Enfield Vakası
70'lerin ortalarında yalnız bir anne olan Peggy Hodgson dört çocuğu, iki büyük kızı Janet ve Margret, iki küçük oğlu Johnny ve Billy ile beraber Enfield, Kuzey Londra'ya taşınır. Her şey 30 Ağustos 1977 tarihinde başlar. Kızlar annelerini gecenin bir yarısı uyandırır ve yukarı kattan yani erkek kardeşlerinin odasından birtakım sesler geldiğini söylerler. Kızların iddiasına göre çocuklar yataklarını gürültülü bir şekilde odanın içinde sağa sola çekiştiriyorlardır. Anne, kızlara yataklarına dönmelerini söyleyerek uyumaya devam eder, ancak bu sesler sonraki gece hatta bir sonraki gece de devam eder. Anne Peggy de üst kattan garip sesler geldiğini fark eder ve neler olduğuna bakmak için yu- karı çıkar. Çocukların odasına girdiğinde yataklarının yanındaki çekmecenin kendi kendine hareket ettiğini görür, durdurmaya çalışsa da başarılı olamaz.
Aile olanlar karşısında epeyce korkmuştur ve polis çağırmaya karar verir. Araştırma yapmak için eve gelen polis ekipleri her- hangi şüpheli bir şey bulamaz. Ancak polis memurlarından biri evde dolaşırken boş bir sandalyenin yaklaşık bir metre kadar ileri geri hareket ettiğini görmüştür. Bir ip ya da bağlantı olabilme ih- timaline karşı birkaç kere yeri ve sandalyeyi kontrol etse de bir şey bulamamış ve buna bir açıklama da getirememiştir. Eve zorla
girildiğine dair herhangi bir iz yoktur, ayrıca evde kendi kendine hareket eden nesnelerle ilgili de mantıklı bir açıklama ne yazık ki yapılamamaktadır.Polis memuru kadın bu olaydan bahsetmeye başlayınca aile nin yaşadığı bu paranormal olaylar çığ gibi büyüyerek yayılmış hatta gazetelere bile taşınmıştır. Daily Mirror gazetesinden bir adam eve gelmiş ve aileyle görüşerek fotoğraf çekmek istemiştir. O esnada birtakım eşyalar odanın içinde oradan oraya savrulma- ya başlamış, herkes çığlık çığlığa kaçışmış ve ev içinde birden bü yük bir panik baş göstermiştir.
Olaya dahil olan ve aileye yardım etmeye çalışan en önemli isimlerden biri de paranormal araştırmacı Maurice Gross'tur. İlk hikâyede olduğu ve filmde anlatıldığı gibi aslında ünlü araştırma- cılar Ed ve Lorraine Warren çifti değildir, onlar sadece eve davet edilmedikleri halde birkaç kez gelmiş ve aslında bilinenin aksine bu spesifik olaya çok da dahil olmamışlardır.
Bu araştırma esnasında hem evde yaşayanlar hem de Maurice gibi araştırmalara katılan bu insanlar ev içinde pek çok doğaüs- tü olaya tanıklık etmişlerdir. Ev içinde sürekli şeytani korkunç bir ses duyulmakta, eşyalar kendi kendilerine hareket etmekte ve evin içinde bazı nesneler durdukları yerde kırılıp parçalanmak- taymış. Masa ve sandalyeler kendi etraflarında dönüyor, boş oda- lardan köpeklerin havlama sesleri geliyor ve camlar kendi kendi- ne patlıyormuş.
Eve gelip giden araştırmacılar kadar komşulardan bazıları da bu garip olaylara tanıklık etmişler, duvarların içinden bile açık- layamadıkları sesler geldiğini iddia etmişlerdir. Ancak hiçbiri ailenin küçük kızı Janet'in başına gelenler kadar kötü değildir, filmden de hatırlayacağınız gibi...
Bu zavallı küçük kızın doğaüstü ve açıklanamayan güçler ta- rafından kontrol edildiğine, bazen görünmeyen varlıklar tarafın- dan ayaklarından çekiştirildiğini defalarca gördüklerine eminler.
Janet pek çok kez bilinçsiz bir halde bulunmuş, oturduğu sandal yenin veya yattığı yatağın havalandığı görülmüş, hatta küçük kız kendi kendine çıkamayacağı bir dolabın tepesinde uyurken bile bulunmuştur.Söylenenler Janet'e musallat olan birden fazla varlık olduğu yönünde. Bunlardan biri de Bill Wilkins adında, bu evde yaşamış ve seneler önce yine burada ölmüş bir adamdır. Belki filmden de salonun köşesinde sandalyede oturan bu adamı ve bu sahneyi hatırlıyor olabilirsiniz.
Peki bu olaylar nasıl başladı? Kızların iddiasına göre iki kız Ouija tahtası ismindeki oyuncakla oynamaya başladıktan sonra en az bir varlık tahtayla beraber onlarla iletişim kurmuş ve bir daha geri dönmemiştir.
Tüm bu olaylar o kadar popüler bir hale gelmiştir ki, BBC ko- nuyla ilgili aileyle bir röportaj yapmış, bir belgesel hazırlamış ve kızların konuşmalarını kaydə almıştır. Yayın esnasında kızların rahat tavırları ve bu olayları kabulleniş şekilleri izleyenler tarafın. dan oldukça garipsenmiştir.
Olaylar 18 ay boyunca devam etmiş ve bu süre zarfında aile hep beraber bir odada ışıklar açık bir şekilde uyumuş, anne Peggy de dönem dönem sinir krizleri geçirmiştir. 18 ayın sonunda olay- lar yavaş yavaş durulmuş ve bir süre sonra da bitmiştir. Aradan yıllar geçmesine rağmen çocuklar zamanla başka yerlere taşın- salar da anne Peggy 2003 yılında hayata gözlerini yumana kadar o evden hiç ayrılmamış ve kendisini hep bir ya da birden fazla varlığın izlediğini hissettiğini söylemiştir. Bu insanlar başlarına bu kadar şey gelmişken neden bu evlerden taşınmıyorlar, ben hiç anlam veremiyorum arkadaşlar, ya siz?
Ardından hikâye tabii ki film yapımcılarının ilgisini çekmiş ve The Conjuring-2 yani Korku Seansı-2 olarak sinema perdesine taşınmıştır. Film o kadar ilgi görmüştür ki, The Exorcist'in ardın- dan en çok izlenen ve kazanç getiren korku filmi olarak tarihe geçmiştir.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
paranormal hikayesi 2 ( ışıl ışık)
Horrorbu kitap paranormal hikayesini 2 kitabı olmayan için wattpad te yazmaya başladım +18 korku, endişe, tedirgin hiss lere hissedersiniz