- 17 -

39.9K 1.7K 93
                                    

 Vuhuuu votelar çok çabuk geliyoo :) 60 vote bi günde geliyosa 120 vote istesem 2 günde gelir diye düz mantık yürütmiycem :D Ama adım adım artırıyorum voteları :) Bir de şu ana kadar  ki en iyi sırayı elde ettik Teen Fiction ' da :D 39 numarayız gençler :) Teen Fiction'ın 3. sayfası yanii :D Neyse muhteşemsiniz :) Bu kadar çabuk voteları yükselttiğiniz için yorum sınırını beklemeden yb koyuyorum en son 17 yorum vardı :) Sorun değil 3 yorum için sizi mi kıracağım. :D Bu arada yanlış anlaşılmasın ben her yoruma cevap verdiğim için 35 yorum gözüküyor ki açıklamama gerek dahi yoktu :D Şimdi ben bu notu hikayeyi yazmadan ekliyorum o yüzden hikayenin uzunluğu falan hakkında hiç bi bilgim yok kısa olursa kusura bakmayın ancak yazabildim :) Multimedya şapşik Cenk :)


  Anlamamış gibi Kuzey'in yüzüne baktım bir süre. O da yanıtımı bekler gibi bana bakıyordu. Fakat bir sorun vardı anlamamıştım. 

  " Hadi ama Melis eğlenceli olacak. Kırma beni." dedi ve küçük bir çocuk gibi dudaklarını büktü. Kıkırdamadan edemedim. Daha sonra kendimi toparlayıp yenidn konuya girdim.

  " Bunun ne yararı olacak?" dedim gayet ciddi bir şekilde. Ne kadar ciddi olabildiğimide bilmiyordum açıkçası.

  " Sadece çok monoton hayatlarımıza renk gelecek." dedi ve gülümsedi. Şimdide felsefik konuşmaya başlamasını bekliyordum. Gidişat öyle gibiydi çünkü.

  " Monoton mu ?" dedim ve kıkırdadım. " Dün akşam olanları unuttun herhalde?" 

  " Aslında konuyu buraya bağlaman çok iyi oldu. Bende bu konuyu açacaktım. Melis, hayatıma sen girmeden önce ne kitapçıda sabahladım, ne sarhoşa dayılandım ne de uyuşturucu iğnesiz dikiş yedim. Hayatıma renk kattın bir nevi. Hepsi sadece 2 günde oldu. Birazcık daha katsan ne olur?" Bu sefer kahkahalarla gülmeye başladım. Yaşadıklarımız hiç de iyi şeyler değildi ve bunu monoton hayatında renk olarak algılıyordu. Biraz mantıklı düşünmeye başladım. Aslında iyi olabilirdi. Kuzey'le sevgili gibi davranmak (!). Ben zaten Kuzey için ölüp bitmiyor muydum? Hemen atlamam gerekiyordu aslında.  Fakat konuyu düzgün bir şekilde bağlamama gerekiyordu.

  " Bu yaşadıklarımız güzel şeyler değildi." dedim ciddi gibi davranmaya çalışarak.

  " Ben eğlendim." Kuzey'e içimden sövüyordum aslında. ' Madem hayatına renk kattım, madem benimle eğlendin ve madem benimle böyle bir oyun oynamak istiyorsun, çıkma teklifi etsene manyak herif!'demeyi çok isterdim. Sadece gülümseyebildim. 

  " O halde bunu sürdürebiliriz. Ayrıca insanları keklemek sanırım eğlenceli olacak." dedim yüzümde hiçbir duyguya yer vermemeye çalışarak. Gülümsedi ve yerinden doğrulup dirseklerini masaya koydu.

  " Fakat her oyunun kuralı vardır değil mi? Kuralları belirleyelim, bir kural sen bir kural ben."dedi ve elini şakağına dayayıp biraz kamburlaştı. Biraz düşündü ve tekrar konuşmaya başladı.

  " Kural 1 : Bu oyunu senden ve benden başka kimse bilmeyecek. Cenk va Eda'da dahil."dedi ve yeinden doğrulup sandalyeye yaslandı. Derin bir nefes aldım akıllıca bir kural düşünmeliydim. Belki bu oyunu bir fırsata dönüştürebilirdim. Aklıma gelen fikir ile gülümsedim ve Kuzey'e döndüm.

  " Kural 2: Birbirimizden bir şey saklamayacağız ve bir şeyi sorduğumuzda doğruyu söyleyeceğiz. Bu ikimiz içinde geçerli." Biraz düşündü ve sonra kafasını salladı. Sonra saçını düzeltti ve masaya parmaklarını vurarak ritim tutmaya başladı.

  " Aklıma başka bir şey gelmedi daha sonra karar veririz. " dedi.

  " Peki." dedim ve bende elimi şakağıma dayadım. Hazır kural koymuşken sorsam mı acaba diye düşündüm. Sanırım zamanıydı.

Lise İneği GünlükleriHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin