Parmaklarımı diğer elim ile iyice ovdum. Yaza yaza bir hal oldum olanları. Lydia şok olmuş bir şekilde yazdıklarımı okuyordu. Eskiden Chris'in bana yaptıkları , nasıl tedavi gördüğüm vs. Okuması bittikten sonra kağıdı katladı ve parçalara ayırıp çöpe attı. Yanıma oturdu ve sırtımı ovmaya başladı.
'' Çok kötü şeyler olmuş gerçekten.'' dedi üzülmüş gibi yaparak.Sonra güldü ve devam etti. '' Ben de kötü çocukları severim!'' dedi ve el çırparak sınıftan çıktı. Allison gözlerini devirdi ve Lydia'nın arkasından gitti. Ellerimi masada birleştirdim. Sonra başımı ellerimin üstüne yasladım. Başım ağrımaya başlamıştı ve benim baş ağrılarım gerçekten feci olurlar. Saçma saçma konuşurum ve agresif olurum. Tam uyumaya başlıcaktım ki kapı aniden açıldı ve şiddetle çarpıldı. Hızla başımı kaldırdım. Isaac burada ne arıyor? Ve neden burnundan soluyor? Hızla yanıma geldi ve kolumdan tutarak beni duvara yapıştırdı.
'' Kim o? Kim o Sophie?!'' dedi bağırarak. Gerçekten korkmuştum ve korkudan gözlerimi sıkı sıkı kapattım. Yavaşça gözlerimi açtım ve ona bakmaya başladım. Bildiğim titriyordum. Sanki kutuplardayım ve üşüyorum. Bakışları hafifleşti ve kolumdaki elleri gevşedi. Bana yavaşça yaklaşmaya başladı. Bu işin sonu iyi değil diye düşünürken aniden dudaklarımızı birleştirdi. Nedensizce ona karşılık veriyordum. Çok narin ve yavaş öpüyordu. Dudaklarımızı birazlığına ayırdı. Ellerimi göğsüne yerleştirdim ve onu hafifçe ittim. Hızla arasından sıyrıldım ve sınıftan çıktım. Koşarak bahçeye gittim ve bahçedeki gizli yerime gittim. Bahçede çalılıklar arasında ufak bir yer var. Oraya çömeldim ve şaşkınlığımı gidermeye çalıştım. Bana neden böyle davranıyordu? Chris gelene kadar aramıza sıra dağlar koymuştu fakat şimdi neden böyle yapıyor? Yoksa Lydia'nın dedikleri doğru mu? Saçmalama Sophie! Peki öyle değilse neden hesap sordu ve beni öptü? Kafamdaki soruları okulun zili böldü. Ayağı kalktım ve üzerimi silkeledim. Yavaş adımlarla sınıfa girdim. Rastgele bir sıraya oturdum. Defterimi çıkarttım ve bir şeyler karalamaya başladım. Bu dersimde sadece Stiles vardı. O da geldi ve yanımdaki sıraya oturdu. Sonra bana eğildi ve konuşmaya başladı.
'' Annenin bu akşam Scott'lara gideceğini biliyor muydun? Hem de dolunayda. '' dedi Stiles. Gözlerimi açarak ona baktım.
'' Süper haberinde yok. Annen bir şeylerden endişeleniyor olabilir. O yüzden sende bu akşam gel. Bende orada olacağım. Anneni oyalamaya çalışacağız. '' dedi. Başımı salladım ve önüme döndüm.
***
'' Kızım ben Melissa'lara gidiyorum. '' diye bağırdı annem. Hızla pantolonumu geçirdim ve merdivenlerden koşarak indim. Annem tam kapıdan çıkıyordu ki bana baktı. Ona 32 diş güldüm ve koluna girdim.
''Sen de mi gelmek istiyorsun? İyi öyle olsun bakalım.'' dedi ve giriş kapısını açtı. Hızla evden çıktık. Biraz yol yürüdükten sonra eve vardık. Zili çaldım ve beklemeye başladık. Kapıyı Stiles açtı.
'' Aaa! Bayan Carter ve Sophie ! Geleceğinizi bilmiyordum!'' dedi. Şunu söylemeliyim ki gerçekten kötü bir oyuncuydu. Gülmemek için kendimi zor tutuyordum. Dudaklarımı dişlemeye başladım. Stiles bana 'yapma şunu!' dercesine baktı.Sonra anneme döndü ve sevecen bir gülümsemeyle içeriyi gösterdi.
'' İçeri geçin.'' dedi Stiles ve geri çekildi.Geri çekilirken de halıya takıldı ve sendeledi. Bu sefer kendimi tutamadım ve gülmeye başladım. Annem bana garip garip baktıktan sonra içeri girdi. Bende içeri girdim ardından. Stiles kapıyı arkamızdan kapattı. Melissa annem ile sarılmasını bitirdikten sonra bana sarıldı. Ufak bir kucaklaşmadan sonra ayrıldı.
''Hoşgeldiniz kızlar!'' dedi Melissa. Stiles'a baktığımda gözlerini kısmış Melissa'ya bakıyordu. Gülmemek için yine kendimi zor tuttum.Stiles bana yukarıyı işaret etti. Bende başımı salladım. Tam salondan çıkacaktım ki annem seslendi.
''Scot'ın odasına mı?'' dedi annem. Bir an 'Yok cehennemin dibine anne.' demek istedim fakat tabii ki vazgeçtim.Başımı salladım.
''Scott nerede? Gelse de biraz muhabbet etsek.'' dedi annem. İlk defa annemin ağzına kürek ile vurmak istedim. Stiles araya girdi.
''Şey Scott okulda.'' dedi. Ona tip tip baktım. Akşamın köründe? Okul? Annemde kaşlarını kaldırdı.
''Şey... öğretmen ceza verdi de. Akşam okulu temizleme cezası! '' dedi Stiles. Annem inanmayan gözlerle baktı fakat yine de başını salladı.
''Bizim Scott'ın odasına gitmeliyiz.'' dedi Stiles. Annem gözlerini açtı. Bende Stiles'a tip tip bakmaya başladım.Stiles anlamış olucak ki yeniden toparlamaya çalıştı.
''Şey Scott'ın yeni yatağını göstereceğim de. Çok yumuşak. '' dedi Stiles. Gözlerimi açma sırası bendeydi. Sonra ise elimle alnıma vurdum. Bu çocuk yalan söylemesin. Stiles yeniden anladı yaptığını ve gülümsedi. Sonra ise tabana kuvvet koşarak yukarı çıktı. Bende anneme gülümsedim ve odaya gittim. Odanın içine baktığımda gördüklerim gerçekten beni korkuttu.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Teen Wolf (Brand New Friend)
Fanfiction''Beni dikkate alıyor musun? Tanrım almıyorsun! Hadi ama kim bilir kaç günden beri tanışıyorsunuz ve ... ve ... '' daha fazla konuşamamıştım. Çünkü tam da karşımda tişörtünü çıkarmıştı. Kısacası yarı çıplaktı. Sesli bir şekilde yutkundum ve gözlerim...