''Baba?'' dedim şaşkınlıkla. Şu anda babamın burada olduğuna mı yoksa babamın Derek'in amcası olduğuna mı tepki vereyim gerçekten şaşkındım. Ne yapacağımı bilmiyordum. Babam beni takmadan Derek'e gitti ve sarıldı. Kulağına bir şeyler fısıldamıştı ki Derek onu yere fırlattı. Gözlerim açılmış ne olduğunu izliyordum. (Onları gidip durdurmam gerekirken g*t korkusundan gidip durduramıyorum açıkçası.) O sırada babamın da o şeylere dönüştüğünü gördüm. Çok korkmaya başlamıştım. Babamın benden bir sürü şey sakladığını bilmeliydim. Aksine onun babam olduğundan bile şüpheliyim artık. O sırada başıma öyle bir ağrı geldi ki kendimi yere atmak zorunda kaldım. Kendime gelemiyordum. Her yer dönüyordu sanki. Başımda bir sürü sahneler geçmeye başladı. Hiç hatırlamadığım sahneler. O sırada tamamen yere serildim. Gözlerim açıktı fakat herşey dönüyordu. Isaac başımdaydı ve bir şeyler söylüyordu. Fakat onu duyamıyordum. Sanki kulaklarım kapanmış gibi. Duyduğum sadece sessizlik. O sırada yüzüme bir gülüş yayıldı. Biraz yerimde doğrularak Isaac'in kulağına eğildim ve fısıldadım.
''Sekret moye lyubov' '' Sonra ise gözlerim kapandı.
***
Aşırı büyük bir baş ağrısıyla gözlerimi açtım. Evimde yatağımda yatıyordum. Hepsi hayal miydi yoksa gerçek miydi? Gerçekten ayırt edemiyordum. Ama sonra aklıma doluşan hatıralarla yüzümde gülücükler açmaya başladı. Hızla aşağı indim. Babam ve annem yemek yiyiyorlardı. Hızla yanlarına gittim ve oturdum. Babam bana endişeli gözlerle bakıyordu.
''Kızım iyi misin?'' dedi öne eğilerek. Ona gülümsedim ve başımı salladım.
''Evet iyiyim. Başıma neden ağrı girdi hiçbir fikrim yok. Sadece ölücekmişim gibi hissettim. Ben buraya nasıl geldim?'' dedim başım karışmış bir şekilde. Babamın yüzünde bir gülücük oluştu.
''Ben getirdim. Orada bayılınca bir ara ayıldın ve ben iyiyim sadece eve gitmek istiyorum dedin ve bende buraya getirdim.'' dedi sevecenlikle. Yüzümdeki sahte gülümsemeyle yemeğime başladım. Aklımdan geçen farklı farklı şeytani fikirlerle yüzümdeki sırıtışa engel olamadım. Anneme baktım. Bana bakıyordu hemde endişeli bir şekilde. Göz kırptım ve yemeğime döndüm.
***
Çantamı daha sıkılaştırdım ve anneme gülümseyip evden çıktım. Aklımdan geçen pis pis şeytani fikirlerle okuluma gidiyordum. O sırada birisine çarptığımı fark ettim. Başımı kaldırıp baktım. Bu Alisha'ydı. Gülümsedi ve bana sarıldı.
''Ne zamandan beri görüşmüyoruz. Nerelerdeydin?'' dedi gülümsemeyle. Yapmacık gülümsemeyle cevap verdim.
''Buralardaydım işte. Sadece ufak işlerim vardı.'' dedim. Yüzündeki gülümseme bir anda söndü.
''Noldu? Gördüklerin biraz canını mı yaktı?'' dedim gülümsemeyle. Bu gerçekten ama gerçekten iyi bir gülümsemeydi. İntikam gülümsemesi.
''Beni Clara yapanın sen olduğunu biliyorum. Peter'la ortak olduğunuzu özellikle. Saklanacak bir şey kalmadı. Sophie geri döndü.''
ÖNCELİKLE BÖLÜMÜN GEÇ GELMESİ DOLAYISIYLA SİZE ÇOOOKKK ÖZÜR DİLİYORUM. ŞU SIRALAR İLHAM PERİLERİM BENİ TERK ETTİLER VE HİÇBİR ŞEY AKLIMA GELMEDİ. SON ANDA ARTIK SOPHIE GELSE DE RAHATLASAK DEDİM VE TA DAAA :D NEYSE İYİ OKUMALAR :dd <3
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Teen Wolf (Brand New Friend)
Fanfic''Beni dikkate alıyor musun? Tanrım almıyorsun! Hadi ama kim bilir kaç günden beri tanışıyorsunuz ve ... ve ... '' daha fazla konuşamamıştım. Çünkü tam da karşımda tişörtünü çıkarmıştı. Kısacası yarı çıplaktı. Sesli bir şekilde yutkundum ve gözlerim...