Merhabalaaar!
Okunma,vote,yorum arttıkça yazma şevki geliyor resmen a dostlar!
Öncelikle bu bölüm ceyda_dilekci adlı eşsiz piksellerimden birine gidiyor,umarım beğenirsin!
Bölüm şarkılarını merak edenleriniz için,bölüm şarkıları ya yazarken dinlediğim şarkılardır ya da sizlere de dinletmek istediğim şarkılar. Kuru kuru okumanızı istemem :)
Şimdilik bu kadar çene yeter,hepinize iyi okumalar!
Not:İthaf isteği kabul edilir! :D
###
"Ayten! Ayten çık dışarı! "
Melis de ben gibi sıçrayan uyandığında elimdeki telefonun kilidini açmaya çalışıyordum. Gecenin bilmem kaçında sarhoş herifin teki kapımıza dayanmıştı. Allahım neydi Günahım!
Tuş kilidini açtıktan sonra alelacele Kerem'i aradım
"Kerem!"
"Güzelim korkmayın, geliyoruz yukarıya. "
1 saat içinde Keremler yanımıza geldi,polis çağırıp adamı gönderdik ve Klasikleşmiş(!) bir hareket yapıp bizim salonda toplandık.
"Bu saatten sonra uyunmaz bence. Ne yapsak?" diyen Can oldu. Her zaman ki gibi gözleri fıldır fıldır dönüyordu.
"Yürüyüşe çıkalım! " diye haykırış biri vardı,tabi ki vardı! Acaba kim,haydi tahmin edelim!
Yağmur bakışlarını hızlıca bana çevirdi ve "Zeynep makine değişik yerlerine monte etmemiz istemiyorsan saçmalama kuzum,donarak ölmek icin gencim ben!" dedi hışımla.
"O zaman biz gidiyoruz arkadaşlar,siz ne yaparsanız yapın, beni sevgilim yalnız bırakın ! " diyen Kerem,gülerek ayağa kalktı ve beni kucaklayıp odama çıkardı
Kucağından indiğimde şakadan karnına vurdum. "Ne yapıyorsunuz beyefendi? " dedim gülerek.
O da güldü ve bana sarıldı. "Aşkların en güzeli yürüyüş istemiş, neden çıkmayıp alışkanlığı bozalım? Zaten uzun zamandır çıkamıyorsun,makinen eskiyecek!"
Hemen ondan ayrılıp kaşlarımı çattım."Saçmalama mr.cooker,benim makinem eskimez!"
"Tamam tamam :)" dedi kahkahalarının arasından. "Hadi,eşofmanlarını giy. Ben de eve inip kendiminkileri giyerim. Sonra da doğru sahile."
"Tamam bakalım" dedim gülerken. Gülümseyip arkasını döndü. Tam odanın kapısından çıkarken onu durdurdum ve dudaklarına minik bir öpücük bıraktım. "Seni çok seviyorum 'Aşkların En Güzeli' "
"Huh!" dedi derin bir nefes bırakarak. "O iltifatı duymadın sandım,aklım çıktı!"
"A-a! Kırk yılın başı iltifat ediyorsunuz efenim,kaçırır mıyım!"
"Nankörsün,kıvırcık. Ama allahtan benim nankörümsün. Bunu da buraya bırakıp gidiyorum " dedikten sonra gitti. Arkasından 'Ukala' dediğimş duymuş olacak ki minik bir kahkaha sesi duydum.
Çok geçmeden eşpfmanlarımı giydim ve bizimkilere yürüyüşe çıkacağımızı söyleyip evden çıktım. Aşağı indiğimde Kerem de evden çıkıyordu.
"Bugün çok heyecanlıyım" dedim Kerem'in uzattığı elini Tutarken.
Bana döndü ve gözleriyle nedenini sordu.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Fotoğraf Makinesi
General FictionAilesi ölmüş 2 kız... Kaza sanılan ama cinayet olan bir olay... Katillerin oğlu maktüllerin kızına aşık olursa ne olur? Fotoğraf Makinesi bir karede en fazla neleri değiştirebilir? Hepsi ve daha fazlası Fotoğraf Makinesi'nde...