Hikayedeki yanlışlarimi veya düşüncelerinizi yorum da belirtebilirsiniz.İyi okumalar :)
~
O nokta onun yeriydi. Kalbimin en ücra köşesi misali küçüktü ama büyük göz alıyordu.
~
Çevreniz de onlarca yüzlerce insan vardır . Onlar arkadaşım hatta bazıları kardeşim derdiniz . Güvenmeye çalışırdınız. Ama hiç biri dostunuz gibi olamazdı . Dostunuza güvenebilirdiniz . Fakat ona değer verdiğiniz için bazı şeyleri paylaşamazdınız ... Onların iyiliği için...
Ben de tam olarak bunu yaşıyordum.
Bay KAPSONLU bu gece partide onun da olacağını söylemişti. Parti de bana karşı neler planladığını merak ediyordum.
Son bir kaç günde çocukluğumla ilgili bazı şeyleri hatırlamaya başlamıştım.Az da olsa.
" Duru sana diyorum. Heey !Al işte Ege sınıftan çıktı. " dediğinde son cümlesini algıyabilmistim bir tek .
" Ha! Tamam hadi biz de çıkalım " dedim sıramdan kalkıp kapıya yönlerek.
Miray koridora çıktığımızda koluma girerek ;
" Kızım noldu sana bugün ya ! Dün de erkenden uyumuşsun ! Bugün de dersi dinlemiyorsun, hep bir yerlere dalıyorsun!" diyerek sitem etti.
KAPSONLU aklımdan çıkmıyordu! İçim korku ve merakla dolmuştu...
Sonra daha anlayışlı bir sesle ;
"Noldu? " diye sordu .
Onlara söyleyemezdim. Dostlarım benim için önemliydi . Zaten başlarına bir bela sürmüştüm. Ve bana yardımcı oluyorlardu . Ama bu sefer farklıydı . Bana zarar gelebilirdi . Ve onlara da... Bu sefer kaldıramazdım... Vicdanım da el vermiyordu !
Ben zaten dün geceden beri sürekli kuşku ve tedbir içindeydim . Ve onları da bu duruma sokmak istemiyordum. Belki çocuğun kim olduğunu hatırlayabilirdim ama onun için de daha önümde uzun bir süre zarfı olduğu kesindi . Çünkü çocukluğumu daha yeni hatırlamaya başlamıştım ve uyanalı 1 buçuk hafta oluyordu . Kızlar belki onun kim ollduğunu bilebilirlerdi ama yüzünü göstermediğinden bu ihtimal olumsuzdu .
Belki tahmin edebilirlerdi . Çünkü hayatımın çoğu zamanında yanımda oldukları belliydi . Ama...
Ama bunu onlara söylemezdim. Bir daha onları zor bir oyuna sürükleyemezdim.
Okul binasından çıkınca çardağa doğru yürümeye başladık.
" Selam " dedik aynı an da gülümseyerek ve ben Efe'nin karşısına Melih'le Burak'ın yanına, Miray da Efe'nin yanındaki Ege'nin yanına oturmuştu.
Burak kulağıma eğilip ;
" Okulun Basket takımından bahset" diye fısıldayıp tekrar önüne döndü ve kahvesinden bir yudum aldı . Onu izlemeyi bırakıp düşünmeye başladım.
Ne diyebilirdim ki ?
Son zamanlarda basketbolla ilgilenmiyordum . Aslında kitap okumaktan başka bir aktiviteyle bile ilginlenmiyordum .
" Okulun basket grubun da olan var mı ? " diye en basitinden sorduğum da Melih hemen atılıp ;
"Biz . Kaptan kim ? tahmin et " dedi sırıtarak.
Kimdi ki?
" Kim?" diye sordum kaşlarımı kaldırarak .
" Ben " dedi hiç konuşmasını ve hatta sosyal bir etkinlikte dahi bulunmasını . Hatta kaptan olmasını beklemediğim EFE !
Çoğu konu da lider olmayı seviyordu ama ne biliyim basketbol oynaması,okul takımında olması ve takım kaptanı olması beni şaşırtan şeylerdi . Demekki baksetbolu seviyordu....
"Maç ne zaman? " diye sordum.
Onu baksetbol oynarken . Yine sert bir şekilde emirler yağdırırken görmek istiyordum.
" Günü daha belli değil . Ama haftaya bir maçımız var ." diye cevaplayan Ege'ye bakıp 'tamam' manasında başımı salladım.
Bu sırada Efe'nin telefonu çalmıştı . Ve oturduğu yerden kalkıp eliyle gideceği manasında bir hareket yapıp çardaktan uzaklaştı .
Gizemliydi...
Katilin kim olduğunu merak ediyordum....
KAPSONLU'nun kim olduğunu da çok ediyordum ...
♢ ♢ ♢ ♢ ♢ ♢ ♢
Çıkışı beklemeden kızlarla parti için elvise bakmaya çıktık. Öbürtürlü daha duş alıcaktık , saçımızı yapıcaktık. Büyük ihtimalle partiye geç kalırdık. Bu yüzden erken çıkmıştık .
AVM 'ye varınca kulaklıklarımı çıkarttım ve etrafıma bakınmaya başladım .
"Hadi kızlar önce buraya" diyen Miray'yı takip ettik ve çesit çeşit kıyafetlerin olduğu vitrinden bir şey beğenemeyince yanyana olan elbiselere bakmaya başladım. Para sorun değildi ama kafam dağınık olduğu için elbilsere odaklanamıyordum.
♢ ♢ ♢
Okuduğnuz için teşekkürler :)
Bolumler artık daha uzun sürede gekicek cunku okullar açıldı :)
ŞİMDİ OKUDUĞUN
OYUN BOZAN
Teen FictionUnutulmaya yüz tutmuş biri, hayata nasıl tutunabilirdi? Belki de, en büyük düşmanı olan biri mi ona tekrardan yaşam verebilirdi? İntikamla kurulan oyunlar mıydı, onların hikayesi? ~ Ben annemi ve babamı da kaybettikten, hemen sonra eski, soğuk Duru...