Sadece Benimsin

4.6K 280 18
                                    

Allah'tan korkandan başka güvenilir kimse yoktur.

Hz Ömer (r.a.)

Elimdeki son balonu da çardağa astım.

"Bitti sonunda." Fatih bana dönüp gülümsedi.

"Aynen. Her şey hazırsa arayalım mı?"

"Dur bir masaya tekrar bakayım." Hızlıca çardağın içine girip hazırladığımız masaya göz attım. Bugün Beyza ve Burak'ın doğum günüydü. Bizde çay bahçesine gelmiş ve bir çardağı onlar için süslemiştik. Fatih balon ve süs eşyaları almış bende evde onlar için yemek yapmıştım. Umarım hepsi lezzetli olmuştur.

"Tamam masada bir eksiklik yok. Arayalım." Fatih kenara geçip Burak'ı ararken ben de Beyza'yı aradım. Pek sürpriz gibi olmayacaktı. Neticede söylemiştik onlara aynı gün doğduğunu. Bizimkileri arayıp çay bahçesine çağırdıktan sonra Fatih ile onları beklemeye başladık. Kısa sürede Beyza'yı uzaktan farkettim.

"Tüh aynı anda gelselerdi keşke."

"Kalbin çok temiz sözlücüm. Baksana Burak da geliyor." Gözlerimi çay bahçesinin diğer kapısına çevirdim. Oradan da Burak geliyordu. İkisi de aynı anda telefonda tarif ettiğimiz gibi bu çardağa ilerlerken birbirlerini gördüklerinde gülümsediler. Yanımıza geldiklerinde Fatih ile aynı anda konuştuk.

"Doğum gününüz kutlu olsun."

"Yaa teşekkürler." Beyza elindeki poşeti kenara bırakarak bana sarıldı.

"Sağol kardeşim." Burak da Fatih'e sarıldı. Geri çekildiklerinde çardağa girip oturduk.

"Ooo bir sürü şey hazırlamışsınız."

"Kübra yaptı." dedi Fatih. Burak oturup elini böreğe uzattı.

"Kusura bakmayın çok açım." Gülmeye başladık.

"Ayıp oğlum. Az sabret." Burak Fatih'e omuz silkerken masanın üzerindeki pastayı gösterdim.

"Ama önce pastayı kesecektik."

"Ee bunun mumu yok?" Burak bir yandan böreğini yerken bir yandan pastaya bakıyordu. Gülümseyerek Fatih'e baktım.

"Fatih mum almayı unuttu."

"Aferin kardeşim. Şurada koskoca senede bir gün doğuyoruz sen mum almayı unutuyorsun." Burak trip atarmışcasına Fatih'e bir bakış atıp tekrar elindeki böreğe döndü.

"Nankör herif. Bu kadar yemek yaptı bu kız. Bir mumun da eksik kalsın." Burak ona cevap vermezken endişeyle konuştum.

"Fatih... Deme öyle. Kırılır belki." Burak kahkaha attı. Onun gülüşüne Fatih de katıldı.

"Yok biz şaka yapıyoruz. Yoksa ben Fatih'e kırılır mıyım hiç?"

"Neyse oturalım artık. Bende acıktım." Beyza'ya hak verip oturduk. Herkese güzel bir servis tabağı hazırladım.

"Valla her şey çok lezzetli. Ellerine sağlık Kübra."

"Afiyet olsun Burak." Beyza başıyla onayladı.

"Kesinlikle. Bayıldım. Çok sağ olun. İkinizde o kadar uğraştınız."

"En yakın arkadaşlarımızın doğum günü. Uğraşalım bir zahmet." Beyza Fatih'e minnetle teşekkür etti. Biraz daha sohbet ettikten sonra etrafı toparlamaya başladık.

"Hadi hediye zamanı." Çardağın ucuna koyduğumuz hediye paketlerini masaya getirdim. Kırmızı poşeti Beyza'ya uzattım. Beyza heyecanla hediyesini açtı.

Hayat Arkadaşım Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin