Haz Dolu Yaşamlar "Fuckbuddy"

54

Cengiz, Melike ile birlikte pikapın arkasına oturdu ve arabaya hafifçe vurup "gidelim kaptan!" dedi. Sonra gülümseyerek Melike'ye baktı.

"Ee, şimdi ne yapmak istersin bebeğim?"

Melike, araba yavaşça hareket etmeye başlarken Cengiz'e şuh bir şekilde baktı ve alt dudağını diliyle ıslatıp tahrik edici bir sesle "seninle burada sevişmek." diye yanıt verdi. Ardından Cengiz'in kucağına çıktı ve öpüşmeye başladılar.

Cengiz, ellerini Melike'nin kalçasına koydu ve okşamaya başlarken "ama bu tehlikeli." dedi. Bunun üzerine Melike, tahrik edici sesiyle konuşmaya devam etti.

"Gün içinde yaptıklarınla kimseyi umursamadığını belli etmiştin. Şimdi ne oldu?"

"Hayır, o umrumda değil. Ben düşme tehlikesinden bahsediyorum."

"Alınabilecek küçük bir risk değil mi sence de?"

Cengiz, inledi ve "alınabilecek bir risk." diye yanıt verdi. Tekrar Melike'yi öpmeye başladı ve elbisesinin üzerinden kalçasını okşamaya devam etti.

"Şu vibratörü içimden çıkar da senin aleti sok!"

Cengiz, inledi ve "birazdan." diyerek Melike'nin çıplak sırtını okşadı. Bu sırada vibratörü çalıştırdı ve Melike'nin üst dudağını yemeye başladı. Uzun uzun öpüştüler ve birbirlerini okşadılar. Cengiz Melike'nin bacaklarını, kalçasını ve sırtını okşadı. Melike Cengiz'in yanaklarını ve omuzlarını okşadı. Dilleri birbirlerinin ağızlarına girdi ve birbirlerinin yüzlerini avuçlarının içlerine aldılar.

Melike iyice inliyor hatta çığlığa yakın sesler artıyordu. İyice sulanmıştı ve "sik beni!" diye yalvarıyordu. Bu sırada araba kuytu bir köşede durmuş, Kardeniz, Cengiz ile Melike'ye bir güzellik yapmıştı.

Cengiz, ellerini Melike'nin bacaklarına attı ve yavaşça elbisesinin altına götürdü. Vibratörü çıkardı ve sonra elbsesini beline kadar sıyırdı.

"Aah eveet! Sonunda içime gireceksin! Senin beyaz çikolatan vibratörden daha tatlı."

Melike, bacaklarını iyice açtı ve Cengiz'in "sikimin üzerine otur!" demesiyle pantolonuyla baksırını sıyırdı. Erkekliğini ileri geri okşayarak tamamen sertleştirdi ve dudaklarını aralayıp Cengiz'in sikinin üzerine oturdu. Yavaşça içine aldıktan sonra ileri geri hareket etti.

"Iıhhmm yumuşacıksın! Sıcacıksın Melike! Yanıyorsun aşkım!"

"Iıhhmm eveet! Yanıyorum, söndür beni itfaiyeci!"

Melike, Cengiz'in dudaklarına yapıştı tekrardan ve onu hararetli hararetli öptü. İleri geri hareket edip Cengiz'in aletini içinde gezdirirken inleyerek yanaklarını başparmaklarıyla okşadı. Pikap gıcır gıcır sallanırken doya doya inlediler. İniltileri birbirlerinin ağızlarına ulaştı ve dışarıya da taştı.

Cengiz, Melike'yi ensesinden tuttu ve "harika bir şeysin!" diyerek öpmeye devam etti. Bir süre sonra elini beline doğru indirdi ve onu belinden tuttu. Bunun üzerine Melike, Cengiz'in kucağında zıplamaya başladı ve açık saçları rüzgarda ahenkle dans etti.

"Evet bebeğiim! Sikimin üzerinde zıpla!"

"Aah! Zıplı... yorum! Sikin çok tatlı!"

Cengiz, inleyerek başını geriye doğru attı ve Kardeniz ile göz göze geldi. Sonra tekrar Melike'ye baktı ve "tavşan gibisin!" dedi.

"Evet!.. Senin tavşanınım!"

Cengiz, Melike'nin belini tutmaya devam ederek zıplamasına yardımcı oldu ve hırlayarak "ham yapacağım tavşanımı!" diyerek dişlerini birbirine sürttü. Sonrasında Melike, belindeki elleri tuttu ve onları belinden çektirdikten sonra tutmaya devam edip sertçe Cengiz'in üzerinde zıplayıp çığlıklar attı. Aleti dibine kadar aldı ve "aah evveet!" diye inledi. Bu sırada Melike'nin kalçasnın Cengiz'in kasığına çarpmasından dolayı şak şak sesler yankılandı.

Cengiz, ellerini yavaşça Melike'nin bacaklarına doğru indirdi ve okşayarak inledi.

"Evet bebeğim! Zıpla tavşan gibi! Benim seksi binicim!"

Melike, inledi ve Cengiz'in erkekliği içinde gidip gelirken ellerini göğsüne bastırdı. "Sikin çok tatlı!" diyerek inledi ve bir süre sonra yavaşladı. Tam bu sırada Cengiz birden Melike'yi altına aldı. İçinden çıkan erkekliğini tekrar içine soktu ve Melike inleyerek bacaklarını bir aşağı bir yukarı hareket ettirirken Cengiz Melike'nin bacaklarını okşayarak yavaşça içine girip çıktı.

"Iıhhmm eveet! Biraz da... sen benim üzerimde zıpla koca oğlan! Çok ıslattın beni!"

Cengiz, Melike'nin sözleriyle daha da bir azdı ve bacaklarını omuzlarına alıp üzerine zıplamaya başladı. Sert sert pompaladı ve boğazını tutup hafifçe sıktı. Aletini dibine kadar sokup çıkarırken Melike çığlıklar attı. Kendisiyse hırıltılarla inledi.

"Aaah! Aah! Sok içime sok içime! Aaah! Aletinin hastasıyım! Ya... nıyorum! Söndür beni!"

Cengiz, daha da hızlandı ve "ıah ıah!" diye inledi.

"Amını parçalıyorum! Mükemmel!"

Melike, sağ bacağını yere indirdi ve Cengiz, Melike'nin sol bacağını kollarının arasına alıp ileri geri gitti geldi. İçine girip çıkarken ayakkabısını çıkardı ayağının üstüne öpücükler kondurdu ve sonra parmaklarını birer birer emdi. Sonra hepsini ağzına aldı ve bu sırada ileri gidip Melike'yi inletti. Tekrar sert sert pompalamaya başladı.

"Aah! Evet! Evet! Evet! Geliyorum!"

Cengiz, "ben de!" diye yanıt verdi. Ardından Melike'nin üzerine eğidli ve yavaş ama sert bir şekilde içine girdi. Melike'nin dudaklarına yapıştı ve Melike hemen öpücüklere karşılık verdi. Dilini de kullanmayı ihmal etmeyerek bacaklarını iki yana açtı. Bir süre sonra Cengiz'in beline doladı ve dudaklarını umarsızca öptü. Sonrasındaysa birbirlerinin ağızlarının içine doğru inleyerek boşaldılar.