Cadı ve Peri

ileri gitmek

Öğle saatlerinden sonra gerard arabasını ezanın evinin önünde park etmişti. El freni ni çektikten sonra yanında suratı asık bir biçimde oturan kıza bakıyordu. Erzanın saçından bir tutam alıp oynamaya başlayarak " hala kızgınmısın bana " dediğin de erza suratını asarak başka tarafa baktı. Gerard nefesini vererek kızı çenesinden tutup kendisine çevirerek rahatlatıcı bir surat ifadesiyle yüzüne bakarak " sadece hafta sonuna kadar görüşmeyeceğiz " sonra uzanıp dudaklarını kulağında sürtüp nefesini üfleyerek " ama hafta sonu sadece ikimizin " dedi. Erza dudaklarını büzerek gerard a bakarak " ben ona kızmadım ki " dediğin de gerard ona şaşkın bir şekilde gölerini kısıp bakarak " ne demek istiyorsun " dedi. Erza kaşlarını çatıp suratını somurtarak " sütyenimi aldın unuttun mu " dedi. Bunu duyduğunda gerard bu sabah kardeşleri gittikten sonra yaptıklarını hatırlayarak kıs kıs gülümseme ye başlayarak kızın burnuna kendi burnunu sürterek " sen burdamısın hala " yalandan azarlar bir şekilde " ben tişörtümü istiyormuyum " diye sormuştu. Erza dudaklarına doğru uzanarak " vermeyeceğim işte " dediğin de gerard fısıldayarak " öyle mi " diyerek eğilip dudaklarına yapışarak kızı büyük bir açlıkla öpmeye başladı.

Gerard erzayı öperek belini kavrayıp iyice koltuğa yaslarken uzun bir korna sesi duyduklarında hemen birbirlerinden ayrıldı. Ön camdan baktıklarında karşılarında laxusun cheapiyle burun buruna olduklarını fark etmişlerdi. Ikiside yapmacık bir sevecenlikle gülümseyip ellerini sallıyorlardı. Gerard suratı asık bir şekilde ne bu şimdi bakışı atıyordu. Luxus bilmiş bir şekilde direksiyona sarılmış bir şekilde geçen seferkinin intikamı diye bakıyordu. Erzanın arabadan bir hışımla çıktığını fark edince bakakaldı. Erza öldürücü bir surat ifadesiyle laxusun arabasının kapısını açıp mirajanenin kolundan tutup ' sen gelsene benle " diyerek arabadan indirir. Mirajane itiraz eder bir şekilde " dur laxusla vedalaşmadım' diyecekken erzak sadist bir şekilde kahkaha atarak " sen benim anımı bozarken mi " sonra ciddi bir surat ifadesi takınarak " hayatta olmaz " diye tıslayarak mirajaneni binadan içeriye soktu.

Laxusla gerard arabadan inip yanyana gelerek kızların içeriye girdiği kapıya bakakaldılar. Gerard laxusu rahatlatan bir sesle " rahatla intikam alamayacağım senden " dediğin de laxus hala kapıya bakarak " erza yaptı yapacağını sana gerek kalmadı " dedi. Gerard başını sallayarak gülümseyip " niyeyse gururlandım " dedi.

Laxus ona bakarak kuşkucu bir şekilde gerarda bakarak " bu arada o neydi " gerard sigara paketini çıkarırken laxusa bakıp kalarak " ne neydi " dedi. Arabasına yaslanıp alaylı bir şekilde " biraz daha geç gelseydim kızı arabada götürecektin " dedi. Gerard düşünceli bir şekilde ( ona olan açtığım bu kadar mı belli oluyor) diye düşünüp somurttu. Sonra alaycı bir ifade takınarak " valla yapardım " dedi. Luxus elleri cepte düşünceli bir şekilde " sanırım bende mirayla bir kere daha buluşacağım " dedi. Gerard ona bakarak ' hani bir kadınla bir kerede fazla buluşmazdın" dedi. Laxus gerinerek " özel bir istisna yapacağım " aklına miranın bu sabah yemek yapışı gelince gerarda bakarak imalı bir şekilde" senin yaptığın gibi " dedi. Gerard mesajı almış bir şekilde kafasını salladı.

Telefonu çalmaya başladığında çıkarıp ekranda mest yazısını görünce aç ivmesini kaydırıp " efendim " dedi. Mest bilgisayar ekranına bakıp video yu yükle yazısını tıklayarak " istediğin kayıt hazır e posta na mı yollayayım yoksa uspye mi yüklememi istersin" dedi. Gerard düşünceli bir şekilde " uspye yükleyip akşam bana getir saten diğerleride bende olacak " dedi. Mest bir usp çıkararak " olur akşam görüşürüz " diye telefonu kapattı. Gerard başını sallayarak telefonu kapattı.

Laxusun soru soran gözlerini gördüğün de " Marcus un dövüşünü kaydetmesini istedim akşam bende toplanıyoruz" dedi. Laxus nefesini vererek bıkkın bir şekilde " dedem geldi büyük ihtimalle benle gelmek isteyecektir " dedi. Gerard şaşkın bir şekilde " ji san geldimi hani akşam gelecekti " dedi. Laxus cıhlayarak " erken gelesi tuttu moruğun" dedi. Gerard alaylı bir şekilde gülümseyerek " uygun bir zamanda gelmedi sanırım" dedi. Laxus suratı asık bir şekilde " hemde hiç üstelik camıda kırdı gene " dedi. Gerard kahkaha atarak " gene iyisin benim iki baş belası bu sabah eve geldiler üstelik erza ile baş başa kaldılar" dedi. Laxus suratını buruşturarak " ovvv erzayı ne sorgulamışlardır " dedi. Gerard suratını asarak " hiç sorma seni ve mirajaneni de biliyorlar" dediğin de laxus iyice gerginleşerek " hadi bana da bulaşacaklar yani " dedi. Gerard arabasına doğru giderek " neyse gerisini akşam hallederiz bende toplanıyoruz " diyerek laxusu uyardı. Laxus " tamam ben toplarım milleti " diyerek oda kendi arabasına binmişti.

Kızlar kendi evlerinde çıktıklarından beri birbirleriyle tartışıp saç baş yolduktan sonra yorgunluktan duvarın dibinde yanyana oturup nefes alıyorlardı. Mirajane yanağındaki iki çiziği rağmen oluşturarak " off erza yaa şu yaptığı na bak " dedi. Erza da kızgın bir şekilde Mirajane ne dönüp kaşının üstü ve boynundaki tırnak izlerini göstererek ' ya sen kendi yaptığına bak " diye bağırdı. Mirajane erzaya dikkatli bir şekilde baktığında onunda morluk olduğunu gördüğünde " sende mi vakumlandın " dedi. Erza düşünceli bir şekilde boynunu tutarak " sendede mi var " dedi. mirajane yakasını açtığında erza morluğu görünce yüzünü buruşturup " seninki demi sapık çıktı " dedi. Mirajane nefesini vererek kızararak bilmiş bir şekilde gülerek " sanırım sapık olan taraf benim " erzaya dönerek " sizde durum ne " dedi. Erza kollarıyla kendine sarılıp yüzünü somurtarak " sapık herif sütyenimi çaldı " dedi. Mirajane şaşkın bir şekilde bakkaldı sonra kahkaha atmaya başlayarak " iyiymiş sen karşılığında bir şey aldınmı" dedi. Erza sevkten kızararak pişkin bir şekilde gülümseyip çantasını alarak içinden füme rengi bir tişört çıkartıp " yeni tişörtüm nasıl " dedi. Mirajane gülümseyerek kendi çantasından laxusun gömleğini çılardığında ikiside kahkahalar atmaya başladılar.

Erzanın telefonu çaldığında hala kahkaha atmaya devam edip bir yandan da çantasında telefonu arıyordu. Sonunda bulduğunda mirajane ne sus işareti yapıp telefonu açtığında lucynin ağlamaklı bir şekilde " nerdesiniz yaaa kurtarın beni " diye cırlamasını duyduğunda ikiside susmuştu. Erza nefesini alıp gözlerini kapatarak sakin bir şekilde " ne oldu Lucy " dedi. Lucy bitkin bir şekilde " juvia dünden beri düğünle ilgili ne katalog varsa hepsini gösterip başımın etini yiyor bezdim artık " dedi. Ikiside yeniden gülmeye başlamıştılar. Lucy sinirli bir şekilde " nd gülüyorsunuz be " dediğinde mirajane telefonu kulağına getirerek sakinleştirici bir sesle " Lucy hadi juvia yıda al bize gelin ne gösterecekse bizede gösterebilir " dedi. Lucy nefesini vererek gelinlik kataloğuna gömülen juviaya bakıp " tamam geliyoruz " diyerek telefonu kapattı. Erza soran gözlerle ona baktığında telefonu ona iade ederek " akşam bize geliyorlar " dedi. Erza doğrulup ayağa kalkarak " kızlar gecesi yani " dedi. Mirajane doğrularak ellerini beline koyup " aynen öyle hadi mutfağa " dedi. Başını sallayarak hazır ol vasiyeti alıp kılk adur mutfağa dönüp yürümeye başladılar.

Bir saat önce gerard önüne konan resme bakıyordu. Karşısında oturan komiser gerarda soran gözlerle " tanıdık geldi mi " diye sordu. Gerard resmi eline alarak hatırlamaya çalışırcasına " babamın bürosunda görmüştüm onun müvekkillerinden biri " dedi . Komiser not tutmaya başlayarak " ne tür davalar için ona danıştığını biliyormusunuz " dedi. Gerard başını hayır anlamında sallayarak " iş konularından uzak tutardı. Fakat öğrenmek için arşivine göz alabilirim " dedi. Komiser başını tamam anlamında sallayarak " en kıza zamanda bilgileri bize ulaştırırsanız sevinirim " dedi. Gerard resmi ve bir kaç kağıdı cebine atarak " anlaşıldı yarın arşivi inceleyeceğim " dedi. Kırk yaşlarındaki komiser gerardı inceleyerek " eee kafeste işler nasıl gidiyor " dedi. Gerard nefesini vererek " Marcus çıktıktan sonra hareketleneceğini düşünüyorum dün akşam bir dövüş yapmış bile numaralarına başladığını düşünüyorum " dedi. Komiser in " dövüşü izledin mi peki " diye sorduğunda gerard düşünceli bir şekilde kem küm ettiğinde adam kaşlarını çatarak " kızıl sevgilinden haberim var gerizekalı " dediğin de gerard donup kalmıştı. Adam yerinden kalkıp tavsiye verir bir şekilde " düzenli bir ilişkiye sahip olman sevindirici bir şey ama işlerini sekteye uğratmasına izin verme " diyerek gerardın omzuna vurup oturdukları restoranın çıkış kapısına doğru yürürken " ani çağrıya geldiğin ve öğle yemeği ısmarladığın içinde teşekkürler " dedi.

Gerard düşüncelere dalgın bir şekilde " önemli değil " demişti. Düşünceli bir şekilde komiserin dediği düzenli ilişki lafına takılmıştı. Erza onun gerçekten hoşuna gidiyordu. Onunla vakit geçirmeyi sevmişti. Üstelik onunla defalarca sevişmesine rağmen hala onu istemesi yokmu. Çıldırtıyordu onun bu düşüncesi " bu ne demek oluyor " diye söylendi. Nefesini vererek garsondan hesabı istedi birden somurtarak " lanet moruk hesabı bana kitledi" diye söylendi. Hesabı ödedikten sonra ayağa kalkarak cafeden çıkmıştı. Elleri çepte arabasına doğru giderken Victoria Secret'ın bir masasının önünde geçerken durup vitrine baktı. Biraz inceledikten sonra gözleri bir modelde takıldı. Bunun erzaya baya yakışır diye düşündü. Sonra aklına bir fikir gelince hınzır şekilde gülümseyerek mağazadan içeri girdi.