Arkadaşlar beklettim üzgünüm ama zaman bulamadım :( Şimdi iki gün kaldı merkezi sınava ya ben nerelere gidem :(( O yüzden lütfen ısrar etmeyin yeni bölüm diye olur mu ? Çünkü bu bölümü de çok zorluk içinde yazıyorum. Neyse bu arada şunu farkettim Romance ve Teen Fiction kategorisinde kendimize yer edndik ne düşüş oldu ne de yükseliş bu iyi bişey. En azından yerimiz var artııık :D Muhteşemsiniz sizi çook seviyorum :) Artık multimedya Melis ve Kuzey ağırlıklı olacak bu arada :) Multimedya Kuzey. :)
Kuzey'in sinirle gerilen yüz hatlarını incelerken bu kötü durumda olmamıza rağmen onun yakışıklılığını düşünüyordu. Bu nasıl bir etkiydi böyle ? Kendimi boşlukta hissedyordum. Ama mutluydum. Hiç olmadığım kadar. Bu dalıp gittiğim tatlı düşüncelerden Kuzey'in avcumun içinde olan elini hızla çekmesiyle sıyrıldım. Şaşkın şaşkın bakarken yüzüne, kafasını arkaya doğru yatırdı ve derin bir nefes aldı.
" O herifin celladı olacağım." diye fısıldadı. Duymak aslında zordu fakat ben duymuştum. Büyük ihtimal duymadığmı düşünüyordu. Tekrar elini tuttum ve sandalyede doğruldum. Elini tuttuğum anda başını kaldırıp yüzüme bakmaya başladı.
" Kimin? Ne olduğunu anlatacak mısın?" dedim hızlıca. Sol eliyle hala tuttuğum sağ elinin arasına aldı elimi ve o yumuşacık dudaklarına götürdü.
" Her şeyimi teker teker kaybediyorum. Hep benimle kalacağına söz verir misin?" Şaşırmıştım. Ama bir yandanda sevinmiştim. Kuzey'in bana böyle duygu yüklü sözler sarfetmesi , beni gerçekten önemsemesi beni mutlu ediyordu. Belki de Kuzey hem sevgili hem de baba kavramını dolduruyordu benim için. Koruyucu ve sevgi dolu.
" Söz." diye fısıldadım. Dudakları yukarıya doğru kıvrılmıştı yine. Muhteşem gülüşü ortaya çıkmıştı. "Şimdi ne olduğunu anlat bakalım." dedim ve elimi elleri arasından çektim. Birazcık afallamış bir şekilde gözleri elimle elleri arasında gidip gelsede çabuk toparladı. Sanırım niye hızlıca böyle bir şey yaptığımı düşünüyordu. Derin nefesinin ardından anlatmaya başladı.
" Erkan pi-." Devamını getirecekti ama kendini frenledi. Küfürün benim hayatımda neredeyse hiç yerinin olmadığını biliyordu. O günkü kavgadan sonra bir süre ona küsmemden de anlamış olacak ki bir daha göze alamadı. " Neyse, Erkan'ın annesi mi ne aramış. Yok oğlumu dövdü bilmem ne. Sonuç olarak ilk kavgadan sıyrılmıştım hiç böyle işlere buaşmadığım için okul içinde. Ama ikinci kez olunca beni gruptan atılma cezasına uygun gördüler." Sıkkın bir şekilde nefes verdim. Ona böyle işlerden uzak durmasını söylemiş olduğumu hatırlatacaktım. Fakat onu bu iğrenç durumla birlikte daha fazla sıkmak istemedim. Onu avutmam daha doğru olurdu.
" Kuzey, boşver onlar ne yaptıklarının farkında değiller. Sen okul grubundasın ve biz bu grupla yarışmaya katılacağız. Kendi elleriyle okulun geleceğiyle oynadılar. Er geç anlayacaklar hatalarını." Başını sağa çevirdi ve kafeteryanın kapısını incelemeye başladı. Bir şey düşünüyor olmalıydı ki bakışlarını bir yere sabitleyip gözleri açıkken gözlerinin fonksiyonlarını yitirmek istedi. Yani sabit bir yere bakınca ben öyle oluyordum.
" Umarım öyle olur, ben bu gruba emeğimi verdim. Kimse yoktu ben varken." Onu çok iyi anlıyordum. Emeğini verdiği ve sevdiği bir şeydi bu grup işi. Kaybetmek acayip koyuyor olmalıydı. Fakat Kuzey kendini koruyabilirdi müdür odasında. Çünkü tek suçlu o değildi. Erkan herhalde annesinden saklamış olacaktı kendi yaptığını.
" Ben hemen geliyorum." deyip kalktım masadan. Erkan'a sormam lazımdı. Bu işin tüm sorumluluğu Kuzey'e kalamazdı. Tek kaybeden Kuzey olamazdı. Koridorda hızlı adımlarla yürümeye başladım. Hangi sınıfta olabilir diye arada sınıflarada bakıyordum. Tek düşündüğüm Erkan'ı bulmak olunca biriyle çarpışmam kaçınılmaz oldu. Çocuğa da bana da bir şey olmamıştı neyseki. Bir de onunla uğraşamazdım şimdi.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Lise İneği Günlükleri
Roman pour AdolescentsLisenin inek ve ezik olarak bilinen kızı, nasıl olurda bir anda popüler bir kıza dönüşebilir? Bizde bunu merak ediyoruz işte. En iyisi okuyup öğrenelim.