Not: hikayeye 2014 te başlayıp iki yıl ara verdiğim ve 2016 da devam ettiğim için zaman da bir kayma olmuştu ben bir yıl önceyi 2015 olarak yazıyordum doğal olarak ama olması gereken 2013 olmasıydı bu yüzden düzeltmeler yaptım göz atmak isterseniz son birkaç bölümün sadece tarih kısmına bakabilirsiniz olaylar aynıdır.
Not2: şarkı sözlerini atlamayıp okuyun derim aynı zamanda şarkı multidedir, dinleyebilirsiniz.
2013
"Kolyeni nereden aldın?" dedim karşısına geçtiğimde.
Boynunda duran kağıttan uçak kolyesi çok hoşuma gidiyordu.
"Bu eski bir kolye." dedi. "60 yıl önce Norveç'te gezinirken dikkatimi çekmişti." dediğinde gözlerim kocaman açılmıştı.
"60 yıl mı?" dedim ve kolyeye dokunmak için yaklaştım. "Ona yakından bakabilir miyim?" dedim.
Harry gülümsedi ve kolyeyi boynundan çıkardı. Ardından arkama geçti ve saçlarımın sol omzuma dökülmesini sağladı. Kolyeyi boynuma taktığında ona döndüm ve gözlerinin içine baktım.
"Uzun zamandır bunu sana vermek istiyordum." dediğinde ben de gülümsedim.
"Kesinlikle dünya üzerindeki en şanslı kız benim." dedim ve ellerini tuttum.
Harry aramızdaki mesafeyi sıfırlayıp alnıma uzunca bir öpücük kondurdu. Tarif edemeyeceğim mükemmel kokusu ciğerlerimi şenlendirirken anın tadını çıkarıyordum.
Geri çekildiğinde o da gülümsüyordu.
"Seni eve bırakayım, geç oluyor." dediğinde onaylarcasına başımı salladım.
"Harry," dedim.
"Efendim, sevgilim?" dediğinde kalbim yerinden çıkmak üzereydi. Yaklaşık olarak iki aydır beraberdik ve ben hala onun söylediklerine alışamıyordum.
"Bu kolyeyi asla çıkarmayacağım." dediğimde gülümsedi.
"Kalbim gibi o da sana ait ve sonsuza kadar sana ait kalmak istiyoruz." dediğinde böyle bir adamı hak edecek ne yaptığımı merak ediyordum. O çok mükemmeldi çok güzeldi. Bense sıradan bir kızdım.
"Sonsuza kadar benimsiniz." dedim ve ona sıkıca sarıldım.
*****
2015
"Pardon," dedim. Kız beni de tanıyorsa bana da söz hakkı düşüyordu. "adımı nereden biliyorsunuz?" dedim.
"Tatlım, kocaman olmuşsun." dedi gülümseyerek.
Bense onun kafayı yediğini düşünüyordum.
"Benimle gelir misin?" dedi Harry ve ayağa kalkıp kızın kolunu tuttu.
"Tabi ki." dedi kız sıcak bir sesle. Ardından biraz uzaklaştılar.
O an keşke vampir olsaydım dedim kendi kendime. Ne konuştuklarını duymak istiyordum. Bu kız nereden çıkmıştı? Ve beni nereden tanıyordu? Harry'ye karşı neden böyle ilgili davranıyordu?
Kız telefonunu çıkardı ve bir şeyler yazdıktan sonra gülümseyip Harry'ye sarıldı. Sonra gitti. Harry'nin numarasını mı almıştı o?! Ben de bile numarası yoktu!
Harry geri geldiğinde masaya oturdu.
"Numaranı mı verdin?" dedim kendime engel olamayarak. Sesim öyle azarlarcasına çıkmıştı ki bizi gören biri sevgili olduğumuzu sanardı.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
locked out of heaven
Fanfiction''Adının anlamını biliyorsun değil mi, Heaven?'' dedi eliyle yanağımı okşayıp yeşil gözlerini gözlerimle buluştururken. ''Evet, cennet.'' dedim gözlerimi ondan kaçırırken. ''Adının hakkını veriyorsun, Heaven...'' dedi ve yüzüme yaklaştı. ''Tanrı...