24. bölüüüüğm. Ehehe sbs geçti. Çok mutluyum çok :) Da bugün sınıf hocamız annemi konuşmak için çağırdı sanırım derste azıcık fazla konuşmuşum :S Neyse şimdi bizim belli bi yerimiz vardı ordan iyice düşmüşüz :/ Lütfen yeniden gelelim oraya sizde yardım edin aşkolar :) Ya zaten en büyük yardımınız yorumlarınız ve votelarınız olacaktır :) Sizleri çok seviyorum hadi okuyun :D Multimedya hepinizin gıcık olduğu ama çok yakışıklı olan Erkaağn :))
Şaşkın bakışlarım bir Erkan birde Kuzey'in arasında gidip geliyordu. Erkan'ın yüzü ifadesizdi fakat Kuzey'in yüzünden sinirli olduğunu kesinlikle anlayabilirdiniz. Kuzey kesinlikle haklıydı sinirlenmekte. Bende sinirlenmiştim. Çünkü büyülü an uçup gitmişti. Aklımda bir soru vardı ayrıca. Erkan'ın bu saatte burada ne işi vardı. Gözüm sırtında olan gitar çantasına gitti. Kahretsin Erkan Kuzey'in yerine gruba alınmıştı !
" Ben ilk günden çalışmaya geç kalmayayım demiştim." dedi açıklama ihtiyacı duyarak. Böylece düşüncelerimi de doğrulamış olmuştu. Kuzey'in sıkmaktan kıpkırmızı olmuş yumruğunu gördüğümde artık Erkan ve Kuzey'i barıştırma hayalim tamamen kül olmuştu. Zaten çok zayıflamıştı depodaki kavgadan sonra ama yinede vardı. Kuzey asla Erkan'ı affetmezdi. Bir kere onu yerinden etmiş ve yerini kapmıştı. Kuzey sessizce oturduğu yerden kalktı ve kapıdan olaysız bir şekilde çıktı. Kuzey' olay çıkartmadığı için içime bir huzur çöktü. Hala kapıda dikilen Erkan sırtındaki gitar çantasını bir kenara bırakıp Kuzey'in yerine oturdu.
" Umarım sinirlenmedin , şey bu benim hayalimdide." dedi yere bakarak. Omuz silktim. Çünkü cevabını bilmiyordum. Benim tek düşünebildiğim Kuzey'in durumuydu. Fazla sinirliydi. Bir şey olmasından korkuyordum. Bir şey yapmasından. O sırada diğer grup üyeleri salona girdi. Hepsi meraklı gözlerle Erkan'a bakıyordu.
" Sevgilin nerede kız?" diye sordu en sonunda Anıl. Anıl'da Cenk gibi oldukça sıcakkanlı ve esprili bir insandı. Onun bu sözleri beni bir anlığına gülümsetti.
" Harbi ya nerede o, bugün de heyheyleri üzerindeydi." dedi Merve. Herkes merak etmişti anlaşılan. Bende üstünkörü bir şekilde anlatmaya karar verdim.
" Kavga etti, idareci onu ceza olarak gruptan attı."
" Kötü olmuş." dedi Cem. " Ama kimi dövdüyse hak etmiştir o. Kuzey boş yere adam dövmez." diye ekledi. Erkan başını aşağı indirdi. Biraz sinirlendiğini farkediyordum. Yüzü gerilmişti.Bir süre sonra başını kaldırdı ve ayağa kalktı.
" Ben Erkan, Kuzey'in yerine geldim." deyip elini uzattı. Bir de gülüş takınmıştı yüzüne.
" Kuzey'in yerini tutamazsın ama neyse, ben Anıl." deyip sert bir biçimde tuttu Anıl Erkan'ın elini. Bozulduğunu anlayabiliyordum Erkan'ın. Bir yerlerde istenmemenin nasıl bir duygu olduğunu biliyordum çünkü. Bu son birkaç hafta önce aynısını bende yaşıyordum çünkü. Ve şu an grup aşikar olarak Erkan'ı istemiyordu. Erkan herkesle el sıkıştıktan sonra tekrar oturdu sandalyeye. O sırada müzik öğretmeni hızlıca içeriye girdi.
" Arkadaşlar, provalara hız vermemiz gerekiyor. Liseler Arası Müzik Yarışması'nın tarihi öne çekildi. Ve bizim şu andan itibaren 2 hafta gibi bir süremiz var. Bu hafta boyunca her güne prova koyuyorum." dedi hızını hiç kesmeden. Gruptan itiraz nidaları yükseldi.
" Çocuklar bu yarışmayla ilgili yapabileceğimiz bir şey yok!" diye kesti itiraz nidalarını müzikci. O kadar tiz bağırmıştı ki boş spor salonunda yankılanmıştı sesi. Gözlerimi devirerek arkama yaslandım. Bir de bu çıkmıştı şimdi. Tamam Erkan arkadaşımdı ama Kuzey benim sevgilimdi. Ve bu grubun kesinlikle Kuzey'e ihtiyacı vardı. O yüzden ne yapmamız gerekiyorsa çabucak yapmalıydık. Zira vaktimiz daralmıştı.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Lise İneği Günlükleri
Roman pour AdolescentsLisenin inek ve ezik olarak bilinen kızı, nasıl olurda bir anda popüler bir kıza dönüşebilir? Bizde bunu merak ediyoruz işte. En iyisi okuyup öğrenelim.