49.KISIM
Esra içinde garip bir buruklukla yaşıyordu. Ömer'i aramayı defalarca düşünmüş ama numarasını bir türlü hatırlayamamıştı. Babası bir müddet daha bekleyip Nihat yakalanınca ararız deyip numarayı vermiyordu. Komser kimseyi arayıp görüşmemelerini tenbihlemişti çünkü, Bir filimde izlemişlerdi, Bir çete aradıkları adamı cep telefonu konuşmasını dinleyip yerini tesbit emişlerdi. Onun için bir süre daha beklemeleri gerekti.
Hala kızları Esra yı hiç yalnız bırakmıyor, ondan ayrılmayı hiç istemiyorlardı. Sibel in çalıştığı kreşteki görevli kızlardan biri evlenip başka bir şehre taşınmak zorunda kalınca Sibel inde ısrarlarıyla Esra yı bir süre denenme koşuluyla kreşte çalışmaya ikna ettiler. Çok heycanlıydı. Acaba başarılı olabilecekmiydi .
Anne ve babası onun bir işle meşğul olacağı için memnundular. Biraz meşguliyet ona bu sıkıntılı dönemi atlatmasında yardımcı olabilirdi. ilk gün inanılmaz derecede zorlanmış ama çabuk atlatmıştı. Sibel her zor anında yanındaydı. İki gün sonra işin tamamen sevgi ve sabırdan geçtiğini öğrenmesiyle şevkle işe sarıldı. Çocuklar rüyalarına girmeye başlamıştı. Kreşin sahibi onu pek sevmiş kabul etmesi için rica etmişti. Esra nın kim olduğunu bilmiyordu bile , ama onun güzel yüzü ölçülü davranışları ile sevmişti.
Sibel i çok iyi tanır ve severdi. Onunla akraba olmaları bile yeterdi zaten. Lisansı olmadığı için temizlik personeli olarak gösterilecekti. Esra deneme süresinin bitmesiyle işi kabul etti.
Kreşin sahibesi dindar nur yüzlü bir kadındı. İsmi Hatice idi ona herkes Hatice ana diyordu. İkiz çocuklarını ve eşini trafik kazasında kaybetmiş henüz otuz yaşına bile gelmeden dul kalmıştı. Acısını unutmak avunmak için bu kreşi açmıştı.
Akşam yemeğinden hemen sonra kızlar odalarına çekilip yatana kadar el işi yapıp sohbet ediyorlardı. Onları en çok şaşırtan Esra nın evlenip boşanmış olduğunu ögrenmeleri olmuştu. O andan itibaren her fırsatta ısrarla boşandığı eşini evlenme hikayesini anlatmasını istediler. Bu kadar güzel bir kızın değerini bilmeyen hayırsız kimdi. Sonunda kimseye bahsetmemeleri koşuluyla Ömer le yaşadıkları macerayı anlatmaya başladı. O konuşurken hiç sözünü kesmeden dinlediler.
Vakit geç olup yatma saati gelince isteksizce kalktılar. Tam heycanlı yerinde kalmıştı. Hayatlarında bu kadar heycan verici bir macera yaşayan birini tanımamışlardı. Hikaye anlatması fazla sürmedi. Kızlar ertesi gün tamamını dinlemeden kalkmadılar. Anlatılanları dinlerken adeta yaşamış gibiydiler. Şimdi ikiside Ömer i merak ediyorlardı. Onlara nikah resimlerinden Ömer i gösterdi. Kızlar resimdeki genç adamın ciddi haline güldüler. Sibel
- Esra duyunca inanamamıştık dayımızın kızı ünlü bir sanatçı oldu diye. Demekki ünlü olmanın şöhrete kavuşmanında bazı riskleri var. Allahtan Ömer eniştemiz seni herkesten önce davranıp o batağa düşmekten kurtarmış.
- Haklısın Sibelciğim hiç bir şey göründüğü gibi değil, herşeyin bir bedeli vardır. Ömer olmasa bu bedeli ben çok ağır ödeyecektim.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
CENNET VADİSİ
AcciónCENNET VADİSİ ROMAN ( Yazan Metin Yiğit) Esra Üniversite mezunu sanatçı adayı genç ve güzel bir kız. Nihat Ordu mensubu görevini kötüye kullanan sinsi bir istihbaratçı Ömer Babasının söz verdiği bir evliliğe zorlanan genç bir delikanlı Bu hikaye...