OYUN BOZAN

°43• ALERJİK

İyi okumalar :)

Multimedia Duru'nun temsili hareketi.

~

"Sen sadece sev."

~

"Bunu neden daha önce söylemediniz?" diye sordum, sinirle. Ardından derin bir nefes alıp arkamı döndükten sonra titreyerek kapıya doğu koşmaya başladım.

Bowling kapısından çıkarken biri kolumu tutunca sinirle dönüp yüzüne bakmadan,

"Bırak!" diye tısladım, dişlerim birbirine çarparken.

Beni zorla kendine çevirdiğinde sinirle gözlerimi gözlerine çevirdim.

" Aras, bırak." dedim sabırla, hem üsüyordum hem de endişeleniyordum.

Alerjim vardı!

Kızlar da kapıya doğru gelmeye başladıklarında derin bir nefes alıp Aras'a baktım.

" Sana ne oldu?" diye sorarken, omuzlarından sıyırdığı deri çeketini omuzlarıma iliştirip, ardından arkamıza bir bakış atıp kolunu omzuma attı ve beni öne doğru yönlendirdi. Ve hızlı adımlarla çıkışa doğru ilerlemeye başladık.

Omzumdaki kolunu ittirmeye çalıştım, rahatsız olarak. Fakat bir işe yaramadı.

"Uzun hikaye." diye mırıldandım, sonunda. Aynı zamanda kendimi suçluymuş gibi hissetmiştim. Bana doştça dahi yaklaşmış olsa da, kolunu omzuma atması, Efe'ye kötü bir şey yapmışım gibi hissettiriyordu. Bir kez daha titredim.

Kapıdan çıkmadan önce kaşlarımı hafifçe çatarak arkama dönüp baktım. Kızların çoktan bize yetişmiş olması gerekiyordu.

Gördüklerimle boğazıma bir yumru otururken özlerimi kırpıştırıp bal rengine bir kez daha baktım.

Üzgünüm.

~

Efe'den;

" O kızdan uzak duracaksın?" dedim ve elimle yüzümü sıvazladım. Duru'nun o şok olmuş yüzü gözlerimin önünden gitmiyordu. "Anladın mı?" diye tısladım, gözlerine bakarken.

Bunu ona yapıyordum.

Ne trajikomikti!

" Anlamadım!" diye bastırdı.

Sinirle güldüm. "Sen Cenk'i seçtikten sonra kiminle olup olmayacağıma karışamazsın. Bunu aklına kazı yoksa.." dedikten sonra derin derin bir nefes aldım ve elimi saçlarımın arasından geçirdim. Başının yanına dayadığım elimi çekip bir iki adım uzaklaştım.

"O kızdan uzak duracaksın." dedikten sonra yüzüne son bir kez daha bakıp arkamı döndüm ve lavobodan çıkıp hızlı adımlarla bizim masaya doğru ilerlemeye başladım.

Duru'nun daha fazla burada durmaması gerekiyordu. Sabahtan beri değişikti zaten. Bir de vücudu üşümeseydi, bari.

Bizimkilerin yanına gittiğimde kızlar masada yoktu.

" Duru nerede?" diye sordum, sabırsızca çenemi kaşırken.

"Efe, çıktı o. Kızlar da şu an kapıdan çıkıyor. Yetişebilirse-" derken devam etmesine izin vermeyip arkamı döndüm. Kapıdan çıkmak üzere olan kızların yanına doğru sonlara doğu koşarak ilerledim ve yanlarına geldiğimde şaşkınca bana baktılarında gözlerimi devirdim.