Ünlenmiş Aşk 💫❤️‍🩹🧡

85.Bölüm(Korkak)

Yeni bölüme hoş geldinizzzz. Hızlıca okumaya geçin bakalımmmm.

İYİ OKUMALAR.

...

BÖLÜM ŞARKISI: Benim Ol~Edis

İyi dinlemeler.

...

✨

"Yarın Kikarargahta Amerikalı mujiklerimiz olacak. Sakın gelme karargaha Gece. Biz durumu çözene kadar kendini kamufule et." dediğinde inanamadım.

Ben ve kaçmak? Bu bizim kitabımızda yok Arzucuğum.

Neyse Arzu bunu bilmese de olur.

"Tamam." dediğimde telefon görüşmesi sonlandı.

"Nolmuş güzelim?" diye sordu Ateş.

"Sözlün uluslararası suçlu oldu Ateş. Kırmızı bültenle aranıyorum." dediğimde şaşkınlıkla ve dehşet dolu bir ifade ile suratıma baktı.

"Sanırım avukatımla görüşmeliyim. Sen Sude'ye ulaş. Ben bazı belgeler hazırlayacağım. Yarına hazır olmamız gerek. Borayı da ara görüşme saatini bildirsin bana. Gerekirse gelmişine geçmişine say ama yine de öğren şu saati Ateş." dediğimde çoktan telefonunu çıkarmıştı.

Öyle kolay kolay kimse beni yok edemezdi.

Şimdi biraz Doğukan Karay'ın itibarını lekeleyelim bakalım.

Sonuçta o beni götürdü o lanet yere değil mi?

Tableti açtım ve erişebildiğim kadar belgeye eriştim.

🖤

Karanlık mı benim peşimi bırakmıyordu yoksa ben mi onun hep yanımda olduğunu kabul etmiyordum bilmiyorum.

Tam 'evet ben bu sefer mutluyum. Başardım.' diyorum, o zaman başka bir bela beni buluyor.

Kendime ayarladığım telefonda annemden bir sürü mesaj görmüştüm. Haliyle o kadar gündür yoktum ve kadın da merak etmişti. Anne yüreği hisseder derler. Hissetti herhalde.

Keşke hep hissetseydi. Gençliğin ilk yaşlarında sözlerden bıçaklarla çok yaraladılar anne kızını. Sana hissettirmemek için yüzüme sahte gülüşleri çok defa yerleştirdim.

Keşke hissetseydin.

Belki de hissettin de o yüzden o anlarda sardın kollarını şefkatle. Daha ne olup bittiğini bilmeden.

Neyse. Her beladan çıktığım gibi yine çıkardım işin içinden.

Anka Altınışık bu dünyaya pes etmeye gelmedi. Herkes bunu böyle bilsin.

Beni oraya Doğukan Karay'ın kaçırarak götürdüğüne dair belgeleri gece içinde uyumadan buldum.

Sınırları zorladık diyelim. Tabi Yağız da yardım etti elinden geldiğince.

Kahverengi takımımı giymiştim ve canım avukatım ile toplantı salonuna doğru ilerliyorduk.

"Sen gereksiz yerlerde konuşma bak. Unutma." dedi Sude.

"Merak etme. Bu işi sana bırakıyorum canım arkadaşım." dedim. "Su ile Eren napıyor?" diye sordum.

"Onlar da daha fazla birşey bulabilirler mi diye bakıyorlar." dediğinde onaylarcasına başımı salladım.