BARS'TANKendime geldiğimde vücudumun heryeri ağrıyordu ama 'küçüğüm' yanıma gelince sanki ağrıyan vücudum şifasını bulmuş gibi onu kollarından tutup çekmek istemiştim. Fakat buna hiçbir uvzum izin vermemişti ama o muhteşem kokusunu ve ilahi sesini duymama engel değildi.
Hele o yavru kedi gibi mırıl mırıl çıkan sesi ve neden olduğunu anlamadığım bir şekilde konuşması ne istersem yapacağını söylemesi neden böyle birşey dediğini anlamasamda bu kendi ellerinle bana teslim olan ilem'i hemen tutmuştum.
Bu fırsatı kaçıramazdım. Yanımdaki doktor'un sesiyle gözlerimi ona çevirdim. "Bars Bey bu ilaçları almanız lazım ağrınızı hafifletip sizi uyutacak" dedi. "hayır ben uyumak istemiyorum ilem gelir ve ben bu sefer onu görmek istiyorum " dedim emreder bir tonda "ilem hanımın doktoruyla konuştum ağrıları artmış uyutmak zorunda kalmışlar" dedi. "madem ağrıları çoktu niye ayağa kaldırıp buraya kadar getirdiniz" dedim. Sesinin yüksek çıkmasına engel olmadan.
"biz çok ısrar ettik ama dinlemedi sizi görmeden ne yatacağını nede ilaçlarını alacağını söyledi bu yüzden getirmek zorunda kaldık" dedi. benim asi meleğimin canı çok yanıyormuydu acaba üzüntüyle kafamı sallayıp kolumu doktora uzattım ve bende ağrıyan vücudumun esiri olup ilacın etkisiyle uykuya daldım.
yanımda oluşan gürültüyle gözlerimi açtım yüzümü buruşturarak gürültünün geldiği yere bakmak için kafamı çevirdim. Evren,Poyraz ve Araf bana bakıyordu. "Bars nasılsın dostum " dedi araf ardından"bizi çok korkuttun dostum" dedi poyraz ben tam cevap vermek üzere ağzımı açıyordum ki "Nasıl oldu bu olay ağabey" dedi evren "Ben iyim çocuklar siz nerden öğrendiniz" dedim. Merakla "Necati ağabey beni aradı "dedi. Poyraz
Ben tam poyraza cevap vermek üzereyken evrenin telefonu çalmaya başladı. "ağabey babam arıyor" dedi evren Babamların nerden haberi olmuştu annem telaştan mahvolmuştur hele Mine deliye dönmüştür. "ver Evren telefonu " telefonu açtığımda babamın korku dolu sesinini duydum.
"Bars nasıl " dedi. Babam benim açtığımı bilmiyordu "baba ben iyim " dedim. Biraz olsun korkusunu hafifletmek için "Bars oğlum sen misin" dedi babam sesi hala endişeli geliyordu. "evet baba ben iyim lütfen telaşlanma" dedim. annemin tedirgin seslerini duyuyordum ve babamın elinden telefonu alıp "Oğlum birtanem kuzum nasılsın" dedi.
"iyim annem iyim bak 2 ay önce kalp ameliyatı oldun lütfen sakin ol " dedim. Onun için endişeleniyordum. "oğlum kuzum nasıl sakin olayım kaza yapmışsın baban uçağı ayarladı 3 saate oradayız " dedi. "hayır annem bak iyim istersen Nihat doktora vereyim onla konuş " dedim gelmelerini istemiyordum abartılacak birşeyim yoktu "hayır geliyoruz oğlum seni görmemiz lazım" dedi.
"annem bak Mine'yi orda yanlız bırakamazsınız yeni ameliyat oldu " dedim. "ama oğlum " dedi itiraz edercesine "Benim güzel annem lütfen ben çok iyim hem bir kaç güne taburcu olacağım ben gelirim yanınıza lütfen telaşlanma ve Mineye'de birşey söyleme üzülmesin sizi çok seviyorum şimdi telefonu babama verirmisin?" dedim. Kabul ettiğini biliyordum.
annemin babama telefonu verirkenki söylediklerini duyuyordum derin bir nefes aldı babam "Oğlum " dedi. "baba yanıma gelmenize gerek yok Mine'nin yanında olmanız lazım ben gerçekten iyim biraz toplayayım ben geleceğim yanınıza zaten " dedim.
"Tamam oğlum kendinine dikkat et olurmu unuttum zannetme bu olayı tam nasıl olduğunu anlatıcaksın sen içki içmessin çok dikkatli araba kullanırsın " dedi. Birşeyler sezdiğini anlamıştım ama yinede "tamam babacım anlatıcam kendinize dikkat edin annemi ve mine'yi öp benim için" diyip telefonu kapattıp Evren'e verdim derin bir nefes aldım sanki onlarla konuşurken hiç nefes almamış gibiydim.
Kapının çalmasıyla hepimiz o tarafa döndük ve o an sanki içeriye bir melek girmişti o kadar güzeldi ki giydiği hastane önlüğünün içinde tüm masumluğuyla ve utangaçlığıyla duruyordu. " müsait misin" dedi o yumuşacık sesiyle "ilem" dedim şaşkınlıkla
"gelsene otur ayakta durma " dedi Araf oturduğu yerden kalkıp "buraya otur"dedi. küçük adımlarla gelip oturdu hayran hayran onu izliyordum. Araf,Evren ve Poyraz'a baktım onlarda sevecenlikle ilem'e bakıyordu kıskançlıkla "siz gitmiyormuydunuz" dedim. Hepsi çapkınlıkla bana gülüp tek tek ilemle tanışıp vedalaşılar.
Ama sona kalan Poyraz İlem'in elini öpüp "hastane önlüğü bile yakışan tek kızsın" dedi. "Defol Poyraz "dedim. sinirle ben başta heryerim ağrıyormu demiştim ama şu görüntü ve şu sözlerden sonra kalkıp Poyraz'ı hastane'nin penceresinden aşağı atabilirdim.
"görüşürüz dostum"diyip sinir bir gülüşle arkasını dönüp gitti bende sinirle homurdandım. Yanımdan gelen tatlı kıkırdamayla ona doğru döndüm ve parıl parıl parlayan mavi gözler ve kıpkırmızı dudağının yana kıvrılışı ve o yanağındaki tatlı çukur böyle bir manzarayla karşılaştım. Kalbimde hiç hissetmediğim hareketlenmelere neden oluyordu .
"Nasılsın Bars" dedi. "iyim İlem sen nasılsın nasıl oldun acıların olduğu için uyutmuşlar ilaçla" dedim sesimde'ki endişeyi gizleyemeden "ben çok iyim sadece uyuyamıyordum " dedi. "neden uyuyamıyordun acıdan dolayı mı?" diye sordum merakla "hayır kabuslar görüyordum o yüzden uyuyamıyordum?" dedi. Ne gibi kabuslar görüyorduki benim küçük kadınım uyuyamıyordu.
"ne gibi kabuslar" dedim. "yani kötü şeyler" diye geveledi sonrada alt dudağını inci gibi dişlerinin arasına aldı sanki birşey soracakmış ama soramıyormuş gibiydi "söyle ilem ve rahatla" dedim. Bende ne söyleyeceğini merak ediyordum.
"şey benden nefret ediyormusun" diye sordu gözlerini yere indirerek ondan nefret etmek mi buda nerden çıkmıştı. "ne nefreti ilem" dedim şaşkınlığımı gizleyemeden "ben bilerek yapmadım Bars yani sen biranda dönünce ben seni isteyerek itmedim " dedi. ellerini yüzüne kapatıp ağlamaya başlamıştı ne olduğunu anlamıyordum yerimden doğruldum ve kalkmaya çalıştım benim kalkmaya çalıştığımı görünce hızla yerinden kalıp yanıma geldi.
"napıyorsun Bars yaralarını kanatacaksın " dedi. Endişeyle "peki sen niye ağlıyorsun" dedim. "ben çok özür dilerim " deyip küçük elleriyle benim büyük elimi kavradı. "beni affetmen için herşeyi yapıcam söz" dedi. ilk defa ne yapacağımı bilmiyordum sıcacık avuçları küçücük elleri vardı. İlem'in ama buna tezat kocaman bir kalbi vardı beni sığdırabilecek kadar büyüktü hemde
Bu konuda hiç bilgim olmadığı için ben kalp kıpırtısı diyordum çünkü onu görünce kalbim hızlı nefesim düzensizdi ve bu bana ilkkez olduğu için inkar edemiyordum ve çekinmiyordum ama bunları içimden ne kadar rahat söylesemde dışa vurmak hiç ama hiç kolay değildi.
EVET BU BÖLÜMDE BARS KABULLENMEYE BAŞLADI GİBİ NASIL BULDUNUZ BÖLÜMÜ OYLARINIZI VE YORUMLARINIZI BEKLİYORUM...
BU ARADA İNSTAGRAMDAN TAKİPLEŞİP HİKAYE HAKKINDA KONUŞMAK İSTEYENLER İÇİN HESABIM ilknur.ozger MİNNAKLARIM MESAJLARINIZI BEKLİYORUM.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Aşk Tesadüfleri Sever (Tamamlandı)
Romance"Lütfen bırak" demişti .Masmavi gözleri ağlamaklı olduğu için ,daha damı açılmıştı ne "Tamam hadi gel"dedim. küçük ve sımsıcak elini avucumun içine hapis edip parmaklarımla kitledim. lobide yürürken herkesin bize yani ilem'e baktığını gördüm. Sinirl...