Heyyyy!
Aman da aman 2016 mı gelmiş,sefalar getirmiş efenim!
Hepinize iyi seneler arkadaşlar. Umarım seneniz her zamankinden neşeli,sağlıklı,huzurlu,başarılı geçer. Ben gibi sınavlara hazırlananlar inşallah bu sene istedikleri başarıyı elde ederler!
Yeni yıl münasebetiyle azıcık geç olsa da bölüm yayınlıyorum sizlere. Umarım beğenirsiniz. Yorumlarınızı bekliyorum!
Not: Zaman atlaması yaptım,Zeyker de yeni yıla giriyor efenim,bilginize :)
Sizi seviyorum ❤
Ayyyrıca,bu özel bölümü beni o upuuzuuuun yorumuyla sevindiren bir okuruma ithaf ediyorum. @Nurcaz , benim eşşiz pikselim. Umarım beğenirsin :D
###
"Abla ver artık şu süslemeleriii!"
Evet,tahmin edildiği gibi ev süslüyoruz. Çam ağacı almadık,sadece bir kaç süslemeyi oraya buraya takıyoruz. Balon falan var bir sürü. Beraberiz bizimkilerle.
"Melis bi otur istersen, çok yoruldun" dedi Barış, Melis'i sandalyenin tepesinden indirirken. "Bebişimiz büyüyor,biraz dikkat et lütfen!"
"Barış haklı Melis,otur artık." dedim bende Melis'in elindeki bantı alırken.
Yeğenim 3 aylık oldu ama Melis'in karnı azıcık şişti. Az beslendiğinden tabi ki ama burnundan da soksak yemiyor hanımefendi,çıldırtıyor hepimizi.
Yılbaşından sonra da düğünlerini yapacağız, hazırlıklar tamam.
"Zeynep bu ışık olmuş mu ya?" dedi Kerem,eliyle etrafı gösterirken.
Gülümsedim ve yanağını öptüm. "Harika olmuş, ellerine sağlık"
"Ben böyle ödüllendirileceksem her zaman ışıklandırma ile ilgileneyim güzelim?" dedi ukalaca gülümseyerek. Kaşlarımı çattım hemen.
"Kendinize gelin mr.cooker!"
"Tamam güzelim, sustum :D"
Süsleme işi bittikten sonra Can ve Barış'ı markete yolladık, Melis müzikleri falan ayarlıyor içeride,Yağmur ise odasında sanırım,Aksel ve Eda terasa çıktılar. Biz ise sevdiceğimle birlikte mutfaktayız.
"Keereeem! Ne kadar dağınık çalışıyosun sen?" dedim Kerem'e,önündeki yarısı tezgaha dökülmüş un kutusunu gösterip. "Onları kurabiye karışımına koyman gerekmiyormuydu hayatım?"
"Güzelim tamam da sen bi kendi önüne bak istersen?" demesiyle kendi önüme baktım. Bakmaz olaydım.
"Of!"
"Şişirme öyle yanaklarını,ısırasım geliyor. " diyen Kerem çok geçmeden yanağımı ısırdı tabi. Katıksız öküz!
"Çok canisin!" dedim yanağımı ovakarken ama dayanamayıp intikam hırsıyla bende ısırdım yanağından.
Acıyla mırıldanıp yanağını ovuşturdu. "Senin de bi farkın yok be güzelim! "
Gülerek önüme döndüm ve pastanın pandispanyasını kalıba döküp fırına verdim.
Bir 15 dakika sonra Can ve Barış ellerinde bir sürü poşet ile eve dönmüşlerdi. Bunları kim yiyecekti bilmiyordum ama tüm İstanbul 'u doyurmaya yeterdi.
Alınanları yerleştirdikten sonra mutfağa dönüp pasta yapımını tamamladım ve Kerem'de kurabiyeleri fırından çıkarıp servis tabağına yerleştirdi. Elimizdekileri de içerideki yemek masasına götürdüğümde ağzım açık kalmıştı,masa resmen ışıldıyordu.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Fotoğraf Makinesi
Ficção GeralAilesi ölmüş 2 kız... Kaza sanılan ama cinayet olan bir olay... Katillerin oğlu maktüllerin kızına aşık olursa ne olur? Fotoğraf Makinesi bir karede en fazla neleri değiştirebilir? Hepsi ve daha fazlası Fotoğraf Makinesi'nde...