Kayıp(15.Özel bölüm)
Profesör kapağı açtı. Tabakta zaman ayarlı bir bomba düzeneği vardı.
Rudolf:
"Olamaz! Bomba var."
Prof.Hambert:
"2 dakika vaktimiz var. Hemen kaçmalıyız!"
Profesör ve Rudolf büyük bir telaşla kapıya koştular. Ama kapı kilitliydi .Ne yapacaklarını bilmiyorlardı. Bombanın patlamasına 1 dakika 50 saniye kalmıştı. O an profesör Rudolf'un kolundan tutup cama doğru koştu. Vinç'e doğru atladılar. Şoföre hemen aşağıya indirmesini söylediler. Aşağıya inince hemen atlayıp kaçtılar. Onlar kaçarken otelde bir gürültü koptu. Siyah dumanlar çıkmaya başladı. Onların odası yanıyordu.
Rudolf:
"Bu neydi böyle yaa?!"
Prof.Hambert:
"Bizi öldürmek isteyen adam burnumuzun dibine kadar gelmiş. Bundan sonra daha güvenli bir yere geçmeliyiz."
Rudolf:
"Peki, nasıl buldular bizim yerimizi?"
Prof.Hambert:
"Bilmiyorum!"
Profesör ve Rudolf rengarenk Paris sokaklarını gezmeye başladılar. Kiralık bir ev arıyorlardı. Sokakların birinde kiralık bir ev buldular. Ev sahibi yaşlı bir kadındı. Saçları beyazlamış, etrafında hiç kimse kalmamıştı. Çocukları bırakıp gitmişti. Yaşlı kadın kiracı değil, aslında arkadaş arıyordu kendine. Bir aylık kira parasını verip eve yerleştiler.
Artık prof.Hambert'in çoktandır beklediği an gelmişti. Bugün sevdiği kadın Katerina'yla buluşacaktı. Biraz güzel zaman geçirecek ve yılların hasretini giderecekti. Gitmeden önce Rudolf'u tenbihledi.
Prof.Hambert:
"Tabancan yanındamı?"
Rudolf:
"Evet, yanımda, profesör."
Prof.Hambert:
"Ben gelene kadar çok dikkatli ol! O adam yine saldıra bilir."
Rudolf:
"Sen merak etme profesör! Keyfine bak. Nereye gideceksiniz?"
Prof.Hambert:
"Hani Paris'te benim çok sevdiğim bir restoran vardı yaa, oraya götüreceğim."
Güzelce giyinip süslenip yola çıktı profesör.
Andrey otelden kaçtıktan sonra İvan onu aradı. Profesör'ün yine ölmediğini söyledi. Ona son bir şans verdi. Eğer bu görevi yapamazsa onu öldüreceğini söyledi. Andrey vericiyi takip ederek yaşlı kadının evine doğru ilerlemeye başladı.
Yaşlı kadın çok sevinçliydi. Neredeyse yıllardır yüzü gülmeyen kadın bir günde bütün kötü hatıralarını unutdu.
Yaşlı kadın 26 yıl önce kocasını kaybetmişti. İki oğlu ve bir kızı vardı. Kızı babası öldükten 2 ay sonra zengin bir iş adamıyla evlendi. Evlendikten sonra evden ayrıldı ve bir daha yaşlı kadın kızını göremedi. İki oğlundan biri araba kazasında öldü. Biride çalışmak için başka bir ülkeye gitti ve bir daha geri dönmedi. Sadece bayramlarda annesini arıyordu.
Yaşlı kadın yemek tariflerini yazdığı eski bir defterini çıkardı. Defterden en güzel yemeklerden birini seçti. Yemek için bütün malzemeleri hazırladı. Sadece bir malzeme yoktu yemek için. Rudolf'u çağırdı.
Yaşlı kadın:
"Rudolf, evladım markete gidip şu kağıtta yazılan malzemeyi ala bilirmisin?"
Rudolf:
"Hemen giderim, teyzeciğim!"
Rudolf kağıdı alıp evden çıktı. Yakındaki markete doğru gitti.
Andrey de oraya yaklaşıyordu. Uzaktan Rudolf'u tanıdı. Arabayı büyük bir hızla üzerine sürdü. Rudolf son anda arabanın önünden çekilip kenara atladı. Andrey arabayı durdurup indi. Elindeki silahı yere yığılan Rudolf'a doğrulttu.
Andrey:
"Sakın yanlış bir şey yapma! Profesör nerede?"
Rudolf:
"Bilmiyorum."
Andrey:
"Nasıl ölmeyi istersin? Kafandan tek kurşunmu? Yoksa benzin döküp yakmamımı?"
Rudolf sırıtarak cevap verdi.
Rudolf:
"Böyle giderse gülmekten öleceğim."
Andrey:
"Buldum ne yapacağımı! Senin üzerine bomba bağlayıp profesörün yanına götüreceğim ve ikiniz birlikte havaya uçacaksınız."
Rudolf:
"Tamam. Söyleyeceğim nereye gittiğini."
Andrey Rudolf'un elini, ayağını bağlayıp bagaja kilitledi. Onu bir mezarlığa götürdü. Rudolf'u bagajdan çıkarıp arabaya bindirdi ve kapıları kilitledi.
Andrey:
"Sen burada bekle! Şimdi sıra profesörde."
Andrey profesörün nereye gittiğini öğrendi ve restorana gitti.
Restoranda arkası camlara dönük bir şekilde oturmuş bir adam vardı. Profesöre çok benziyordu ve aynı kıyafetleri giyinmişti. Andrey adama yaklaştı. Silahı kafasına doğrultup konuşmaya başladı.
Andrey:
"Yolun sonuna geldin artık, profesör!"
Adamı arkasını döndü. O profesör değildi. O bir polisti. Polisler Andrey'i tutuklayıp götürdüler. Onlar gittikten sonra prof.Hambert ve Katerina saklandıkları yerden çıkıp baş başa romantik bir akşam yemeği yediler.
Prof.Hambert:
"Sonunda kavuştuk bir birimize! Yıllardır bu günü bekliyordum."
Katerina:
"Artık hiç ayrılmayalım,Hambert. Aaa! Afedersin, Jhon diyecektim."
Mezarlığa gelen insanlar Rudolf'u arabadan çıkardılar. Rudolf büyük bir telaşla profesörü aradı.
Rudolf:
"Alo! Profesör, dikkatli ol!"
Prof.Hambert:
"Korkma, Rudolf! Andrey yakalandı."
Rudolf:
"Peki, nasıl?"
1 saat önce
Yaşlı kadın Rudolf'un marketten geri dönmediğini görünce prof.Hambert'i arayıp haber verdi.
Yaşlı kadın:
"Hambert bey, Rudolf markete gitti ve geri dönmedi. Bahsettiklerinizden sonra tedirginim biraz. Sizde dikkatli olun!''
Prof.Hambert:
"Tamam, teyzeciğim."
Katerina:
"Ne oldu?"
Prof.Hambert:
"Şimdi gitmeliyiz!"
Şimdiki zaman
Ve bir günde böyle bitti. Yeni günde profesör ve yardımcısını yeni maceralar bekliyor.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
KAYIP
AventureGözlerini kapatır profesör. Derin ve ürkütücü bir karanlığın içine dalır. Karanlıkta göz gözü görmüyorken tanıdık olmayan bir ses kulağını işgal eder: "Yolundan geri dön, Hambert! Yolundan geri dön!" Bu ses bir delinin özenle süslediği hayal ü...