Okuyucularrr :) 700 okunma olmuşuzz :))) Çok teşekkürler :)))
İyi okumalar :)
Miray'dan
Okul sonunda bittiğinde üstümdeki bütün yorgunlukla ayağa kalktım .Ege dün geceden sonra büyük vicdan azabı çekiyordu belki de çünkü bütün gün beni izlemişti .Konusmaya çalıştığındaysa hep es gecmiştim.
Duru için ona katlanıyordum. Geçmişte neler olduğunu hatırlamıyordu veya Ege'yle olanları . Bu yüzden onu yargilayamazdim ama Ege'nin her yüzüne bakışımda aklıma o anlar geliyordu ve ben onu hiç bu konuda dinlememistim. O sarı çiyanı görünce kaynar sular dökülmüştü tepemden. Ha. Bir de utanmadan hic bir sey olamamış gibi davranıyordu.
Ne olursa olsun unutmamıştım.
Belki bir süreliğine buralardan uzaklaşmalıydım .
"Miray..!"
Duru'yu motorunun yanında görünce arkamdan yine seslemesine aldırmdan Duru'nun yanına koştum.
Tam motora binicekken kolumdan tutup çekmesiyle dayanamayıp ;
" Yeter be ! Bırak! " diye bağırdığımda bahçedeki çoğu göz bize dönmüştü.
" Miray çabuk arabama gitmessen hiç iyi olmıyacak !" diye tısladığında .Gözlerimi sinirle kapatıp içimden on'a kadar saydım.
" Ne oluyor ?" diye soran Duru'ya baktığımda belki de her şeyi oyunun bir parçası olarak gördüğünü düşünerek göz kırptım.
Arabaya doğru sinirle ilerlemeye başladığım da arkamdan geliyordu .
Arabanın kilidini açtığında arka koltuğa oturup kollarımı önümde bağladım . O da şoför koltuğuna oturup arabayı çalıştırınca aramızdaki gerginlik sessizlikle bütünleşip kat be kat artmıştı .
" Miray ..Dinlemden yargılıyorsun." diye sakin bir sesle konuştuğunda sinirle ona bakıp dişlerimi sıktım.
" Kapa çeneni ve beni evime bırak "dediğimde dikiz aynasından bana bakıp ;
" Hayır. Önce konusucaz .!" dediğinde gözerlimi sinirle yumup dişlerimi gıcırdattım.
" Beni ! Rahat!Birak ve şu arabayı hemen durdur!" diyerek sesimi yükselttiğimde .
Kapıları kilitleyerek dikiz aynasından tekrar bana bakıp bakışlarını önüne döndü.
Tepkisini belli etti .
Onu dinlemek istemiyordum . Her zamanki gibi yine muhakkak bahaneleri vardı. Ve ben onu affetmek istemiyordum. Alışmıştım artık.
" Ya ben seni dinlemek istemiyorum! Aştım ben o konuları ! Bence artık sen de aş bu konuları!" dedim sinirle bakarak .
" Yalan söyleyerek hiçbir şeyi aşamazsın !"diyip ayndan bana baktığında göz devirerek sinirle homurdandım.
" Yalan söylemiyorum çapkın egoist !" dediğimde ayndan bana sinirli bir bakış atıp tekrar önüne döndü.
Yol boyunca bir daha konuşmadık. Ne dersem diyeyim inat edip dediğimi dinlemeyecekti.
Bir dağ evinin önünde durduğumuz da oflayarak arabadan inişini izledim.
"Öküz!" diye homurdanıp sinirle gözlerimi yumdum.
Şu oyun olmasa burda bir dakika bile durmazdım..
Kapının açılmasıyla gözlerimi açıp Ege'ye baktım.
" Hadi ." dediğinde;
" İnmiyeceğim . Beni zorla getirdin ! Her istediğini yapmak zorunda değilim !" dediğimde sabırla iç çekip ;
" İn şu arabadan Miray !" dediğinde tepki vermeyip oturmaya devam ettim.
Sanki her istediğini yapmak zorundayım!
Kolumdan çekmesiyle yere popomun üstüne düşmemle acıyla inleyip gözlerimi kısarak Ege'ye baktım.
Gerçekten çok acımıştı.
" Öküz!" dediğimde elini uzatarak sırıttı .
Gözlerimi devirip yerden destek alarak kalktım. Elini tutmamıştım.
Evin siyah demirli çiçeklerle sarılmış kapısından girdiğimiz de renk renk güllerin , papatyaların ve adini bilmediğim çiceklerle , çeşitli meyve ağaçları ve sebze fidanları vardı .
İki katlı kırık beyaz ve kahverengi detayları olan evin karşısında üzeri yine renk renk çiceklerle bezenmiş çok güzel bir çardak vardı .
Ege belimden hafifçe itttirerek çardağa yönelttiğunde içimde değişik bir his vardı .
Ya boşu boşuna ayrıldıysak ?
Her şey boşu boşuna hayal kırıklığı olduysa ?
Iç cekip Ege'nin karşısına oturdum.
Gecmişte kötü şeyler yaşasakta kardeşine nazaran iyi çocuktu .
" Miray ..." dediğinde gözlerimi diktiğim yerden çekip bıkkın bakışlarımı Ege'ye yönelttim.
" Bir kere dinlemedin !" dedi acı dolu gözlerini benden kaçırıp .
İçim acımıştı. Ama bunları bir tek o yaşamıyordu . Benim için çok mu kolaydı ?
Ama gerçekten aşmıştım . Hatta Ege'den sonra bir sevgilim dahi olmuştu ama Ege'den sonra güven sorunu yaşadığım için kısa sürmüştü.
" Sen her şeyi yanlış anladın . Ve beni bir kere bile dinlemedin. O onca yaşanmışlığı aptal bir kızın oyunu yüzünden silip attın .Ha bir de Hakan diye gerizekalı bir çocuk !" diye sesini yükselttiğinde kaşlarımı çattım.
Fazla yokuşa sürmeyecektim. Ama o kadar da kolay değildi . Bir konuşmayla aldanamazdım.
" Buna karışamazsın!" dediğim de.
" Sana her şeyi açıklıycağım ve o güvensizliğine rahmen seni bekliyor olacağım. " dediğinde dudağımı ısırıp gözlerimi yerde yatan kediye götürdüm.
Ona inanmak istemiyordum. Ama bu cümleleri ...
En azından oyun olması gerektiği gibiydi .
ŞİMDİ OKUDUĞUN
OYUN BOZAN
Teen FictionUnutulmaya yüz tutmuş biri, hayata nasıl tutunabilirdi? Belki de, en büyük düşmanı olan biri mi ona tekrardan yaşam verebilirdi? İntikamla kurulan oyunlar mıydı, onların hikayesi? ~ Ben annemi ve babamı da kaybettikten, hemen sonra eski, soğuk Duru...