Kayıp(10.bölüm)
Profesör akşam saatlerinde kütüphaneden çıkıp karşıdaki markete gitti. O zamandan beri geri dönmedi. İvanın adamları onu arayıp profesör'ün kaçtığını haber verdiler.
Evvet! Herkesin düşündüğü gibi profesör marketteki boş kutuların birine girdi. Sonra kutuyu kamyona taşıdılar ve böylece profesör İvanın adamlarına yakalanmadan kaçmayı başardı.
Profesör Hambert Rudolf'la kaldıkları otele gitti ilk önce. İçeride hiç tanımadığı bir kadın vardı. Bu Natalya'ydı.
Natalya: Aaa!Siz kimsiniz? Rudolf nerede?
Profesör:Onu ben size sormalıyım! Ama ilk önce kim olduğunuzu söyleyin!
Natalya: Ben Lena. Rudolf'un sevgilisiyim.
Prof.Hambert:Ne?! Bende onun patronu ve aynı zamanda yakın bir arkadaşıyım.
Natalya: "Çabuk havaalanına gitmeliyiz. Rudolf gidiyor. Fazla zaman yok belki de."
Rudolf saat 14:00 için bilet almıştı. Ve saat 13:15-ti. Sadece 45 dakikaları kalmıştı. Otelden çıkıp hemen bir taksiye bindiler.
Onların arkasından İvan'ın adamları otele geldiler. Profesör'ün çıktığını öğrendiler. Onlarda profesör'ün peşine düştüler.
Taksi son hızla havaalanına doğru giderken yolda kaza olduğunu gördü. Bu yüzden yolun bir kısmı kapatılmıştı. Havaalanına az bir yol kalmıştı. Yolun geç açılacağını anlayan profesörtaksicinin parasını verip indi. Koşmaya başladı. Natalyada onun arkasından koştu.
Rudolf''un uçağa binmesine 15 dakika kalmıştı. Son zamanlarda profesör'le yaşadığı anları hatırladı. Piramit macerası,Roma,Alp dağları... Ve en sonda Rusya maceraları. Önce toplantı için geldikleri Moskovada başlarına gelmeyen kalmadı. Kötü insanların oyuncağı oldular. Toplantıda aslında Prof.Hambert'i Rusyaya getirtmek için bir oyundu. Ajan İvan'ın planının bir parçasıydı. Önce profesör toplantıya gitmek için otelden çıktı. Sonra yolda İvan'ın adamları taksinin önüne kesip Prof.Hambert'i kaçırdılar. İvan ona bir teklif etti. Güçlü bir bomba yapmasını istedi. Prof.Hambert bunu kabul etmedi ve onu öldürdüler. Böyle sanıyordu Rudolf. Ama aslında Prof.Hambert yaşıyordu. Ama başka bir isimle yaşıyordu. Üstelik 20 yaş gençleşmişti.
Rudolf tam kalkıp giderken profesörve Natalya koşa koşa geldiler. Profesör "Rudolf dur! Gitme!"-diye bağırdı. Rudolf dönüp arkasına baktı. Natalya'yı görünce durdu.
Natalya: Rudolf, sana bir şey itiraf etmeliyim.
Rudolf: Çabuk ol! Uçağı kaçıracağım.
Natalya: Prof.Hambert aslında ölmedi.
Rudolf: Ne?! Nasıl olur?
Natalya: Dinle! Ajanlar onu kaçırıp ameliyatla yüzünü değiştirdiler. Bu karşındaki adam Prof.Hambert.
Prof.Hambert: Doğru söylüyor, Rudolf. Ayrıca onun ismide Lena değil Natalya. O da ajan.
Rudolf: Demek, hepsi yalandı. Ama ben seni çok sevmişdim.
Natalya: Öyle yapmam gerekliydi Rudolf. Bende seni çok seviyorum.
Prof.Hambert: Haydi,geri dönelim!
Rudolf'u alıp dışarı çıktılar. Havaalanının önünde duran taksilerden birine bindiler. O an Natalya bir keskin nişancının hedefi oldu. Tam kafasından vuruldu. Rudolf daha bu olayın şokunu atlatamadan profesör taksiciye hemen gitmesini söyledi. Taksici hemen hızlandı. Arkalarından İvan'ın silahlı adamları geliyordular. Etrafı ormanlarla süslenmiş bir yolda taksinin benzini bitti. prof.Hambert ve Rudolf arabadan inip ormana kaçdılar. Arkalarından 4 kişi geliyordu. Profesör ve Rudolf ormanda ayrıldılar. İkiside başka yollardan gittiler. Adamlar Rudolf'u görmediler. Hepsi profesör'ün peşine düştüler.
Adamlardan biri ormanda koşarken ayağı sarmaşıklara takıldı ve kafasını bir ağaca çarparak bayıldı. Birinin gittiği yolda ağaçların arkasından garip sesler gelmeye başladı. Adam ses gelen yere doğru gitmeye başladı ve ağaçların arkasından kocaman bir ayı çıktı karşısına. Adam hemen kaçıp gitti ormandan. Diğer iki adamsa bir yerde profesörü kıstırdılar. Adamlardan biri silahla profesöre yaklaşdı. O an Rudolf yetişti. Elindeki odunu adama doğru fırlattı. Tam kafasından vurdu. Adam bayıldı. Öbür adam tam silahla Rudolf'u vuracakken profesör ayağa kalkıp silahı elinden almaya çalıştı. Silahı çekmeye başladı. Bu an ateş sesi geldi silahdan. Rudolf "Acaba kim vuruldu? Yoksa, profesör'mü?"-diye sorular sormaya başladı kendi kendisine.
Sizce de bu sefer vuruldu mu profesör?...
ŞİMDİ OKUDUĞUN
KAYIP
AdventureGözlerini kapatır profesör. Derin ve ürkütücü bir karanlığın içine dalır. Karanlıkta göz gözü görmüyorken tanıdık olmayan bir ses kulağını işgal eder: "Yolundan geri dön, Hambert! Yolundan geri dön!" Bu ses bir delinin özenle süslediği hayal ü...