[010]

269 29 0
                                    

Deanys için ertesi gün tam bir felaketti

Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.



Deanys için ertesi gün tam bir felaketti. Gece babasıyla yaptığı yüzleşme onu asla uyutmamış ve düşüncelerin içinde boğmuştu. Bu nedenle, yorgun ve ağlamaktan kızaran gözlerini saklamak için kalın bir pelerin giydi.

Jace ve Luke aptal değillerdi ve Deanys'e bir şey olduğunu bilecek kadar tanıyorlardı, ama ikisi de ona bir şey söylemedi.

Hazırlandıktan sonra, Rhaenyra ve Laenor onları kalenin önünde, törenin gerçekleşeceği denize götürmek için geldiler. Deanys, oranın güzel olduğunu fark etti, ancak etraftaki insanların soğuk rüzgarı ve kasvetli ifadeleri tüm izlenimi bozdu.

Cenaze töreninin tüm katılımcılarının siyah giymesine rağmen, Alicent ve ailesi yas zamanında bile tipik yeşil renk giymişlerdi. Deanys, aileyi sık sık ziyaret eden Sör Otto Hightower'ın da onların yanında durduğunu gördü, ancak şimdi Deanys göğsünde Kralın Eli tokası olduğunu da fark etti.

Viserys ve Alicent yan yana dururken, Alicent'in sağında tüm zaman boyunca gözlerini ona dikmiş bakan Aegon duruyordu. Şaşırtıcı derece de ayıktı. Helaena ve Aemond ise Viserys'in yanında duruyorlardı.

Deanys tanımasa da geldiklerinde beri kendini izleyen diğer adama çevirdi bakışlarını. Uzun sakalları vardı. Deanys hiç bu kadar uzun sakalı olan biri görmemişti. Yüzünün yanlarına kadar inen ak düşmüş kahverengi saçlı iri adam, Viserys kadar hatta ondan birkaç yaş daha büyük gözüküyordu.

Yanında ise yine aynı yaşlarda adam gibi baştan aşağı siyah giyinmiş kendisini izleyen yaşlı kadın duruyordu. Leydi Rowena Arryn-Royce. Onu tanımıştı. Hiç görmese de renklerinden ve pelerininden tanımıştı.

Kadınla göz göze gelince Deanys'in gözleri büyüdü.

O büyükannesiydi. Annesinin, annesi.

Yaşlı adam ise muhtemelen büyükbabasıydı.

Yedi cehennem... Tanrı onunla dalga geçermiş gibi hayatında görmediği bütün akrabalarını aynı güne sığdırmıştı.

Vadi'nin Lordu Montry Royce, torunu Deanys hakkında çok şey duyduğu ama hiç tanışma şansı olmadığı bir adamdı. Yıllar içinde Vadi'nin yasal varisinin yanında büyümesi için Daemon Targaryen'e birçok çağrı gönderse de hepsi torunun babası tarafından reddedilmişti.

Daemon Targaryen onları rahatlatmak için kızlarıyla birlikte değildi, tüm töreni yöneten Vaemond Velaryon'un yanında duruyordu. Ama bakışları kızı ve ilk kez onları gören Royce ihtiyarları arasında gidip geliyordu.

Ne düşündükleri zerre umrunda değildi. Yıllar içinde birkaç kez kızın varisliğini düşürmek için çabalayan bronz amcıklara karşı tetikte olması gerektiğini biliyordu.

"Bugün, Velaryon Hanedanı'ndan Lady Laena'yı sonsuz sulara, Merling Kralı'nın önümüzdeki tüm günler boyunca onu koruyacağı hakimiyetine emanet etmek için Deniz Kavuğuna uğurluyoruz."

𝐃𝐑𝐀𝐆𝐎𝐍𝐁𝐎𝐑𝐍 || aegon targaryenHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin