[025]

213 31 21
                                    



O sabah King's Landing'de, Deanys Targaryen nefes nefese uyandı ve çabucak yatağına oturdu. Gözleri şoktan büyümüş, vücudu gerilmişti. Gözle görülür şekilde titriyordu. Hızlı nefes alması sonunda bir süre sonra sakinleşti ve sonra keskin bir şekilde sola baktı.

"Sorunun ne, embesil pislik?" Diye tısladı.

Aegon, boş olan kovayı yatağının yanındaki yere koydu ve ona kibar bir gülümseme verdi. "Sana da günaydın, prenses."

Deanys dişlerini gıcırdattı ve hissettiği soğuğu görmezden gelmeye çalıştı. "Odamda ne halt ediyorsun?"

"Seni uyandırmaya geldim." diye yanıtladı.

Deanys, pencerelerdeki perdelerden görebildiği gökyüzüne baktı ve alay etti. "Hala gece."

"Güneş yakında doğacak."

"Yakında. Şimdi değil. Ve güneş gökyüzünde olmadan önce asla kalkmam." diye homurdandı Deanys ve tekrar yatağına uzandı. "O zamana kadar: İyi geceler!"

Bir dakikalık sessizlik oluştu sonra Aegon "İstediğin gibi olsun." dedi.

Deanys, başından aşağı buz gibi bir suyun tekrar döküldüğünü hissettiğinde lanetler ederek tekrar oturur hale geldi. Hızla saçlarını yüzünden çekti ve ona baktı  "Kaç kova daha var lanet olası?"

Hala yatağının yanında duran, son derece rahatsız edici sırıtışını gizlemeye bile çalışmayan Aegon, kovayı yere koydu. "Bu sonuncusuydu. Ama hemen şimdi uyanmazsan devamı gelecek."

"Hayır, hayır!" Deanys'in gözleri genişledi "Kalktım, tamam mı? Bunu tekrar yapmana gerek yok."

Aegon başını salladı. "İyi."

Deanys yatağına oturdu, soğuktan titredi, ona baktı, bir şey söylemesini bekledi, ama söylemedi. "Niye uyandırdın beni?"

"Antrenman yapacağım."

Kaşını kaldırdı. "Harika. Bu durumda ne ne yapmalıy-"

"Benimle gelmeni istiyorum." Aegon sözünü kesti.

"Ah, almayayım, teşekkürler."

"Bu bir soru ya da istek değildi."

Deanys ofladı. "Bak, sana, Daeron'a, Aemond ya da Helaena'ya çocukken özgür iradenin öğretilmediğini biliyorum, ama bu benim-"

"Arkadaşça, birlikte zaman geçirebileceğimizi düşünüyorum." dedi Aegon sesinde bir sıkıntı ile ona sivri bir bakış attı. "Ve sağlığın savaşabilmen için artık yeterince iyi."

"Güneş doğmadan önce soğuk suyla uyandırmak ve savaşmak istemek senin arkadaşlarınla vakit geçirme fikrin mi?" Deanys inanamayarak sordu.

"Elbette, hayır. Sadece sen olduğun için böyle uyandırdım." Dedi alayla.

"Onur duydum." diye alay etti Deanys. "Bu durumda, arkadaşın olarak, bir dahaki sefere beni farklı bir şekilde uyandırmanı tavsiye ederim."

"Ve tam olarak nasıl? Yatakta kahvaltı ya da bir öpücükle mi?" Alaycı bir şekilde sordu.

Deanys ona zorla gülümsedi. "Eh, bu düşünce kusmak istememe neden oluyor, ama evet, kahvaltı güzel olurdu."

"Antrenmanı bitirdikten sonra yemek yiyeceksin."

"Hayır, ben kahvaltımı bitirdikten sonra antrenman yapacağız."

"Neden işler her zaman istediğin gibi olmak zorunda?" Aegon gözlerini kısarak ona baktı.

"Çünkü dört saatlik uykudan sonra beni dövmek isteyen dayanılmaz bir tavırlı bir aptalla uyandım." diye alay etti. "Enerji dolu olmadığım için özür dilerim."

𝐃𝐑𝐀𝐆𝐎𝐍𝐁𝐎𝐑𝐍 || aegon targaryenHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin