐞𝐠̆𝐢𝐥!"
Tarih, Targaryen'lerin iç savaşının Westeros'a getirdiği büyük yıkımdan bahsedeceği kadar buna son vermeyi amaçlayan güneş ve ay'dan da bahsedecekti.
- Aegon Targaryen x OC
House Of...
Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.
"Prenses, o iğneyi nasıl tutuyorsun? Bu bir iğne, çatal değil!" Septa kaşlarını çattı.
Deanys, önceki septanın ayrılmasına biraz pişman oldu çünkü bu yenisi hala Deanys'in ondan istenileni asla yapmayacağı gerçeğini kabul etmemişti.
Önceki septa, Deanys'in kıyafetlerini yanlışlıkla ateşe verdiği gerçeğine aşırı tepki vermeseydi, Deanys kardeşlerini antrenman yaparken oturup pencereden izleyebilirdi.
Deanys cevap vermediğinde, septa başını salladı. "Henüz başlamadın bile, Prenses. Bak, Prenses Helaena yarıya gelmiş bile."
Adının anılmasıyla Helaena başını kaldırdı ve nakış yaptığı bir kelebeğin resmine baktı. Deanys her zamankinden daha gergin görünüyordu, belli ki oturmak istemiyordu hatta düşünceli bile görünüyordu.
"Ne işlemek istediğimi bilmiyorum." dedi Deanys bir an sonra.
Septa dilini şıklattı. "Hala çok fazla kırmızı rengimiz var, bir gülü işleyebilirsin. Ya da bir ağaç."
"Bu çok sıkıcı." Deanys başını kadına çevirdi. "Bir ejderhayı işleyemez miyim?" Ejderhası Cannibal'ı işlemesine izin verecekse bir nebze daha bu dersi sevebilirdi.
Helaena, septanın yüzünde bir şok belirirken kıkırdadı. "Prenses, nakış çok zarif bir sanattır. Her deseni kendi ellerimizle işlemek çok zaman alır ve her kadın kadınlığını yansıtmalıdır. Ejderha gibi kirli ve aptal canavarları işlemek uygun değildir."
"Ejderhalar zarif ve zeki yaratıklardır." diye yanıtladı Deanys boş bir şekilde bakarken.
Septa elini salladı."Onlar uçabilmeleri dışında atlar gibilerdir. İnsanların köleleri."
"Sanmıyorum. Ata bir dizgin ve bir eyer verebilirsin ama yine de at bir şekilde üstündür."
Gözleri kısıldı. "Neden?"
"Atlar, tek bir tekme ile bir adamı öldürebilen güçlü yaratıklardır. Ve insanlar sadece kendi ayakları üzerinde yürümek yerine sırt üstünde oturan tembel küçük yaratıklardır."
"İlginç." dedi septa, kendi iğnesini masaya koyarak, ancak ses tonu, konuşmayı nakıştan atlara değiştirme konusunda heyecanlıymış gibi gelmedi. "Ve atlar onları öldürebiliyorsa, neden erkekler korkmadan atların üzerinde gururla oturuyorlar?"
Aemma omuz silkti. "Bu basit. Kontrol yanılsaması."
"Kontrol yanılsaması mı?" Septa alay etti.
"Evet, insanların kendilerinden daha büyük şeyleri kontrol edebileceklerine olan inancı. Doğal bir insan özelliği diyebilirim, edinilmiş olmaktan ziyade doğuştan. Bu, insanların etraflarındaki her şeyi yönetme konusunda daha fazla güce ve hakka sahip olduklarına dair asırlık bir inancın sonucudur, çünkü deneyecek kadar aptal olan sadece onlardı."
