MERHABA DOSTLAR :D ÖNCELİKLE SİZİ YİRİM. YORUMLARINIZ BENİ ÖLDÜRÜP BİTİRİYOR :D ÇOK SAĞOLUN :D İYİ OKUMALARR!
Gözlerimi öyle sıkıyordum ki sanki beni göremiyecekti. Sonunda pes ettim ve gözlerimi açtım. Hızla arkamı döndüm.
''Merhaba Isa... Chris?'' dedim şaşırarak. Onunda yüzü şaşkındı.
''Sophie. Sen ... çok güzel görünüyorsun.'' dedi hayranlıkla. Elini saçıma götürdü ve önüme düşen saç tutamını arkama attı. Elini yanağıma koydu.
''Şey benim gitmem gerekiyor.'' dedim ve geriye çekildim. Sonra seri adımlarla dolabımı buldum. Açtım ve içeriden ilk dersim olan Fizik kitabını aldım. Kapıyı kapatır kapatmaz karşımda burnundan soluyan bir Isaac gördüm.
''Arkadaşım benimle bir yere kadar gelebilir misin?'' dedi şirin bir ses tonu çıkartmaya çalışarak.
''Şey arkadaşım ben derse geç kalıyorum. Ona gitmeliyim.'' dedim şirinlikle ve ilerlemeye başladım. Hızla geldi ve kolumdan tutarak yönlendirmeye başladı. Sonunda bir yere girdik ve arkamızdan kapıyı kapattı. Beni duvar ile arasına aldı.
''Ne yaptığını sanıyorsun sen? Böyle giyinmeler falan.'' dedi Isaac. Gözlerinden alevler fışkırıyordu sanki.
''Ben kurbanım. Kendim isteyerek mi yaptım zannediyorsun? '' dedim. İyice dibime girdi. Yüzümü elleri arasına aldı.
'' Seni hiçkimseyle paylaşmak istemiyorum Sophie.'' dedi.
''Ben senin oyuncağın değilim. '' dedim kaşlarımı çatarak. '' Beni nasıl sahiplenebilirsin?'' dedim.
''İşte böyle.'' dedi ve dudaklarıma yapıştı. Kollarımı boynuna sardım. O da belimi sardı. Tanrım! Sonra ayrıldık.
''Bu beni sahipleneceğin anlamına gelmiyor. Çıkmıyoruz bile.'' dedim. Sırıttı.
''Tamam o zaman. Şu andan itibaren çıkıyoruz.'' dedi ve odadan çıktı. Az önce ne oldu?
***
''Eski halini istiyorum.''dedi Stiles. Gözlerimi devirdim.
''Ben kendimi böyle seviyorum.'' dedim. Sağolsun dolabım hazine gibi. İçini arayınca tişört,pantolon ve spor ayakkabı bulmuştum.Bu sefer o gözlerini devirdi. Karşıdan gelen kişiyi gördüğümde ağzımdan çıkan tek şey şuydu.
''Burada ne yapıyor bu?''
''Merhaba'' dedi sırıtarak.
''Derek burada olmaman gerektiğini biliyorsun değil mi?'' dedim.
''Hayır bilmiyordum! Ben de 1. sınıfa gidicem.'' dedi çocuk rolü yaparak.
''Oyunculuğun berbat.'' dediim yüzümü ekşiterek.
''Yürü be Sophie.'' dedi Stiles. Derek ona öyle bir baktı ki ben bile korktum o derece.
''Sorun ne?'' dedim.
''Sizinle konuşmam gerek. Yani insanlarla değil. Kurt adamlarla.'' dedi küçümseyici tavırla.
''Ha ha ha. Çok komik.''dedim yapmacık gülerek.Tam da o sırada Scott geliyordu.
''Scott!'' diye bağırdı Stiles. Hızla yanımıza geldi.
''Ne oluyor? Sen burada ne yapıyorsun Derek?'' dedi Scott. Tek kaşımı kaldırdım ve sırıttım.
'' Bir şey öğrendniz mi diye sormaya geldim. Malum birileri haber vermedi de.'' dedi bana bakarak. Gözlerimi devirdim.
''Hiçbir şey bulamadık. Bir medyumları olduğunu düşünüyoruz.'' dedi Scott.
''Medyum mu? Neden?'' dedi Derek.
''Biz gelmeden hastaneden çıkmış ve kayıtlarını silmişler.'' dedi Stiles.
''Bence ikizlere gidip bir şeyler sormalıyız. Onlar birşey biliyorlardır.'' dedim.
***
''Başları bir kadın. Bir de yardımcısı var ama o erkek. İsmi aklıma gelmiyor. M ile başlıyordu sanırım.'' dedi ikizlerden biri.
''Matt olabilir mi?'' dedim. Bana minnetle baktı.
''İyi de sen nereden biliyorsun?'' dedi.
''Bir akıl yürütmüştük ve sanırım doğru çıkıyor. Başları kim acaba biliyor musunuz?'' dedim.
''Sadece kadın olduğunu biliyorum. İsmini kimse bilmiyor. Matt bile.'' dedi diğer ikiz.
''İçimizden biri onun kim olduğunu anlayacağı için ismini vermiyor. Çok akıllıca.'' dedim.
''Hey bu o.'' dedi. Camdan dışarıya bakıyordu. Hızla gidip baktım. İyi de bu bize saldıran kişiydi.
''Bu nasıl olur? Derek ile Matt okul arkadaşıydı. '' dedim. Birisiyle konuşuyordu. Bir kadın olduğunu giydiği tayttan anlaşılıyordu. Bu o kadın olabilirdi.
''Bu o kadın olabilir.'' dedim fısıltıyla. Sonra koşmaya başladım. Merdivenlerden hızla inerken telefonumdan rastgele birini seçip aradım.
''Alo?'' dedi Scott.
''Scott okulun önünde bize saldıran kişi ile bir kadın var. Bu o kadın olabilir. Lütfen hızlı ol!'' dedim ve telefonu yüzüne kapattım. Tam çıkışa gelmiştim ki arabasına binip gittiğini gördüm. Arkasından koştum fakat yetişemedim.
''Lanet olsun!'' diye bağırdım. Ellerimi belime koydum ve derin nefesler aldım. Kadının kafasında şapka vardı. Görememiştim. Kahretsin! Bu kadını bu-lu-cam!
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Teen Wolf (Brand New Friend)
Fanfiction''Beni dikkate alıyor musun? Tanrım almıyorsun! Hadi ama kim bilir kaç günden beri tanışıyorsunuz ve ... ve ... '' daha fazla konuşamamıştım. Çünkü tam da karşımda tişörtünü çıkarmıştı. Kısacası yarı çıplaktı. Sesli bir şekilde yutkundum ve gözlerim...